Never heard of him traducir turco
815 traducción paralela
Never heard of him.
Adını bile duymadım.
They got him behind the lines, and we never heard of him since.
Onu hatların gerisine götürdüler ve ve bir daha ondan haber almadık.
I never heard of him.
Adını hiç duymadım.
Really? Never heard of him.
Onu hiç duymadım.
- I never heard of him.
- Daha önce duymamıştım.
- No, I've never heard of him.
- Hayır, hiç duymadım.
Why, I never heard of him.
Hiç duymadim.
Never heard of him
Öyle birini hiç duymadık.
- Never heard of him.
- Onu hiç duymadım - Richard...
No, mate, I never heard of him.
Bilmem dostum, hiç duymadım
Suppose George went to town tonight and you never heard of him no more.
Tut ki kente indi ve bir daha da George'dan haber çıkmadı.
- Never heard of him.
- Hiç duymadım.
Never heard of him before. Oh, well.
Onu hiç duymadım.
They've never heard of him.
Onu tanımıyorlar.
Never heard of him.
Hiç duymadım.
- Never heard of him.
- Onu hiç duymadım.
- You never heard of him?
- Duymadın mı?
- You never heard of him?
- Hiç duydun mu?
No, never heard of him.
Hayır, hiç duymadım.
- Never heard of him, but I've read every Holmes story since they started in July'91.
- Hiç duymadım. Ama başladığı 91 temmuzundan beri tüm Sherlock Holmes hikayelerini okudum. - Baskerviller'ların lanetini okuyor musunuz?
- Never heard of him.
- Adını hiç duymamıştım.
"Adamson." Never heard of him.
"Adamson." Hiç duymadım.
Can't be so very famous, I never heard of him.
Çok ünlü biri olamaz, onu hiç duymadım.
Never heard of him.
Adını hiç duymadım.
Never heard of him.
- Hooper mı? Hiç duymadım.
- Never heard of him.
- Daha önce onu hiç duymamıştım.
Never heard of him.
Adını da duymadım.
I've never heard of him.
İlginç. Hiç adını duymadım.
- Never heard of him.
- Adını bile duymadım.
- Never heard of him.
- Adını hiç duymadım.
I never heard of him.
Öyle birini hiç duymadım.
- I never heard of him.
- Hiç duymadım.
Never heard of him, that's what he says.
Adını hiç duymamış, öyle diyor.
I've never heard of him.
- Hiç duymadım.
We ain't never heard of him, have we?
Adını hiç duymadık, değil mi?
Never heard of him.
Tanımıyorum.
- Never heard of him.
- Bu adı hiç duymadım.
Sorry, never heard of him.
Üzgünüm, hiç duymadım.
My dear young thing, I never heard of him before an hour ago.
Sevgili genç şey, bir saat öncesi onu hiç duymamıştım.
You know why your uncle never heard of him?
Biliyor musun, amcan niçin onu hiç duymamıştır?
- Never heard of him.
Otto mu? Hiç duymadım.
You mean you never heard of him?
- Daha önce onu hiç duymadın mı?
I've never had that pleasure, but of course I've heard of him.
O zevke nail olmadım ama elbette onu duymuştum.
I've heard of him, but I never happened to meet him.
Onu duymuştum, fakat asla onunla karşılaşmadım.
I never even heard of him till I saw his name in the paper.
Hatta gazetede adını görene kadar hiç duymadım.
- Never heard of him.
- İsmini hiç duymadım.
I never even heard of him.
İsmini bile duymadım. Aklınımı yitirdin
I've never heard of any man enduring the shame of publicly admitting that his wife was cheating on him.
Bir erkeğin açıkça karısının onu aldattığını kabullendiğini ve utancına dayandığını görmedim.
Never heard of him.
- Tanımıyorum.
I've heard of him, but I've never met him.
Adını duydum ama hiç tanışmadım.
I NEVER HEARD OF HIM BEFORE. I THINK HE MUST BE AN ILLUSION OR SOMETHING.
Hayal falan görüyorsundur belki.
never heard of it 218
never heard of her 68
never heard of them 36
never heard of you 32
of him 34
nevermind 135
never 5371
neverland 25
nevermore 28
never have i ever 20
never heard of her 68
never heard of them 36
never heard of you 32
of him 34
nevermind 135
never 5371
neverland 25
nevermore 28
never have i ever 20
never give up 61
never mind 4455
never gets old 35
never better 242
nevertheless 622
never ever 49
never forget 64
never married 49
never been better 65
never you mind 74
never mind 4455
never gets old 35
never better 242
nevertheless 622
never ever 49
never forget 64
never married 49
never been better 65
never you mind 74