English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russo → Turco / [ Н ] / Насто

Насто tradutor Turco

1,332 parallel translation
√ осподи " исусе, вот это насто € ща € пизд € тина!
Of lan! Olay bu işte.
ѕќ – јƒ "ќ : ѕейте" ћокси ", единственный напиток с насто € щим бодр € щим вкусом!
Moxie içiniz, gerçek Moxie tadındaki tek içecek.
— каддер знает насто € щее им € проповедника, так же, как € знаю твое, Ѕен'окинс.
Scudder rahibin gerçek ismini biliyor, tıpkı senin ismini bildiğim gibi, Ben Hawkins.
За долго до приезда в лагерь я допрыгалась до зависимости от настойки опия.
Bu kampa ilk geldiğimde... ve öncesinde de yıllar boyunca... afyon ruhuna bağımlı olarak yaşadım.
Клиент очень настойчив. Никуда не денется
- Müşterinin ısrarcılığını kullanarak.
Перегретый настой свободных радикалов и танина.
Kaynar suyla demlenmiş, serbest radikaller ve tanin.
Эта настойчивая, административная нужда...
O çaresizlik, yönetilme isteği- -
" ы воздала ему насто € щие почести, Ѕетт.
Ona yakışan bir törendi, Bette.
Есть настойки, отвары, конопляное масло, гашишное масло, всё что угодно.
akıtmalar, et yemekleri, kenevir yağı...
Какой ты настойчивый!
Lanet olsun, inatçısın!
Но он был таким настойчивым маленьким жуком с двумя цилиндрами.
Ama iki-silindirli biri için oldukça inatçıydı.
Мэтр, простите за настойчивость, это очень важно.
Avukat bey, ısrar ettiğim için üzgünüm ama bu çok önemli.
- Хочешь травяной настойки?
Bunu takdir ediyorum. - Çay içer misin?
- Малыш настойчив.
- Çocuk ısrarcı.
Не он ли по твоему приглашению приходил в царскую опочивальню на то самое ложе, где ты так настойчиво пыталась вести со мной переговоры?
O, sizin tarafınızdan, kralın yatak odasına davet edilmedi mi? Benimle de son derece hararetle paylaşmaya teşebbüs ettiğiniz yatağa?
Я не хочу показаться настойчивым... но не стоит связываться с Бойка.
Bak, ısrarcı olmak istemem, ama... Boyka'yla dalaşmak istemezsin.
- Джей сказал, Вы - настойчивый человек.
Jay çok kararlı olduğunu söyledi.
В детстве я заикался, но настойчивость и упорство могут творить чудеса.
ben çocukken kekelerdim. Ama devamlılık ve azimle neler olabileceğini asla bilemezsiniz aslında.
Ты видишь какие они настойчивые, эти немцы?
Görüyorsunuz, inatçılar.
Ты настойчивый, верно?
Çok kararlısın, değil mi?
Ты настойчивый, да?
Çok kararlısın değil mi?
Ты и вправду настойчив, да?
Çok kararlısın değil mi?
Это доказывает, что если быть достаточно упорным и настойчивым...
İşte bu şekilde azimle savaşmaya devam ederseniz- -
Избавься от ребенка настойкой физалиса.
Şeytan feneri kullanarak ondan kurtulmalısın. Zor olacaktır.
Он был настойчив.
Aslına bakarsan, çok ısrar etti.
Не как настойщий отец.
Bir baba gibi sahip olamadığın.
Знаю, я необычайно настойчив касательно этого, но ведь это только должно подчеркнуть его важность, так ведь?
Biliyorum, bunun hakkında aşırı biçimde ısrarcıyım, ama bu da ne kadar önemli olduğunu gösterir değil mi?
Он был так настойчив, что отец в конце концов уступил.
Çok ısrarcıydı, sonunda babam kabul etti.
Наша задача не в том, чтобы понять как. "Как" возникнет из настойчивости и веры во "Что".
Bizim işimiz "nasıl" olacağını bilmek değil.
Я настойчивый тип.
Biraz inatçı biriyimdir.
Если ты настойчиво будешь продолжать это безумие в твоих работах и на уроках, они снимут тебя с должности.
Eğer kitaplarında ve sınıfında bu saçmalığı anlatmaya devam edersen, unvanını elinden alırlar.
" звините, но мы должны это сделать, тк леди ƒиректор насто € ла
Üzgünüz, bunu yapmak istemezdik ama müdür çok ısrar etti.
- я с тобой работаю и если хочешь быть на моей операции тебе следует знать как я настойчив и чертовски зол
Ben senin sorumlu doktorunum, eğer ameliyatlarıma girmek istiyorsan, Sopayı nasıl getireceğini, nasıl oturacağını ve yuvarlanacağını öğrenmek zorundasın.
Настойчивость!
Azmin!
Ты напоминаешь мне меня, когда я была интерном... Сосредоточена, настойчива, равнодушна.
Bana intern halimi hatırlatıyorsun, odaklanmış, gergin, soğuk.
Вы можете назначить ему успокоительное, чтобы попытаться уменьшить это его настойчивое желание.
Şu aceleciliğini yatıştırmak için birkaç sakinleştirici ilaç yazabilirsiniz.
Почему Лайт так настойчиво избавляется от камер и жучков?
Neden Light kameralar ve böcekler konusunda bu kadar ısrarcı davranıyor?
Так почему эта настойка на нас по-разному действует?
Peki bu ilaç niçin bizi farklı şekillerde etkiliyor?
Как я уже сказала, я очень настойчива.
Dediğim gibi, Ben çok kararlıyım.
Pall, он насто € щий художник, все эти его путешестви € по горам... ќн подбирает камни, слушает как они звучат, и собирает подход € щие.
Páll, tam bir sanatçı, ve buradaki bu acayip taşların olduğu yerde toprak kayması oluyor. O da yukarı çıkıp taşlara vurarak, nota oluşturuyor.
" только здесь мы чувствуем себ € по-насто € щему уютно.
Kendimizi buraya ait hissediyoruz.
О, да. Мы будем более грубыми и настойчивыми с другими организациями, и покажем им, кто здесь главный.
Daha atak olup diğer kurumlarla rekabet etmemizin vakti geldi.
- Я не хочу быть настойчивым, но...
- Zorlamak istemiyorum ama... - Biliyorum.
Она сегодня настойчивая.
Bugün de epey inatçı he.
" оно возьмет все крупицы их упорной настойчивости и творческого блеска в исследовании атома.
Ama bu, kararlılıklarının ve ilham verici dehalarının tamamını atomu elde etmek için alacaktı.
Ёто было очень утомительно, однако – езерфорд, насто € л на своем.
Bu son derece bezdiriciydi ama Rutherford buna devam etmeleri için dayattı.
Не смотря на мое искреннее желание смягчить правосудие милостью ваше настойчивое стремление вести преступную жизнь это осквернение Бога и человечества.
Samimi isteğim adaleti merhametle dengelemek olsa da suçlu hayatına karşı gösterdiğin kalıcı bağlılığın Tanrı ve insanlık için yüz karasıdır.
Какой вы настойчивый, не так ли?
Israrcıyız değil mi?
Такой настойчивый!
Çok ısrarcısın!
" емного индуса, насто € щего.
Kara bir Hintli, gerçek Hintli.
Вы слишком настойчивы.
Bu doğru.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]