Ben yürüyeceğim tradutor Francês
129 parallel translation
Ben yürüyeceğim.
Je rentre à pied. "
Ben yürüyeceğim.
Je rentrerai à pied.
Sen git. Ben yürüyeceğim.
Allez chez Philippe en voiture.
Ben yürüyeceğim! Sen de yürüyeceksin!
Moi, je marche!
Kahrolası arabayı al. Ben yürüyeceğim.
C'est meilleur pour la santé.
Sen devam et, ben yürüyeceğim.
Continue je vais marcher.
Ben yürüyeceğim sen sürmeye devam et.
J'ai envie de marcher.
- Ben yürüyeceğim.
- Je préfère marcher.
- Ben yürüyeceğim.
- J'irai à pied.
Kahinlerin yolundan yürü evladım. Ben yürüyeceğim.
Il faut suivre la voie des Prophètes, mon enfant.
- Öne geç. - Ben yürüyeceğim.
Mets-toi à l'avant.
Candace'ın arabasını aldım. - Ben yürüyeceğim.
Je préfère marcher.
Ben yürüyeceğim.
- Je veux bien y aller.
Ben yürüyeceğim.
Je vais rentrer à pieds.
Ben yürüyeceğim.
Je vais marcher un peu.
Ben yürüyeceğim.
Je t'accompagne.
- Burke, Bayan Higgins'i eve götür. - Tamam efendim. - Ben yürüyeceğim.
Ramenez Mme Higgins.
Şimdi ben sanırım dışarı çıkıp biraz yürüyeceğim.
Eh bien maintenant, je vais me promener.
Her ihtimale karşı ben yarım mil kadar yürüyeceğim.
Je vais essayer de trouver quelque chose.
Ben çıkıp yürüyeceğim... yalnız.
Je vais me promener, seul.
Huxley yürüdükçe ben de yürüyeceğim.
Je tiendrai aussi longtemps que tiendra Huxley.
- Ben yürüyemezsem, emeklerim! Ne olursa olsun o 700 km.yi yürüyeceğim!
- Même s'il faut ramper, je ferai les 700 bornes!
Ben de seninle yürüyeceğim. Daha vakit erken.
Je t'accompagne, il est tôt.
Ben eve kadar yürüyeceğim.
Moi, je rentre à pied.
Ben biraz yürüyeceğim.
Je vais faire un tour.
- Ben biraz yürüyeceğim.
- Je vais prendre l'air.
- Bak ben ne diyeceğim, ben yürüyeceğim.
Je marche.
Ben yürüyeceğim.
Merci.
Ben biraz yürüyeceğim.
Je vais marcher un peu.
Ben, ölümün gölgesinde vadi boyunca yürüyeceğim.
Je marcherai dans la vallée où plane la mort...
- Sanırım ben biraz yürüyeceğim.
Je vais aller me balader.
Ben biraz yürüyeceğim.
Je vais prendre l'air.
Ben biraz yürüyeceğim. Gelene kadar uyumuş olursun sanırım.
Je sors, je veux que tu dormes à mon retour.
Sanırım... ben... biraz yürüyeceğim.
Je... je vais... je vais aller marcher.
Ben biraz yürüyeceğim.
Mon ami, George.
Ben bu tarafa doğru yürüyeceğim, siz de beni takip edin.
Je vais par là et tu me suis.
Ben yabancıyla yürüyeceğim efendim.
J'irai.
- Ben biraz yürüyeceğim.
- Je vais me promener.
Ben yürüyeceğim.
Tu sais quoi?
Ben biraz daha yürüyeceğim.
Je vais marcher un peu.
Ben taksi bulana kadar yürüyeceğim. - Böyle yağmur varken gitmene izin veremeyiz.
- Je vais sortir trouver un taxi.
Ben... ben şuraya gideceğim. Yürüyeceğim.
Je vais aller...
- Hayır. Ben biraz yürüyeceğim.
- Non, je vais marcher un peu.
Ben biraz yürüyeceğim.
Je vais me faire un tour.
Ben buralarda biraz yürüyeceğim.
Je vais faire le tour du pâté de maison.
Ben biraz yürüyeceğim.
Je vais marcher un peu maintenant.
Ben atı kurtarmak için inip yürüyeceğim.
Je vais descendre pour le sauver.
Ben otele yürüyeceğim.
- Non. Merci, Stemple.
Ben biraz yürüyeceğim.
Je vais faire un jogging.
- Sanırım ben yürüyeceğim.
Je pense que je vais marcher
Ben biraz yürüyeceğim çünkü bu punç adının hakkını vermeye başladı.
Je vais marcher, parce que ce punch commence à être en accord avec son nom. Je viens avec toi.
yürüyeceğim 44
ben yalnızım 40
ben yokum 169
ben yoruldum 32
ben yaptım 316
ben yanındayım 34
ben yatıyorum 81
ben yokken 23
ben yapabilirim 67
ben yaparım 439
ben yalnızım 40
ben yokum 169
ben yoruldum 32
ben yaptım 316
ben yanındayım 34
ben yatıyorum 81
ben yokken 23
ben yapabilirim 67
ben yaparım 439
ben yaşıyorum 19
ben yedim 21
ben yapmadım 408
ben yatmaya gidiyorum 66
ben yapamam 117
ben yazdım 32
ben yazarım 25
ben yapayım 56
ben yapmam 40
ben yaşlıyım 30
ben yedim 21
ben yapmadım 408
ben yatmaya gidiyorum 66
ben yapamam 117
ben yazdım 32
ben yazarım 25
ben yapayım 56
ben yapmam 40
ben yaşlıyım 30