English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Portugais / [ O ] / Onu bulmalıyız

Onu bulmalıyız traduction Portugais

759 traduction parallèle
Onu bulmalıyız!
Temos de encontrá-lo!
Hayır, onu bulmalıyız.
Temos de a encontrar.
Saçmalama. - Onu bulmalıyız.
É preciso encontrar aquela menina!
Onlardan önce onu bulmalıyız.
- Temos de o encontrar antes deles.
Onu bulmalıyız.
Precisamos achá-Io, ouviu?
Onu bulmalıyız.
Temos que o encontrar.
O zaman onu bulmalıyız.
É só procurarmos.
Onu bulmalıyız.
Temos de encontrá-la.
İştahı yeniden kabarmadan onu bulmalıyız.
Temos de o encontrar antes do seu... apetite voltar a ser aguçado.
Onu bulmalıyız.
Pois, e vamos ter que o encontrar rapidamente!
Uçmadan önce, onu bulmalıyız!
Temos que o apanhar antes de se ele ir embora.
İyi, fakat onu bulmalıyız!
Bom, mas temos que a encontrar!
- Onu bulmalıyız!
- Temos de encontrá-lo!
Yani, onu bulmalıyız. Buralarda bir yerde olmalı.
Temos de o encontrar, ele tem de estar em qualquer lado.
Onu bulmalıyız. Hayır, bir hata yapmış olmalısın.
Não, cometeu um erro.
Akşam olamadan onu bulmalıyız. Yoksa, üst makamlara haber vereceğim.
É preciso encontrá-lo antes de anoitecer custe o que custar, senão serei obrigado a alertar instâncias superiores.
Gün ışığı için onu bulmalıyız, Esteban güneşi açtırabilir.
De quem falam eles?
Onu bulmalıyız. - Hemen.
Pode ter chegado uma nova mulher polícia -
- Onu bulmalıyız.
- Temos que o encontrar.
Dışarı çıkıp onu bulmalıyız.
- Temos de ir procurá-la.
Onu bulmalıyız.
Temos que encontrá-la.
Evet... Onu bulmalıyız.
Então... temos de a encontrar?
Onu bulmalıyız.
Temos que lhe encontrar.
- Onu bulmalıyız, anne.
- Temos de o encontrar, Mamã.
- Yemek yemeden onu bulmalıyız.
- Temos de o encontrar antes que coma.
Anahtar O'Malley. Onu bulmalıyız.
O O'Malley é a chave.
Ah, onu bulmalıyız.
Temos de encontrá-lo!
Onu bulmalıyız.
Precisamos de encontrá-lo.
- Gündoğuşundan önce onu bulmalıyız.
Temos de achá-lo antes do alvorecer.
Hamileyse, doğurmadan onu bulmalıyız.
Se ela estiver grávida, temos de a apanhar antes do parto.
Her ne ise, onu bulmalıyız.
Seja o que for, temos de o encontrar.
Onu bulmalıyız.
Temos que a encontrar.
- Onu, onlardan önce bulmalıyız.
Temos é de o apanhar antes deles.
Evet, Della Harms yeni yardımcısıyla gidiyor,... onu buralardan atmak için yeni bir yol bulmalıyız.
Bem, lá vai outro capataz de Della Harms para o corrermos daqui.
Onu saklayacak bir yer bulmalıyız.
Precisamos dum lugar para ela se esconder.
Onu bulmalıyız.
Temos de o encontrar.
Ve hatırla, onu canlı bulmalıyız.
Há que capturá-lo com vida!
Onu, ölü veya diri bulmalıyız.
Temos de o encontrar, vivo ou morto!
Onu ortadan kaldırmak için bir yol bulmalıyız.
Nós devemos encontrar um modo de fazê-lo morrer.
- Onu bulmalıyız, yoksa...
- Temos de o encontrar, antes que...
Vurmak çok kolay ama onu oradan çıkarmanın bir yolunu bulmalıyız.
É o mais fácil de conseguir, mas tenho de achar um jeito de tirá-lo de lá.
Eğer bir sızıntı varsa, onu mutlaka bulmalıyız.
Se houver uma fuga, temos de a encontrar.
Onu bulmalıyız.
Temos de a encontrar.
Onu oraya götürmenin bir yolunu bulmalıyız.
Apenas temos de descobrir uma maneira de levá-lo até lá.
Onu bir an önce bulmalıyız.
Temos de encontrá-lo depressa.
- Onu Ruiz'den önce bulmalıyız... yoksa bulacağımız fena halde ölü bir Bramlette olacak.
- Temos de o encontrar antes do Ruiz. Ou vamos encontrar um Bramlett morto.
Kurşun hala içeride Onu çıkartabileceğim bir yer bulmalıyız.
A bala atravessou. Precisa de levar uns pontos.
Onu mutlaka bulmalıyız.
Procurem na mesma.
Tamam, onu öldürmek için 4 yapraklı yonca bulmalıyız.
Temos que encontrar um trevo de 4 folhas para matar o duende.
Onu bulmalıyız..
Temos que a encontrar.
Harika bir tecrübeydi. Onu tekrar bulmalıyız.
Foi uma experiência incrível, temos de voltar a encontrá-la.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]