English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Anglais → Turc / [ S ] / Say what you want

Say what you want traduction Turc

3,732 traduction parallèle
Look, just say what you want to say.
Ne söyleyeceksen söyle.
Say what you want about these development country people, but they sure know about cake.
Bu 3. dünya ülke insanları hakkında ne dersen de ama kekten gerçekten anlıyorlar.
Oh, say what you want about Emily, but at least she had the courage to tell me the truth, which is more than I can say about you.
Emily hakkında istediğini söyle ama en azından onun bana gerçeği söyleyecek cesareti vardı senin hakkında böyle söylenemez.
Say what you want about New York, all right? But that town ain't got nothing on the Windy City when it comes to pizza pie.
New York hakkında ne dersen de ama konu pizza olunca orası Chicago'nun yanına bile yaklaşamaz.
What do you Want me to say?
Ne dememi istiyorsun?
We'll see what he has to say about it. I understand if you want to take the week off.
bu konuda neler söyleyeceğini hep beraber görücez bu hafta çalışmak istemezsen anlayışla karşılarım.
I don't know what you want me to say.
Ne dememi istiyorsun bilmiyorum.
I don't know what you want me to say.
Ne dememi bekliyorsun bilmiyorum.
If you want to live, you'll do exactly what I say.
Yaşamak istiyorsan dediklerimi aynen yapacaksın.
How can you say that to me? Is that what you want?
Bana bunu nasıl söylersin, istediğin bu mu?
What do you want me to say?
Ne dememi istiyorsun ki?
I never got a chance to... I just want to say thanks for what you did for me yesterday.
Dün benim için yaptıklarına teşekkür etme fırsatım olmadı.
I barely knew the guy. What do you want me to say?
Ne dememi istiyorsun?
I don't know what you want me to say! That's your problem.
Ne söylememi istediğini bilmiyorum!
That's what I should say, because my pollsters and aides and advisors tell me that's what you want to hear.
Bunları söylemem gerekiyor çünkü anketörlerim yardımcılarım, danışmanlarım herkes bunları duymak istediğinizi söylüyor.
I don't know what you want me to say.
Ne dememi istiyorsun, bilmiyorum.
Now, they want me to run you home, come back up here, and hear what they got to say.
Seni eve bırakıp buraya geri gelmemi ve söyleyeceklerini dinlememi istiyorlar.
What I want to say is... Thank you.
Söylemek istediğim şey teşekkürler.
What do you want me to say, Ziva?
Ne söylememi istiyorsun, Ziva?
Okay, I think what you want to say is, "Thank you for the awesome couch."
"Bu muhteşem kanepe için teşekkürler" demek istedin herhâlde.
What do you want to say?
Ne demek istiyorsun?
Because, if you keep going, I'm not gonna want to say what I want to say, and I've wanted to say it for a long time.
Çünkü böyle konuşmaya devam edersen sana söyleceklerimi söylemeyeceğim. ... ve uzun zamandır sana bunu söylemek istiyordum.
What do you want to say?
- Ne söylemek istiyordun?
You know, just tell me what you want me to say.
Bilirsin, sadece bana ne söylememi istediğini söyle.
And as I say, I am willing to fight that fight. If that's what you want, but I need to be armed.
Daha önce de dediğim gibi istersen kavganda yanında olurum ama elimi güçlendirmem gerek.
What do you want me to say?
Ne söylememi istiyorsunuz?
I just want to hear what it is you have to say.
- Hiç olmazsa söyleyeceklerini bir dinleyeyim dedim. Merhaba.
Okay, is that what you want me to say?
Benden söylememi istediğin şey bu mu?
Hey, you know what? I'm not really great with illness or death or basic empathy, but I just want to say I'm sorry about your dad and I think you're being really brave.
Hastalıkla, ölümle veya en basitinden empatiyle aram iyi değildir.
Tell me what it is you want me to say to you and I will say it.
Sana ne söylememi istiyorsan, söyleyeceğim.
What do you want me to say?
Ne söylememi istiyorsun?
Okay, I'll take that as a yes. And I'm pretty certain you know what I want you to do with it.
Tamam, bunu evet sayıyorum ve onunla ne yapmanı istediğimi bildiğine eminim.
What do you want me to say?
Ne dememi istiyorsun?
But listen, that's not what you say when you want to say, "trust me."
"Bana güven" dediğinde, kastettiğin şeyi söylemiyorsun.
I didn't know what to say because- - because I didn't want to lose you.
Ne diyeceğimi bilemedim çünkü seni kaybetmek istemedim.
What do you want me to say, Detective?
Ne dememi istiyorsunuz?
What do you want to say?
Ne söylemek istiyorsun?
What do you want me to say, Wade?
Ne söylememi istiyorsun, Wade?
Jeannie, what do you want me to say?
Tam olarak, ne değişti?
- Then... what do you want it to say?
-... vermek istemez ki? - O zaman ne söylemek istersin?
Is that what you want me to say?
Duymak istediğin bu muydu?
I know what I want to say about you.
Senin hakkında ne diyeceğimi biliyorum.
You know, I know press is gonna say whatever they want to say, no matter what, so screw'em, but, you know, my eyes and the tape...
Basın, ben ne yaparsam yapayım ne demek isterse onu diyecek. Yani canları cehenneme. Ama gözlerim ve bu kaset- -
What do you want me to say?
Ne dememi bekliyorsun?
Well, what do you want me to say?
Ne dememi bekliyorsun?
What? You say you want clear coat.
Şeffaf kaplama istemiştin.
What do you say, bro, want to ride with us?
Ne diyorsun kardeşim, bizimle gelmek ister misin?
I'm not asking you to excuse what happened, I just want you to understand why.
Ben size olanların bahanelerini sayın demiyorum, ben sadece sebebini anlamanızı istiyorum.
Come on, Rosie, I mean, what do you want me to say to you?
Hadi Rosie, ne diyim ki sana?
I think you'll want to hear what I have to say.
Söylemek istediklerimi bence duymak isteyeceksindir.
What do you want me to say here?
Ne diyeyim?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]