Before you answer tradutor Turco
393 parallel translation
I want you to think carefully before you answer, Elizabeth.
Cevap vermeden önce dikkatlice düşünmeni istiyorum Elizabeth.
Before you answer that, get this through your head.
Telefona cevap vermeden önce, şunu kafana iyice sok.
Miss Nelson, before you answer me... please remember that not only is the man's life in jeopardy... but that you might be sent to prison for perjury!
Bayan Nelson, bana cevap vermeden önce lütfen unutmayın ki sadece bir insanın hayatı tehlikede değil yalancı şahitlikten hapse de gönderilebilirsiniz.
You better think before you answer...
Cevap vermeden önce iyi düşünün...
Now think a minute before you answer this.
Cevaplaman için sana bir dakika veriyorum.
Before you answer the question I want to tell you that if you've made a mistake you must take this chance and say so.
Sormadan önce şunu da söylemeliyim eğer bir hata yaptıysan bunu düzeltmek için bir fırsatın var şimdi.
Mr. Gondo, call us before you answer the phone.
Bay Gondo, telefona cevap vermeden önce bize haber verin lütfen.
Think before you answer. Are you with us or against us?
Bizim yanımızda mısın yoksa bize karşı mısın, dikkatli cevap ver?
Think it through before you answer.
Cevabını vermeden önce üzerinde düşün.
I am going to ask you and before you answer remember that I have the power either to set you free or put you to death on the cross.
Sana bir soru soracağım. Cevaplamadan önce şunu unutma, seni serbest bırakma ya da çarmıha gerdirerek idam etme gücüne sahibim.
Think carefully before you answer this.
Cevap vermeden önce iyice düşünün.
Now, you think real hard before you answer this.
Şimdi, bunu cevaplamadan önce gerçekten iyi düşün.
Before you answer, Comrade Director I have one more question
Yanıt vermeden, Müdür Yoldaş. ... bir sorum daha var.
Before you answer, know this :
Cevap vermeden önce, şunu bil...
Think before you answer.
Cevap vermeden önce düşünün.
- Think before you answer.
- Cevap vermeden önce bir daha düşün.
Before you answer that.... We saved you a slice of pizza.
Onu cevaplamadan önce... sana bir parça pizza ayırdık.
Take a few moments before you answer this.
Buna cevap vermeden önce biraz düşünün.
-... think before you answer.
- Cevap vermeden önce düşün.
The answer you've been looking for is right there before you.
Aradığın cevap, tam karşında.
I'm sorry, M. Duvalle, but you must answer all my questions clearly before we can proceed any further.
Bay Duvalle bütün sorularıma açıklıkla cevap verin yoksa daha fazla ilerleyemeyeceğiz.
Well, I promise you I won't bring this up again, but before we end this conversation... would you answer just one more question?
Peki, size söz veriyorum, bir daha bu konuyu açmayacağım ama konuyu kapatmadan bir soruya daha cevap verebilir misiniz?
Well - wait before you answer.
Niye?
Night after night, I have no sleep and still I must come before you and answer questions.
Kaç gecedir gözüme uyku girmedi ve hâlâ huzurunuza gelip sorularınızı cevaplamak zorundayım.
The ones that think you allowed me to win will have to answer before my sword!
Benim kazanmama izin verdiğini düşünenler kılıcıma cevap vermek durumunda kalacaklar!
You knew the answer to that before you asked me, didn't you Cassidy.
Bana sormadan önce cevabı biliyordun değil mi Cassidy?
She's decided to consider it for one month before giving you her answer.
Kararını vermek için bir ay süre istedi.
Answer his question fast before he asks you five more.
Beş yeni soru daha sormadan hızlıca cevapla bence.
Before you leave, son, I'll answer your question.
Gitmeden önce evlat, soruna cevap vereceğim.
If you don't bring the Tsar to heel, you will answer for it before God! I shall return to my monastery.
Manastırıma geri dönmeliyim.
We are the investigative committee of a tribunal before which you must answer for certain of your acts.
Bizler, huzurunda belli eylemlerinizle ilgili sorulara cevap vermeniz gereken bir mahkemenin soruşturma komitesiyiz.
Within seven days, you will appear before the King at Burgos... to answer these charges.
Yedi gün içinde Burgos'a gelip bu ithama cevap vereceksin.
- And she knew the answer before you'd started.
- Ve sen göstermeden cevabı bildi.
I believe you must leave here before you learn the answer.
Buradan gitmen gerektiğine inanıyorum. ... cevabı öğrenmeden.
- Rollin, how long do you think Stavak will take no for an answer before he starts shooting people?
- Rollin sence, kaçıncı hayır cevabından sonra Stavak insanları vurmaya başlar?
You knew the answer before it was given.
Daha verilmeden cevabı biliyordun.
I'll give you both my answer before the end of this school term.
Bu sömestrin sonunda ikinize de cevabımı vereceğim.
No matter what, the answer is NO today. You must pay us your debt of 170 taels of silver, before you can gamble again.
Ne olursa olsun, cevap hayırdır borcun olan 170 külçe gümüşü ödemelisin, anca o zaman oynamana izin veririm
I need an answer, but before I explain it to you, swear to say yes!
Derhal vermem gereken bir cevap var. Ama önce "evet" diyeceğine söz ver.
But before we go there, I would like you to... know the answer for the questions that arose.
Ancak oraya gitmeden önce, karşılaşacağımız soruların cevaplarını sizlerle paylaşmak istiyorum.
I said I could answer you, but I didn't say I've seen this jade pendant before.
cevaplayabilirdim dedim sadece, Ama bu yeşim taşı daha önce gördüğümü söylemedim.
Answer my question or you'll stand tall before the Man.
Soruma cevap ver, yoksa disiplin cezası alacaksın.
Okay, let her answer before you cut'em.
Tamam, kesmeden önce cevap versin.
Answer my question before you drink!
Dur içme! İçmeden önce sorumu cevapla!
Before you touch that dial, answer me this question...
Aramayı yapmadan önce şu soruma cevap verin :
Well, can I see you again before you give me an answer?
Şey, bana cevabını vermeden önce seni tekrar görebilir miyim?
Why didn't you answer before?
Neden daha önce cevaplamadın?
No, Scott, before you say any more, see my fears and then give me your answer.
Hayır Scott, daha fazla konuşmadan,... korkumu hisset ve cevaplarını söyle.
Alright, think think before you answer.
Şunu da bir söyle de.
I will hear your answer before you march any further through this land.
Bu bölgeye girmeden önce, sizden gerekli cevapları duyacağım.
Answer me, goddamn it, before I beat the shit out of you, you dumb ass!
Cevap ver, yoksa kafanı patlatırım salak herif!
before you go 323
before you die 34
before you leave 71
before you know it 193
before you start 24
before your time 20
before you were born 34
before you 99
before you came 20
before you do 63
before you die 34
before you leave 71
before you know it 193
before you start 24
before your time 20
before you were born 34
before you 99
before you came 20
before you do 63
before you say anything 159
before you do that 48
before you go any further 16
before you ask 33
before you came here 17
before you say no 18
before you say anything else 16
before you got here 23
you answer 46
you answer to me 18
before you do that 48
before you go any further 16
before you ask 33
before you came here 17
before you say no 18
before you say anything else 16
before you got here 23
you answer 46
you answer to me 18
you answer it 31
answer 536
answers 108
answer me 1429
answer the question 474
answer him 69
answer my question 103
answer the phone 120
answer it 300
answer your phone 51
answer 536
answers 108
answer me 1429
answer the question 474
answer him 69
answer my question 103
answer the phone 120
answer it 300
answer your phone 51