Korkunç birşey traduction Espagnol
230 traduction parallèle
Aşık bir kadın olmak korkunç birşey.
Es horrible ser una mujer enamorada.
- Korkunç birşey? ! - Babanın dostlarından.
- De amigos de tu padre.
Şu senin Bay Bernstein dün çocuğa çok korkunç birşey gönderdi.
Tu Sr. Bernstein le envió ayer al Hijo la más increíble atrocidad.
Bir adam karısını pencereden atmış. Korkunç birşey!
Uno que ha tirado a su mujer por la ventana.
Başıma korkunç birşey geldi.
Me ha pasado algo horrible.
Korkunç birşey oldu!
¡ Ha pasado algo terrible!
Korkunç birşey, öyle değil mi?
Una lástima, ¿ verdad?
- Korkunç birşey
Deseo... Deseo muchísimas cosas.
Hapiste olmak korkunç birşey olmalı.
Estar encerrado debe ser algo horrible.
Bu korkunç birşey.
No puedo.
Bu korkunç birşey.
Esto es terrible.
Bu korkunç birşey!
¡ Esto es indignante!
Ölüm korkunç birşey.
La muerte es fea.
Ne olduğunu bilmiyorum ama. Korkunç birşey bu.
No sé cuál es, pero es terrible.
Yanında olduğum her seferinde korkunç birşey oluyor..
Si estoy a su lado, ocurre una calamidad.
Bu korkunç birşey!
¡ Qué horror!
Bu korkunç birşey.
Qué horror.
Korkunç birşey.
Es terrible.
Korkunç birşey olmalı. Nefret etmeden insanları öldürmek.
Debe ser algo terrible matar hombres sin odiarlos.
Ne zaman korkunç birşey olacağını bilemez insan.
Nunca sabes cuándo va a suceder algo horrible.
Ama bu korkunç birşey.
Pero eso es horrible.
Eğer biraz sakinleşirsek Arkanıza yaslanıp başarılarınızın keyfini çıkarmak çok da korkunç birşey değil öyle değil mi?
Pero si damos un paso atrás aquí, no sería terrible sentarse y disfrutar tu éxito.
Bu söylediğiniz korkunç birşey.
- ¿ Cómo puede?
500 km2 alandaki her Hıristiyan'ı kaçırtacak kadar korkunç birşey istiyorum.
Necesito algo tan serio que asuste a todos en 500 kilómetros a la redonda.
- Korkunç birşey olmalı.
- Eso debió ser horrible.
Beni dinleyin... Korkunç birşey!
Escúcheme... ¡ Es algo terrible!
Bunun korkunç birşey olduğunu da.
Sé que hice algo horrible.
İşsiz kalmak korkunç birşey, değil mi, Bn. Hannigan?
Y es horrible no tener trabajo.
Bu sadece yanlış değil. Aynı zamanda korkunç birşey!
¿ Haytiempo para aplicarle acondicionadorytinte?
Senin için gerçekten endişeleniyorum başına korkunç birşey gelecekmiş gibi.
Me preocupo mucho por ti como que algo terrible va a sucederte.
Korkunç birşey!
¡ Eso fue sensacional!
Bu korkunç birşey.
¡ Qué horror!
Korkunç birşey oldu.
Ha pasado algo terrible.
Korkunç birşey.
Son horribles.
- Bu korkunç birşey!
- ¡ Esto es terrible!
Korkunç birşey oldu.
Algo terrible ocurrio.
Korkunç birşey oldu madam.
¡ Algo terrible, Madame!
Bu yaptığın korkunç birşey. Tüm o insanları korkutuyorsun! Dinliyor musun?
Esto es terrible lo que hiciste... asustando a toda esa gente!
Yeteri kadar suşi aldığımızdan emin olmak istiyoruz çünkü yetmezse korkunç birşey olur. - Yıldönümümüzde mahçup oluruz. - Tatlım!
Bastante, porque quedaríamos fatal si se acabara en nuestro aniversario.
Evet. Korkunç birşey.
Sí, ha sido terrible.
Homer, korkunç birşey bu.
Homero, esto es horrible.
Korkunç birşey.
Aguas peligrosas.
Bunun hakkında konuşmanın korkunç birşey olduğunu biliyorum ama Bay Gordon'un ölümünü gerçekten gördüyseniz bununla ilgili hatırladıklarınız önemli.
Ya lo sé. Soy terrible por hablar de eso, pero es importante que Ud. Recuerde si vio con sus propios ojos cómo moría el Sr. Gordon.
Biliyorsun pantomimci ziyanı korkunç birşey.
Tu sabes, un mimo es algo terrible de matar, da mala suerte.
Homer, bu söylediğin korkunç birşey.
Homero, lo que acabas de decir es espantoso.
- Korkunç birşey oluyor.
- Algo horrible le está pasando.
Çok korkunç birşey yaptım...
He hecho algo tan horrible...
Bu korkunç birşey.
Es espantoso.
Değerli duygularımı bu şeklide soymanız korkunç birşey!
¡ Es terrible! ¡ Es terrible despojarme así de mis sentimientos más apreciados!
Hayır, birşey söylemeyeceğim, ama yine de ben..... itiraf etmeliyim ki arkadaşlarının bazılarının espri anlayışı çok korkunç.
No, no le voy a decir a nadie, pero debo admitir que algunos de tus amigos tienen un sentido del humor macabro.
Peki ellerinde dünyaları yok edecek korkunç güçleri varken böyle birşey onları nasıl korkutabilir ki?
Es cierto. Y si tienen el poder para destruir el resto del mundo ¿ por qué los asustaría algo así?
birşey 36
birşey değil 209
birşey sorabilir miyim 18
birşey olmaz 30
birşey söyle 33
birşey mi oldu 44
birşeyler 19
birşey olmadı 22
birşey yok 115
birşeyler söyle 44
birşey değil 209
birşey sorabilir miyim 18
birşey olmaz 30
birşey söyle 33
birşey mi oldu 44
birşeyler 19
birşey olmadı 22
birşey yok 115
birşeyler söyle 44
birşeyler oluyor 22
birşey duydun mu 16
birşeyim yok 25
birşey yap 33
birşey var 18
birşeyler yapın 17
birşey daha var 35
birşeyler yap 72
birşeyler yapmalıyız 24
birşeyi yok 20
birşey duydun mu 16
birşeyim yok 25
birşey yap 33
birşey var 18
birşeyler yapın 17
birşey daha var 35
birşeyler yap 72
birşeyler yapmalıyız 24
birşeyi yok 20
birşey daha 28
korku 183
korkuyorum 1153
korkunç 714
korkusuz 57
korkuyorsun 140
korkutucu 69
korkuluk 18
korkuyor musun 376
korkuyor 70
korku 183
korkuyorum 1153
korkunç 714
korkusuz 57
korkuyorsun 140
korkutucu 69
korkuluk 18
korkuyor musun 376
korkuyor 70