English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Russo / [ A ] / Ama öte yandan

Ama öte yandan tradutor Russo

79 parallel translation
Ama öte yandan Tex'ten şüpheleniyorsan katilin öteki adam, Gideon olması gerekir.
А подозревая Текса, вы убеждены, что виноват Гидеон.
Ama öte yandan, kendi inancımdan olanlara, sırt çeviremem ki?
Но с другой стороны... как я могу отвернуться от своей веры? Своего народа?
May büyük bir bilim insanı, ama öte yandan da yıkıcı eğilimleri var.
Мэй - великий ученый, но она склонна к разрушению.
Ama öte yandan, neden beyefendice Bay Wicks ile gelmedi?
Но почему тогда он не пошел на контакт с Уиксом?
Ama öte yandan... belki de aşılabilir.
Снова... возможно, это произойдёт.
Ama öte yandan, bir sebebim var.
С другой стороны, у меня причины есть.
Ama öte yandan ya Bay Tuvalet Adam varsa?
... но с другой - вдруг, он всё-таки существует?
İçimden bir ses diğerleriyle böyle değil diyor Dax ve sen veya sen ve Şef O'Brien arasında ama öte yandan onların dininde saygı duyulan biri değilsin.
Я чувствую, что ваши отношения с Дакс, или... с шефом О'Брайеном - совсем другие, но ведь в их религиях вы не являетесь почитаемой фигурой.
Ama öte yandan, burada olduğumu inkar edemem.
Но с другой стороны... -... не могу отрицать, что я здесь.
- Benim çaldığım şekliyle, hayır. - Tamam ama öte yandan sekizinci sınıftayken boru çalmıştım ama kimse benimle ilgilenmemişti. Yani enstrüman fikri yanıItıcı olabilir.
- С другой стороны, в восьмом классе... я пытался играть на горне, из этого ничего не вышло, так что это не вариант.
Ama öte yandan bütün gece ateşin önünde oturabilirsiniz.
Но с другой стороны... У огня вы можете просидеть еще всю ночь а солнце зайдет уже через 10 минут.
Orta kısımlarda gösterinin biraz abartı olmasından korkuyordum ama öte yandan finalde...
Я боялся, что в середине вышло немного затянуто, но зато финал....
"Birliktelik" ve "ifade" gibi artık kullanılmayan kelimelerin tehdit oluşturduğunu ama öte yandan "Norsefire" ve "Sadakat Yasası" gibi kelimelerin güç kazandığını.
Незнакомые слова "соучастник" и "отступление" стали пугающими а "Норсфайр" и "Параграфы преданности" набрали мощь.
Ama öte yandan...
Но с другой стороны...
Ama öte yandan, bizde tam adam asmalık bir jüri var.
Но, с другой стороны, мы получили несогласных с друг другом присяжных.
Ama öte yandan bu çok insanca bir davranış.
Но опять же... Это так по-человечески.
Evet, ama öte yandan bir depo benzinimiz, Cabo'da bir evimiz,... ve 500.000 $'lık banka çekimiz var.
А, знаешь, если подумать... у нас полный бак горючего, домик в Кабо, и 500 тысяч в чеках.
Ama öte yandan çocuklarıma şaplak attı, içmesi konusunda yalan söyledi ve bir defasında kayınvalidesine attığı tokadı gördüm.
Но она отшлепала моих детей, она лгала, говоря, что не пьет, и я видела, как однажды она дала пощечину свекрови.
Son derece tehlikeli bir iştir. ama öte yandan kazancı çok iyidir.
Работа крайне опасна, но награда велика.
- Anlatabiliyor muyum? - Evet. Ama öte yandan, çok da korkutucu yani ne istediğini bilmek.
Мм, но это также, то есть, также ужасно трудно понять, чего ты хочешь, что тебе нужно, понимаешь, о чем я?
Ama öte yandan, gitmene de izin veremem.
Но, с другой стороны, отпустить тебя я тоже не могу.
Ama öte yandan, benimle gurur duyacağı birisi olmak istiyordum.
Но, внутри, я старалась быть той, кем она могла бы гордиться.
Ama öte yandan küf kurtarabilir.
Но зато... плесень может спасти.
Ama öte yandan bu küçük anahtar, aşağıdaki koridorun sonundaki odaya ait.
А вот этот маленький ключ, он отпирает каморку, которая находится внизу, в самом конце главной галереи.
Ben, çıkmak için harika bir erkeğim. B... Bir erkeğin olabileceği kadar düşünceli, ama öte yandan, yatakta da adeta bir viking gibi vahşiyimdir.
Я внимателен, насколько это вообще возможно для мужчины, который ведет себя в спальне, как викинг.
Ama öte yandan, acele etmesi için iyi de bir nedeni varmış.
Ну, у него была веская причина торопиться.
- Ama öte yandan, insani yönünü soracak olursan, bu çok farklı bir soru olur.
В то же время, в интересах ли всего человечества это воспроизведение — это, конечно же, совсем другой вопрос.
Demek ki artık görmek istemiyor ama öte yandan atmaya da bir türlü kıyamıyormuş.
Она не хотела их больше видеть, а рука не поднялась выбросить.
Ama öte yandan...
- Но с другой стороны...
Ama öte yandan sen bir isim yapabilmek için kendine fırsat yaratabilirsin.
А ты наоборот имеешь шанс заработать себе имя.
- Ama öte yandan annem öyle.
С другой стороны, моя мама...
Ama öte yandan oturup da şöyle diyecek biri değildi :
А другая - в том, что он был не из тех людей, которые сказали бы :
Ama öte yandan, bizler bunun için buradayız.
Но послушайте, ради чего мы здесь.
Peder Ray muhtemelen benimle pek de gurur duymuyordur ama öte yandan Peder Ray'in bir kır evi de yoktur.
Отец Рэй, вероятно, не очень гордится мной, но опять же, отец Рэй не владеет загородным домом.
Ama öte yandan bir görünmezlik pelerini de sağlıyor.
Но кроме того, дает преимущество невидимки.
Ama öte yandan acılı bir anne-baba...
А пара скорбящих родителей, с другой стороны...
Ama öte yandan, kanama olması iyiydi, acıyı hissetmek.
Но с другой стороны, так приятно чувствовать кровь, чувствовать боль.
Ama öte yandan, bittiği için rahatlamıştım.
Но в то же время я почувствовала облегчение : теперь он знает.
Ama öte yandan gülümsemesi çok hoş... ve saçı da biraz komik.
Но с другой стороны, у него приятная улыбка и забавная прическа.
Ama öte yandan sanırım bu taşınma işi bayağı güzel olacak.
Если это исключить, то остальное просто замечательно!
Ama öte yandan bakarsak, dünya sürekli Ed Hardy tişörtü giyen bir avuç hergeleyi özlemeyecektir.
Но все же мир не будет скучать по кучке кретинов в футболках от Эда Харди.
bulutlar öylesine sakindir ki seyrek görülse de insana yine de hoş gelir ama acele etmeyelim ve daha dikkatli bakılırsa öte yandan henüz tamamlanmamış ama yine de Çokbilmişler Antropopopometri Akakakademisince ödüllendirilen insanı araştırma konusu yapan
но не так быстро и принимая во внимание что больше... что как результат... работы оставленной незаконченной коронована Акакакадемии антропопопометрии...
Ama öte yandan da bir şeylerin bozulmasını göze almazsam da yazamayacağım.
Но не встав снова, я не подниму карандаш.
Ama öte yandan, daha farklı davranmanı beklerdim.
Но с другой стороны, я ожидала от тебя большего.
Ama duygusallığı öte yandan onun zayıflığı.
Но ее эмоции, это ее слабость.
Yük taşıma kısmını değil ama, öte yandan bu ücretsiz...
Не ту часть про подъем тяжестей, но... С другой стороны, если это бесплатно.
İlginç bir şey buldum ama. Bir kukla kullanan herhangi bir medyum Ağız'ın en derin noktasına geldiğinde olağanüstü bir dehşet yayarmış. Öte yandan, kuklalar bir grup halinde birbirlerine kenetlenip meteor kırıntısıyla güçlerini arttırırlarsaymış, hayaletlerinin, hiçbir zarar görmeden Ağız'ın çekirdeğine girme ihtimalleri varmış.
Я успел узнать кое-что интересное. он будет чувствовать сильную боль. наблюдатель сможет проникнуть в самое сердце Врат.
Öte yandan, sen, siktiğimin fantazi dünyasına tıkılıp kalmışsın. İstediğimiz gibi olmalarını dilediğimiz... ama olmayanların dünyası.
А ты, наоборот, живешь в мире своих чертовых фантазий, где каждый - такой, каким ты хочешь, чтоб он был, а не такой, как он есть.
Öte yandan, sen ve kardio tanrısının konuşacak çok şeyi var Ama kardio tanrısıyla konuşmak istemiyorum. Burdan sizi duyabildiğimizi biliyorsunuz değil mi?
Но я не хочу разговаривать о Боге-кардио знаете, мы слышим что вы там?
Ama, öte yandan eğer çocuk Wineville'de öldürülen zavallı çocukların arasındaysa, ki olabilir o zaman sorgulamalar biter.
Но, с другой стороны, если он был, или мог быть, среди тех бедных мальчиков, убитых тогда в Вайнвилле, тогда вопросы пропадут.
Ben, tamam haydi ama, öte yandan sen sen bundan daha iyisin.
Я имею ввиду, я - это одно, но ты... Ты на порядок выше этого.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]