English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ B ] / Burada mı kalıyorsun

Burada mı kalıyorsun tradutor Espanhol

135 parallel translation
- Burada mı kalıyorsun?
- ¿ Se hospeda aquí?
Burada mı kalıyorsun, Becky?
¿ Te quedas, Becky?
Sen burada mı kalıyorsun?
¿ Quieres quedarte ahí solo?
Sen burada mı kalıyorsun?
¿ Y tú sigues aquí?
Burada mı kalıyorsun, yoksa benimle mi geliyorsun?
¿ Se quedará aquí o regresa conmigo?
Burada mı kalıyorsun?
¿ Estás de paso? ¿ Vives aquí?
- Burada mı kalıyorsun?
- ¿ Se está alojando aquí?
Burada mı kalıyorsun?
¿ Te quedarás aquí?
- Burada mı kalıyorsun?
¿ Vives aquí?
- Burada mı kalıyorsun?
Si vives aquí.
Ne? Burada mı kalıyorsun?
¿ Te quedas aquí?
Geliyor musun, burada mı kalıyorsun?
¿ Vienes conmigo o te quedas?
Burada mı kalıyorsun?
¿ Vives aquí?
Burada mı kalıyorsun, Claudia?
Entonces, te estas quedando aquí, Claudia?
Burada mı kalıyorsun?
que vas a quedarte?
- Sen burada mı kalıyorsun?
¿ Te quedas? Sí.
- Burada mı kalıyorsun, benimle mi geliyorsun?
- ¿ Te quedarás o me acompañarás?
- Yani burada mı kalıyorsun?
¿ Así que te quedas? - Sí.
Hey, hey! Hey! Hey, burada mı kalıyorsun?
- Ehhh, ¿ Vives aquí?
L.A.'e geri mi dönüyorsun? Yoksa burada mı kalıyorsun
¿ Vas a volver a Los Angeles o te vas a quedar aquí?
Burada mı kalıyorsun?
¿ Estás quedándote aquí?
Burada mı kalıyorsun?
- Hola. ¿ Te estás quedando aquí?
Gece burada mı kalıyorsun?
¿ Te quedas a pasar la noche?
Burada mı kalıyorsun?
¿ Quedarnos aquí?
Burada mı kalıyorsun?
- Te quedas?
Burada mı kalıyorsun?
¿ Te hospedas aquí?
Sen burada mı kalıyorsun?
Te quieres quedar aquí or- -
Wow... Burada mı kalıyorsun?
Wow... ¿ vives aquí?
Babam için olmasa burada bir gün daha kalır mıyım sanıyorsun?
¿ Crees que me quedaría un día más si no fuera por él?
Burada Dufton'da mı kalıyorsun?
¿ Se queda en Dufton?
- Burada bir başına mı kalıyorsun?
¿ Vives aquí sola?
- Burada mı yaşıyorsun? - Burası kalıcı bir yer değil.
Bueno, esto y aqui solo de momento.
Trude'u ondan almayacağım ve sen sen burada kalıyorsun.
No le quitaré a Trude... y tú... Tú te quedas aquí.
Burada kalıyorsun, ben kıyafetlerini alacağım ve geri döndüğümde bir şeyler içmeye gideceğiz, tamam mı? Anlaştık mı?
Tú te quedas aquí, yo voy a por tu ropa y cuando vuelva, nos vamos a tomar algo, ¿ de acuerdo?
- Ve sende burada kalıyorsun, tamam mı?
- Y quédate aquí, ¿ me entiendes?
Ulaşım için benim gemime ihtiyacın var. Öbür türlü burada tıkılıp kalıyorsun, değil mi?
Necesitas mi nave para transportarte de lo contrario estás atrapado aquí, ¿ no?
- Burada mı kalıyorsun?
- Sí.
Burada yalnız başına mı kalıyorsun?
Entonces, ¿ vives aquí sola?
Hayır tatlım, sen burada Chad ile kalıyorsun, uslu ol.
No, tú te quedas con Chad y te portas bien.
Burada kalıyorsun. Beni bırakır mısın?
¿ Quieres soltarme?
Joxer, burada kalıyorsun çünkü burada kalmana ihtiyacım var.
Joxer, te quedarás aquí, porque necesito que te quedes aquí.
- Burada mı kalıyorsun?
¿ Aquí?
Burada mı kalıyorsun?
¿ Dormirás aquí? ¿ Te molesta?
Sanırım sen burada kalıyorsun.
Y supongo que tú te quedas aquí.
- Burada kalıyorsun! Bıktım senden!
- ¡ Te vas a quedar, ya me harté!
Burada tek başına mı kalıyorsun?
¿ Te quedas acá por tu cuenta?
Biz burada ölüm-kalım meselesi konuşuyoruz, ve sen orada bağırıyorsun!
Nosotros hablamos sobre la vida y la muerte y tú estás ahí gritando!
Burada Montecito'da mı kalıyorsun? - Evet.
- ¿ Te alojas en el Montecito?
- Arkadaşım, sen burada kalıyorsun,
- Tu quédate aquí, mi amigo.
Burada kal o zaman. Gör bakalım iki yıl uzak kalınca nasıl uyum sağlıyorsun.
Quédate aquí, ve lo bien que estás después de dos años lejos de aquí.
Sen burada kalıyorsun, anladın mı?
Tú te quedas aquí. ¿ Entiendes?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]