Bunlar benim arkadaşlarım traduction Anglais
150 traduction parallèle
- Joe, bunlar benim arkadaşlarım.
- Joe, these are my friends.
Bunlar benim arkadaşlarım.
These are my friends.
Gwen, bunlar benim arkadaşlarım.
Gwen, these are my friends.
- Bunlar benim arkadaşlarım.
- They're friends of mine.
Bunlar benim arkadaşlarım.
These are just some friends of mine.
Bunlar benim arkadaşlarım Luke ve Tinker.
These are friends of mine - - Luke, Tinker.
Bunlar benim arkadaşlarım ve onlara inanmamız gerektiğini düşünüyorum.
These are friends of mine, and I think we should believe them.
Bunlar benim arkadaşlarım!
These are my friends.
Bunlar benim arkadaşlarım! Dennis yapma!
What the hell you comin'in here tellin'my friends...
Bunlar benim arkadaşlarım.
Uh, these are my friends here. Dirk and Reed.
Metacles, bunlar benim arkadaşlarım, Zeyna ve Gabrielle.
Metacles, these are my friends, Xena and Gabrielle.
Spike, bunlar benim arkadaşlarım.
Spike, these are my friends.
Bunlar benim arkadaşlarım, Gabrielle, Joxer ve Amarice.
These are my friends, Gabrielle, Joxer, and Amarice.
Chat, bunlar benim arkadaşlarım ve onların koçu. Merhaba.
Chat, these are my friends and their coach.
Bunlar benim arkadaşlarım
That's my people, man! That's my folks.
Bunlar benim arkadaşlarım Charles ve Angel.
These are my friends Charles and Angel.
Bunlar benim arkadaşlarım. Cartmanlar.
These are my friends, the Cartmans.
Bunlar benim arkadaşlarım..
These are my friends :
- Bunlar benim arkadaşlarım Clare ve Bobby.
- These are my friends Clare and Bobby.
Bunlar benim arkadaşlarım.
Um, these are my friends.
Bunlar benim arkadaşlarım.
Uh, these are my friends.
Bunlar benim arkadaşlarım.
These are my friends
- Bunlar benim arkadaşlarım seninle tanışmak için can atıyorlar.
- These are some friends of mine looking forward to getting to know you.
Bunlar benim arkadaşlarım Harris ve Allison.
And who are you? These are my friends Harris and Allison.
Bunlar benim arkadaşlarım, Emily ve Emily.
These are my friends, Emily and Emily.
Bunlar benim arkadaşlarım, ama beraber olmaya değerler.
These are my friends, but they're worth sticking with.
Bunlar benim arkadaşlarım.
Those are my friends.
Bunlar benim arkadaşlarım.
Oh, these are my friends.
# Bunlar benim arkadaşlarım, seks, para ve uyuşturucu
This is my society, sex, money and drugs
Bunlar benim arkadaşlarım Cyra ve Teagan.
These are my friends, Cyra and Teagan.
Bunlar benim arkadaşlarım, dostum.
{ \ Hey, } These are friends of mine, man.
Bunlar benim arkadaşlarım.
These are friends of mine.
Benim en iyi arkadaşım Bay Mitchell ve bunlar bazı diğer arkadaşlar.
Mi estimado amigo Mr. Mitchell... and, these are some other friends.
- Bunlar benim Chicago'dan arkadaşlarım.
- These are friends of mine from Chicago.
Bunlar benim poker arkadaşlarım.
Linda, Frank and Jimmy.
Pek de sevmediğim arkadaşlarım benimle konuşmayacaklar, bunların hepsinin sebebi de benim o salak İngiliz Hasta filmini sevmemem.
My friends, who I don't even like they won't talk to me, all because I don't like that stupid English Patient movie.
Bunlar da benim poker arkadaşlarım.
These are my poker playing buddies.
Bunlar benim seyhat arkadaşlarım.
These are my travelling companions.
Bunlar benim Palm Bay'den arkadaşlarım, bu Donny ve bu da Heather.
These are my friends from Palm Bay, this is Donny and this is Heather.
Bunlar benim arkadaşlarım.
- Those are my friends, G!
Bunlar benim en iyi arkadaşlarım. Bir ilişkimiz olacaksa, onlarla önünde sonunda tanışman gerekecek. Yapalım gitsin.
These are my best friends, and you're gonna have to get to know them, sooner or later.
Tom, bunlar benim çok eski arkadaşlarım.
Tom, these are my old friends.
Bunlar da benim arkadaşlarım, parlak kırmızı domatesler.
And these are my friends, the bright red tomatoes.
Bunlar benim yeni arkadaşlarım.
These are my new friends.
Bunlar benim en iyi arkadaşlarım.
These are my best friends.
Bunlar benim iş arkadaşlarım.
I mean, these are... These are my co-workers.
Bunlar benim iş arkadaşlarım.
These are my workmates.
Bunlar benim okul arkadaşlarım.
These are my friends from school.
- Yani, bunlar da benim arkadaşlarım, Trevor ve Andie.
- I mean, these are my friends, uh, Trevor and Andie.
Bunlar benim Atlantis'ten arkadaşlarım, Yarbay Sheppard, Teyla, Ronon ve Dr. Rodney McKay.
Colonel Sheppard, Teyla, Ronon and Dr. Rodney McKay.
- Bunlar benim iş arkadaşlarım.
These are couple of my colleagues.
bunlar benim 43
arkadaşlarım 129
arkadaşlarım var 23
bunları 71
bunlar 630
bunlar nedir 69
bunlar kim 49
bunlar harika 40
bunlara 19
bunlar ne 151
arkadaşlarım 129
arkadaşlarım var 23
bunları 71
bunlar 630
bunlar nedir 69
bunlar kim 49
bunlar harika 40
bunlara 19
bunlar ne 151
bunlar onlar 52
bunlar da ne 95
bunlar senin mi 36
bunları nereden aldın 21
bunlar senin 30
bunlar sahte 19
bunlar çok güzel 39
bunların 20
bunlar senin için 38
bunların hepsi 36
bunlar da ne 95
bunlar senin mi 36
bunları nereden aldın 21
bunlar senin 30
bunlar sahte 19
bunlar çok güzel 39
bunların 20
bunlar senin için 38
bunların hepsi 36