Ondan kurtulmalıyız tradutor Inglês
88 parallel translation
- Ondan kurtulmalıyız.
Take him to the cross.
Onu evimde istemiyorum. Ondan kurtulmalıyız.
- We gotta get rid of him.
Ondan kurtulmalıyız fakat buradan uzakta olmalı. Bu bölgeye bir ceset yeter.
We're gonna dump her, but it's gotta be miles from here... one stiff is enough in this area.
Ondan kurtulmalıyız, Merwyn.
We must get rid of him, Merwyn.
Ondan kurtulmalıyız.
We must be rid of her.
- Bu gece ondan kurtulmalıyız.
We must be rid of her. Tonight.
Ondan kurtulmalıyız.
We've got to get rid of him.
- Ondan kurtulmalıyız.
- Got to get rid of him.
Anlaşılmıştır ki Wu Chang Sheng de bir hainmiş! Ondan kurtulmalıyız!
Now that we've confirmed Wu Chang Sheng is a traitor we should get rid of him
Ondan kurtulmalıyız.
No. We gotta get rid of him.
- Ondan kurtulmalıyız demek, dangalak.
He means we're gonna get rid of it, stupid.
Ondan kurtulmalıyız.
We must get rid of him.
Ondan kurtulmalıyız.
We gotta get rid of her.
Kahireye ulaşmadan önce ondan kurtulmalıyız!
Dispose of him before we reach Cairo!
Ondan kurtulmalıyız.
We gotta get rid of that.
Ondan kurtulmalıyız.
We've got to get rid of her.
Bu Wong, ondan kurtulmalıyız.
It's Wong, go get rid of him.
- Ondan kurtulmalıyız.
- He's sleeping.
Ray, Curtis çok yakın dostun, biliyorum, ama ondan kurtulmalıyız.
Ray, I know you and Curtis are tight, but you have got to cut him loose now.
Ondan kurtulmalıyız şanslıysak Hendricks onu görmemiştir.
We've gotta get rid of it. We're lucky Hendricks didn't see it.
Bence ondan kurtulmalıyız.
I say we get rid of him.
Ondan kurtulmalıyız.
All we have to do is get rid of that thing.
Ondan kurtulmalıyız.
We could get rid of it.
Ondan kurtulmalıyız, yoksa oyun riske girecek.
We'll have to get rid of him or risk losing the game.
Ondan kurtulmalıyız.
( IN A SINISTER VOICE ) I think you should get rid of her.
Ondan kurtulmalıyız.
We have to get rid of her.
Hayır. Şube incelemesini temize çıkaracak şekilde ondan kurtulmalıyız.
We've gotta take him down in a way that clears departmental review.
Ondan kurtulmalıyız, anahtarları bana ver.
You got to get rid of it, so give me the keys.
- Bence ondan kurtulmalıyız.
- I think we should just get rid of it.
Ondan kurtulmalıyız.
We got to get rid of it.
Ondan kurtulmalıyız.
We need to cut him loose.
Ondan kurtulmalıyız! Peki, nereye?
- We have to get rid of him.
Ondan kurtulmalıyız.
We have to get rid of it.
Onu bulup ondan kurtulmalıyız.
We got to find it and get rid of it.
Bri, ondan kurtulmalıyız.
- Bri, we gotta dump it.
Ondan kurtulmalıyız.
We should get rid of him.
ondan kurtulmalıyız sadık tutmaya devam edelim.
We must cease our more delicate dealings, grovel... and pledge our undying loyalty... to the Tower.
- Ondan kurtulmalıyız.
- We have to get rid of him.
Ondan kurtulmalıyız.
Yeah, we have to get rid of him.
- Ondan kurtulmalıyız, Matt.
We have to get rid of them, Matt.
- Ondan kurtulmalıyız.
- We have got to lose him.
Ondan kurtulmalıyız.
We gotta lose it.
Ondan kurtulmalıyız.
They can trace us, we need to ditch it.
Ondan olabildiğince çabuk kurtulmalıyız.
We gotta get rid of her pretty quick.
Ondan kurtulmalıyız.
I've got to get away from him.
Ondan bir an önce kurtulmalıyız.
He must be disposed of quickly.
Ondan kurtulmalıyız.
We should get rid of her.
Ama ondan hemen kurtulmalıyız.
But, but we gotta get rid of her quick.
Ondan da kurtulmalıyız.
- Okay, that's got to go, too.
Ondan kurtulmalı mıyız?
Should we get rid of it?
- Ama ondan bir şekilde kurtulmalıyız.
- But if we could get rid of her somehow.
ondan 152
ondan korkmuyorum 32
ondan sonra 224
ondan korkuyorum 25
ondan sonra da 27
ondan uzak dur 185
ondan bahsetmiyorum 20
ondan nefret ediyorum 223
ondan kurtuldum 19
ondan hoşlandın mı 32
ondan korkmuyorum 32
ondan sonra 224
ondan korkuyorum 25
ondan sonra da 27
ondan uzak dur 185
ondan bahsetmiyorum 20
ondan nefret ediyorum 223
ondan kurtuldum 19
ondan hoşlandın mı 32