Onu durdur tradutor Inglês
919 parallel translation
Tanrı aşkına, git ve asansörden iner inmez onu durdur.
For the love of Gielgud, go and stop him.
Karşına birisi çıkarsa, onu durdur..... ne yaptığını sor, konuş onunla.
If you meet someone, you stop, pretend and make conversation.
Onunla karşılaştığında onu durdur.
You'll stop him when he's crossed them.
Onu durdur!
Stop her!
Sence bu onu durdur mu?
You think that'll stop him from coming?
- Onu durdur, bunu o istedi!
Stop it! That's an order!
Lütfen durdur onu.
Please stop him.
Eddie, durdur onu.
Eddie, stop her.
Erztum, durdur onu!
The old man is coming!
Durdur onu!
- Stop him.
Durdur onu.
Stop him.
Rhett, durdur onu!
Rhett, stop her.
Durdur onu, Phoebus.
Stop him, Phoebus. Take her.
- Jesse, durdur onu.
- Jesse, stop him. Stop him.
- Durdur onu.
- Well, stop him.
- Durdur onu, Wolf Pelt.
- Stop it, Wolf Pelt.
- Durdur onu.
- Stop him.
Durdur onu!
Hey, call him off!
- Durdur onu.
Stop him!
Elizabeth, durdur onu.
Elizabeth, stop him.
- Durdur onu, Scott!
- Stop her, Scott!
Durdur onu.
Stop it.
Durdur onu!
Stop her!
- Durdur onu!
Stop him!
Durdur onu!
Stop him!
Durdur onu.
Stop her.
Durdur onu Nelson!
Stop him, Nelson!
O atı aldı üstünden atacaktır, durdur onu.
vai grab your horse. Prevent it, not let him.
- Çok geç olmadan durdur onu.
I said, go!
- Durdur onu!
- Stop him!
Şimdi onu al ve bu katliamı durdur.
Take him now and stop the massacre.
Durdur onu!
Stop it!
- Durdur onu!
Stop her!
Durdur onu Glenn.
Stop him, Glenn.
Durdur onu, Robby.
Stop it, Robby.
Hayır! French'in arkasından git ve onu da durdur.
No, get after French and stop him.
Durdur onu!
Hold it!
Lütfen, Luke, durdur onu.
Please, Luke, you've got to stop him.
Durdur onu Tanna!
Stop him Tanna.
Hayır! Durdur onu Tanna!
Stop him Tanna.
Abadon, durdur onu!
Abadon, stop him!
Durdur onu Tex.
Stop him, Tex.
- Onu durdur!
- Stop him.
Jose! Durdur onu!
Jose!
- Haydi, Nardo. - Durdur onu.
- Come on, Nardo!
Quintal, durdur onu!
Quintal, stop him!
- Durdur onu, Ray.
- Watch him, Ray, watch him!
Durdur onu genç dostum!
Stop him, young fellow!
Bu bir düello değil. Bir cinayet. Durdur onu!
But this is won't be a duel but murder!
Durdur onu!
Halt her!
Durdur onu!
Arrest him.
onu durdurun 30
onu durdurmalıyız 48
onu durdurmaya çalıştım 27
onu durdurmalıyım 20
onu durdurmalısın 24
durdur 139
durdurun 141
durdur onu 200
durduramıyorum 35
durdurun onu 231
onu durdurmalıyız 48
onu durdurmaya çalıştım 27
onu durdurmalıyım 20
onu durdurmalısın 24
durdur 139
durdurun 141
durdur onu 200
durduramıyorum 35
durdurun onu 231
durdurun şunu 91
durdur onları 66
durdur arabayı 52
durdurun onları 81
durdur şunu 145
onu duydum 61
onu da 41
onu demek istemedim 83
onu da getir 24
onu da bilmiyorum 20
durdur onları 66
durdur arabayı 52
durdurun onları 81
durdur şunu 145
onu duydum 61
onu da 41
onu demek istemedim 83
onu da getir 24
onu da bilmiyorum 20
onu dinle 40
onu demiyorum 23
onu duyuyorum 23
onu duydun 126
onu dinleme 106
onu dinleyin 19
onu duydunuz 54
onu duydun mu 34
onu dinlemeyin 34
onu düşünüyorum 18
onu demiyorum 23
onu duyuyorum 23
onu duydun 126
onu dinleme 106
onu dinleyin 19
onu duydunuz 54
onu duydun mu 34
onu dinlemeyin 34
onu düşünüyorum 18