Lütfen beni bağışlayın tradutor Espanhol
176 parallel translation
Bu nedenle, sizi hayal kırıklığına uğratmak zorunda kalırsam lütfen beni bağışlayın.
Perdóneme por tener que decepcionarle.
Size yalan söylediğim için, lütfen beni bağışlayın Kontes Todd
Perdóneme por tener que decepcionarle... Suya, Dusy Condesa de Told
Lütfen beni bağışlayın.
Perdóneme.
Lütfen beni bağışlayın.
Por favor, perdóneme.
Oh, Lütfen beni bağışlayın. Torunlarım gösteriye başlıyor.
Oh, les ruego que me disculpen, pero mis nietas están a punto de empezar a tocar.
Lütfen beni bağışlayın.
Por favor, olvídelo.
- Lütfen beni bağışlayın.
- Por favor, perdóneme.
Lütfen beni bağışlayın.
Por favor discúlpenos.
İşim gereği majestelerine verdiğim sıkıntı için... lütfen beni bağışlayın.
Perdonen el bochorno que haya podido causar a Sus Altezas... cumpliendo con mi deber.
Lütfen beni bağışlayın.
Discúlpeme.
- Lütfen beni bağışlayın.
- ¡ No, por favor!
Lütfen beni bağışlayın.
Por favor, discúlpeme.
Lütfen beni bağışlayın.
Perdóneme, por favor.
Lütfen beni bağışlayın, size yalvarırım.
Tienes que perdonarme.
Lütfen beni bağışlayın!
¡ Ten misericordia!
Lütfen beni bağışlayın.
¡ Perdóneme, por favor!
Lütfen beni bağışlayın.
Por favor, perdonadme.
Lütfen beni bağışlayın, Bayan Grunemann, ama sormak zorundayım.
Perdone, Sra. Gruneman, pero debo preguntarle.
Lütfen beni bağışlayın Bayan...?
Ni siquiera sé su nombre.
Lütfen beni bağışlayın.
DiscúIpenme.
- Lütfen beni bağışlayın. - Yapamam.
Perdonadme por favor...
Sana şunu söyleyeyim, Peter..... biraz fazla açık sözlü olursam lütfen beni bağışlayın,..... ama Peter bunu hak etti ve biraz bilgiye ihtiyacı var.
Te diré una cosa, Peter... Por favor, perdonad, si soy demasiado franca... pero Peter incita a la verdad... y, tal vez, necesita estar mejor informado.
Lütfen beni bağışlayın.
Me voy a ir, si nole importa.
Lütfen beni bağışlayın.
Perdone, por favor.
Lütfen beni bağışlayın, ama artık geçti, teşekkür ederim.
Por favor, disculpenme, estoy bien ahora, gracias.
özellikle de size, Bayan McCallum lütfen beni bağışlayın.
especialmente a Ud, Sra. McCallum...
Çok üzgünüm, lütfen beni bağışlayın.
Por favor no digas nada más
Lütfen sizi böyle rahatsız ettiğim için beni bağışlayın.
Le pido perdón por hacerle esperar tanto, señor.
- Lütfen, beni bağışlayın.
- Por favor, perdóneme.
Beni gammazlamazsın, değil mi? Ekselansları beni bağışlayın ama Sayın Clarence Dükü'yle konuşmayın lütfen.
Suplico a vuestras gracias que me perdonen, y acaben su coloquio con el duque de Clarence.
- Beni bağışlayın lütfen, olur mu?
Estoy con prisa. ¿ Les importaría disculparme?
Lütfen, beni bağışlayın. Sabah biraz kabaydım.
Disculpe si he sido un poco grosero.
- Evet, şu kız. Lütfen o çocuğun hayatı hakkında söylediklerimden dolayı beni bağışlayın.
Perdone que le dijera aquello de ponerse histérica por una sola vida.
Bay Challenger, lütfen bağışlayın beni.
Señor Challenger, por favor, discúlpeme.
Lütfen, beni bağışlayın.
Por favor, discúlpeme.
- Beni bağışlayın, lütfen.
- Discúlpeme, por favor.
- Beni bağışlayın lütfen.
- Discúlpeme.
Lütfen, beni bağışlayın.
Olvídelo, quiero conservar su benevolencia.
- Lütfen efendim, beni bağışlayın.
- Por favor, señor. Perdóneme.
Lütfen bağışlayın beni.
Por favor perdóname.
Sonra baktım ki adamın biri : "Pardon, sizi korkutmak istememiştim lütfen bağışlayın beni" dedi.
Volví a verlo y me dijo que no quería asustarme.
lütfen bağışlayın beni!
Por favor perdóneme la vida.
Bağışlayın beni lütfen, Yüzbaşım. Edepsizlik yapmışsam, herkesten özür dilemeye hazırım.
Excúseme, capitán, estoy dispuesto a pedir perdón si he faltado a mis obligaciones.
Oh, ve lütfen... Lütfen, araştırmanızı kestiğim için beni bağışlayın.
Perdóneme si he retrasado su investigación.
Bağışlayın lütfen, ama beni etkileyen başka bir kıça bakmak istiyorum.
Perdóname, pero me gustaría que otra mirada a uno que me llamó la atención.
Lütfen bağışlayın beni.
Por favor, discúlpame.
Sizi kızdırdığım için, bağışlayın beni lütfen.
Por favor, perdóname por haberte ofendido.
Bağışlayın beni lütfen.
Perdóname, por favor.
lütfen, beni bağışlayın.
Por favor, perdóname.
Lütfen, beni bağışlayın!
Por favor, perdóname.
Oh, lütfen, bağışlayın beni.
Por favor, perdóneme.
lütfen beni affet 105
lütfen beni bırakma 35
lütfen beni takip edin 25
lütfen beni yalnız bırakın 17
lütfen beni dinle 56
lütfen beni öldürme 34
lütfen beni bağışla 27
lütfen beni dinleyin 37
lütfen beni affedin 60
lütfen benimle gelin 57
lütfen beni bırakma 35
lütfen beni takip edin 25
lütfen beni yalnız bırakın 17
lütfen beni dinle 56
lütfen beni öldürme 34
lütfen beni bağışla 27
lütfen beni dinleyin 37
lütfen beni affedin 60
lütfen benimle gelin 57
lütfen beni yalnız bırak 26
lütfen beni izleyin 32
lütfen benimle gel 30
beni bağışlayın 196
bağışlayın 321
bağışlayın beni 89
bağışlayın efendim 16
lütfen 27333
lutfen 42
lütfen yapma 319
lütfen beni izleyin 32
lütfen benimle gel 30
beni bağışlayın 196
bağışlayın 321
bağışlayın beni 89
bağışlayın efendim 16
lütfen 27333
lutfen 42
lütfen yapma 319
lütfen cevap ver 36
lütfen bana yardım et 75
lütfen bekleyin 138
lütfen dikkat 173
lütfen yardım edin 168
lütfen acele edin 66
lütfen dur 103
lütfen cevap verin 89
lütfen bana inan 22
lütfen ağlama 63
lütfen bana yardım et 75
lütfen bekleyin 138
lütfen dikkat 173
lütfen yardım edin 168
lütfen acele edin 66
lütfen dur 103
lütfen cevap verin 89
lütfen bana inan 22
lütfen ağlama 63
lütfen git 141
lütfen devam edin 116
lütfen yardım et 85
lütfen otur 142
lütfen buyrun 60
lütfen baba 87
lütfen oturun 560
lütfen ama 60
lütfen gelin 66
lütfen gitme 185
lütfen devam edin 116
lütfen yardım et 85
lütfen otur 142
lütfen buyrun 60
lütfen baba 87
lütfen oturun 560
lütfen ama 60
lütfen gelin 66
lütfen gitme 185