English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Anglais / [ H ] / Hadi ya

Hadi ya traduction Anglais

4,485 traduction parallèle
Hadi ya!
Go ahead!
Hadi ya, üzüldüm ama bir süre dışarı çıkmam gerekli.
Oh... Well, I'm sorry, but I have to go out for a while.
Hadi ya.
Oh, shit.
Hadi ya.
Oh, man.
- Hadi ya.
Oh, no.
- Hadi ya? - Bir önceki bastığın.
- The one you did before.
- Hadi ya, teyzem de cezaevinde.
No way. Our auntie's in prison too.
Hadi ya.
Hell.
Kumar sorunları varmış. - Hadi ya?
Gambling problem, I heard.
- Hadi ya.
Oh, come on, man.
- Hadi ya?
We're not?
- Hadi ya?
Oh, yeah?
Hadi ya?
- Really?
- Hadi ya? Cochran, Washington'da büyük adam olacak.
I know Cochran's gonna be a big cheese in Washington.
- Hadi ya...
I'm 26. Yikes.
Hadi ya!
Oh, man.
- Hadi ya?
- You think?
Hadi ya, bana şans dahî vermeyecek misiniz?
Gee, aren't you even gonna give me a chance?
Hadi ya, böyle yapmayın.
Oh, come on, now. You ain't got to be like that.
Hadi ya?
Oh, yeah?
- Git hadi ya.
- Just go away.
- Hadi ya?
- Women talk too much. - Oh, yeah?
Hadi ya?
Yeah?
Hadi ya? Kullanabilir miyim?
Oh, really?
- Hadi ya?
- Oh, yeah?
- Hadi ya?
- Oh, really?
- Hadi ya?
- You are?
Hadi ya?
No?
Hadi ya...
I see.
Hadi ya! Vermezsen, Andreas ölecek.
If you don't, Andreas will die.
Hadi ya?
No kidding. Mm.
- Hadi ya? Niye?
What for?
- Hadi ya!
- Holy shit.
- Hadi ya, bu harika.
No way! That is so cool!
- Hadi ya.
Oh, come on.
Hadi şarkıya girelim, B.
Yo, let's bust out a verse, B.
- Hadi ya? - Evet.
- Yeah, it is.
Yaklaşık 20 dakika önce aldım. Ya gerçekten çok yoruldum ya da gerçekten azdım, o yüzden hadi girelim.
Got about 20 minutes before I either get really tired or really horny, so let's roll.
- Hadi ya.
Oh, jeez.
- Hadi ya.
No kiddin?
Hadi ya?
You think?
- Hadi toplantıya geç kalıyoruz.
Come on, we're gonna be late for the meeting.
- Hadi ya?
- Yeah?
Hadi ama ya.
Come on.
Hadi aç ya!
Come on, open it.
Hadi kanatlarını çıkar da Bo'ya uç.
So sprout some wings and fly to Bo.
Hadi! Sen şu tarafa geç, ben de buradan ittiririm. Oraya gidene kadar ya da birimiz Brooklyn Köprüsünden düşene kadar durmayacağız.
You take that side, I'll take this, and we won't stop till we're there or one of us falls off the Brooklyn Bridge.
Hadi uzaklaş. Kitap falan oku. Ya da ne istiyorsan onu yap.
Go away a... and read a book or whatever it is you like to do.
- Hadi oğlum ya.
- Come on, dude.
Hadi ya?
Oh. yeah?
Yani sabah arayıp, "hadi kahvaltıya gelsene" dediğinde...
So, when you called me this morning, said, "Hey, why don't you come over for breakfast...?"

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]