Ama olmadı tradutor Russo
7,236 parallel translation
Bugün tüm umudumla S.H.I.E.L.D. içinden bir kaynağın olduğunu onaylamanı beklemiştim. - Ama olmadığını iddia ediyorsun.
И я вопреки здравому смыслу надеялся, что сегодня ты подтвердишь, что у тебя есть высокопоставленный источник внутри Щ.И.Та, но ты сказала что у тебя его нет.
Denedin ama olmadı.
Ты попытался.
Tam olarak ne olduğunu anlatmadılar ama Laura ve çocuklarla ilgisi olmadığını söylediler.
Они не сказал мне что именно произошло, но сказали что дело не в Лоре и детях.
- Mülakat çok, çok iyi geçti ama işi almamaya karar verdim, ki böylesi daha iyi oldu çünkü onlara saçma sapan gruplarla çalışmaktan memnun olmadığımı anlattım durumumu anladılar ve artık daha çok sevdiğim sanatçılarla çalışabilmem için uğraşacaklar.
Собеседование прошло очень хорошо, но я решила не соглашаться, и оказалось, что к лучшему, потому что я сказала, как меня достали дурацкие группы, и они меня поняли, и теперь постараются давать мне группы, которые мне нравятся.
Seçilmiş Kişi olduğumu sanmıştım ama öyle olmadığım ortaya çıktı.
Я думал, что я был Избранным, но выяснилось, что это не я.
30 yıl önce bir tatil rezervasyonu yapmıştım ama sonra sevgilimle kulübeye gittim sonrasında hayatım bir daha eskisi gibi olmadı.
Лет этак тридцать назад запланировал отпуск, но мы с моей девушкой поехали в домик в лесу - и с тех пор моя жизнь уже не та.
Kabul etmek zorunda değilsin ama bir parçan, geçmişinin seni yönlendirmesine izin vermek zorunda olmadığını biliyor.
Ты можешь сам в этом не признаваться, но часть тебя знает, что необязательно позволять прошлому определять тебя.
Ama onun benimle eve gelen o yaşlı adam olmadığını görebiliyordum.
Но я видел то, что он не видел. Старика, который зашёл со мной.
Ama Tate kovulmasına sebep olmadıysa. başka ne sebeple Mallory'den özür dilesin ki?
Но так как теперь её не увольняли из-за Тэйта, какая ещё причина может быть, чтобы извиняться перед ней?
Her şeyi istediğim gibi yapma fırsatım henüz olmadı. ama arkadaşım geldi. ve salonu ve mutfağı düzenledi.
У меня не было времени привести всё в тот вид, как бы мне хотелось, но мой друг, он пришёл и обставил гостиную и кухню
Hiç sabrım olmadı ama.
А терпения у меня маловато.
Affedersin, çok komik olmadığını biliyorum ama söylemeden edemedim.
Понимаю, шутка не смешная, но я не удержался.
Ama tarih boyunca gördük ki geri dönen kimse olmadı.
Но насколько нам известно, за всю историю... Никому не удалось вернуться.
Hiç söyleme fırsatım olmadı ama kamyon olayında iyi iş çıkardın. Sürücüyü hallederek yani.
У меня не было возможности сказать, но... ты был на высоте, убив водителя грузовика.
Ama gel gör ki, damarlarımda bir damla asil kan olmadığı için ancak çatı kirişine kadar yükselebiliyorum. Evet.
Но так уж повелось, что не имея и капли благородной крови в своих венах, я обречён стать жертвой клеветников.
Tüm yaşamımı onun kadar iyi olmadığımı düşünerek geçirdim ama sen tek kişiydin... Belki de onun kadar iyi olduğumu hissettiren tek kişiydin.
Я всю жизнь думал, что никогда не смогу с ним сравниться, но ты единственная... единственная, кто дал мне понять, что, может, это не так.
Adam akıllı tanışmıyoruz dediğimi biliyorum ama gerçek olan şu hiçbir zaman arkadaşım olmadı.
Я сказала, что мы не друзья, но... правда в том, что... у меня на самом неделе не было друзей.
Pek eğlenceli olmadıklarını biliyorum ama...
Ну, я знаю, это не так уж и весело, но...
Tamam, bak, göründüğü gibi olmadığını biliyorum ama yemin ederim ki sana yardım ediyorum.
Слушай, знаю, на это не похоже, но клянусь, я тебе помогаю.
Bunun gerçek bomba ya da boku yediğimiz bir sınav olup olmadığını bilmiyorum ama ellerimi bu kablolardan ayıramam.
Слушай, я не знаю настоящая ли это бомба или какой-то дурацкий тест, но я не могу убрать руки с этих проводов.
- O zaman olmadı ama şimdi buradayım.
Раньше не получалось, но теперь я здесь.
Sorunun önüne geçmek için takım toplamak istedim ama bu olmadı.
Я хотел создать команду, чтобы предотвращать проблемы, но у меня не вышло.
Hadi ama, ikimiz de mükemmel olmadığını biliyoruz.
Да ну, мы оба знаем, что всё прошло не идеально.
Son telsiz konuşmalarını aldım ama pek faydası olmadı.
- Вот копия последней радиопередачи.
Hazır olmadığını düşünüyor ama bu aptalca çünkü harika bir şey.
Он думает, что он еще не готов, но это глупо, потому что он великолепен, так что...
Ama eğer aklında başka bir şey varsa, yalnız olmadığımı bil.
Но на случай, если ты задумал что-то ещё, я пришел не один.
Ben de kaplıcaları severim ama bunun manikür pedikürle düzelecek bir şey olmadığını ikimiz de biliyoruz sanırım.
Я люблю спа также как и кто-либо, Но я думаю, мы обе понимаем, Что происходящее со мной
- Oradakinin sen olmadığını kanıtlayamazsın ama.
- Ты даже свою невиновность доказать не можешь.
İçimde bir yerlerde daha hazır olmadığını biliyordum,... ama yine de izin verdim ve cenazenin olduğu gece aşırı doz aldı ve öldü.
Глубоко в душе я знала, что он не был готов, но всё равно помогла ему, и в ночь, когда были похороны, он умер от передозировки.
Mümkün ama öyle olmadı.
Может, но я этого не делал.
Ama bir nedenden dolayı olmadı Mike.
Но это случилось без причины, Майк.
Ama insan kişiliğine saldırıya alışabilir mi bilmiyorum özellikle de ellerinde gerçeğe dayanan bir şey olmadığında.
Не знаю, можно ли привыкнуть к этим нападкам, особенно если в них нет ни грамма правды.
Amerika seni normal bir kadın gibi görmeye başladı. Ama işi bitirmek için onların birinin saygı duydukları birinin, senin gerçekten de bir insan olduğunu ve bir tür adam yiyen, koca ayartan yapay zeka külüstürü bu ne idüğü belirsizlerden ya da temsil ettiğin o sapıklardan bende dahil biri olmadığını söylemesi gerekir.
Америка начинает видеть тебя обычной женщиной, но чтобы их добить, нужно, чтобы кто-то уважаемый сказал им, что ты, вообще-то, просто человек, а не пожирающий чужих мужей кусок искусственного интеллекта, и это не одна из этих дворняжек,
Sadece ben, oyuncular ve Howard'ın şoförü, Dan. Normalde, bir oyun ayarladığımda, Dan'in katılamayacağını söylerim ama Howard'ın hiç ehliyeti olmadı.
Только я, игроки и водитель Говарда, Дэн обычно, когда я их собираю,
Ama Bilimsel Araştırma Birimi'ne rapou Sykes'a yollamalarını söyledim. Ve rapor, kurbanın aracının içinde ya da dışında kriminal veri tabanındaki biriyle eşleşen hiçbir şey olmadığını söylüyor. - Ve Thomas Palmer'ın da sabıkası yoktu.
И они ничего не нашли ни внутри машины, ни снаружи, связанного с уголовной базой данных и у Томаса Палмера нет судимостей и что мы расследуем?
Olmadığına eminim. Ama bulabileceğinize de eminim.
Я практически уверен, что у вас его нет, но я также думаю, что вы можете его достать.
Biliyorum, Şakacı ağaç oldu ama o burada olmadığından biz daha üretken olmalıyız.
Я знаю, что Простак стал деревом, но нам следует быть более продуктивными, раз уж он не может нам помочь.
Kahraman olmadığımı düşünüyor ama kahramanım.
Он не считает меня героем. Но я - герой.
Bay Wallace, askerlik hizmetinizin itibarını sarsmak istemem ama geldiğiniz ailede şiddet olup olmadığını sormak zorundayım.
мистер Уоллес, не хочу подрывать вашу военную службу, но я должен спросить, в вашей семье применялось насилие?
- Evet mi, hayır mı beyefendi? Saldırgan biri olmadığınızı söylediniz ama bu tutuklanma aksini gösteriyor.
"да" или "нет", сэр вы сказали, что вы не применяли насилие, но арестовали вас я снова спрошу.
Ama Kayla fotoğrafta olmadığından şunu sormamız lazım bu onun battaniyesi mi yoksa aynısını mı satın almışlar?
Но так как Кейлы нет на этом фото, мы должны спросить, почему это именно её заяц, а не любой другой такой же
Henüz söylemeye hazır olmadığımız bazı şeyler var ama yeni gelişmelerin bizi soruşturmada nereye getirdiğini paylaşmak istedik. - Sanıyorum Ike Gibson arkadaşınızdı. - Eskiden takılıyorduk.
Есть некоторые вещи, о которых мы не готовы говорить, но мы хотели бы держать вас в курсе нашего расследования и я полагаю, Айк Гибсон - ваш друг мм, мы общались он работал на меня, пока я не узнал, что он сбывал наркоту на стороне
İstedim ama hiç fırsatım olmadı.
Я хотел, но.. Но никогда не пытался.
Kalan ne varsa aldım ama yeterli olmadı.
И все закончилось. Этого было мало. Поэтому..
- Fiziksel bir değişim olmadı ama.
Никаких физических изменений?
Biraz hırçın biriydi ama endişelenecek bir şey olmadı.
Она была... задиристая. Не о чем беспокоиться.
Hazmedecek az şey olmadığını biliyorum ama içerideki adam Wells değil.
Знаю, в это сложно поверить, но парень в той комнате не доктор Уэллс.
Ama sen asla bir mülk olmadın.
Но ты никогда не была вещью.
Seni özel küçük kulübüne almamanı aşağılayıcı bir hareket olarak düşünmüştüm ama şimdi üye olmak için yeterince esnek olmadığımı fark ettim.
Ты знаешь, раньше мне казалось оскорбительным, то что я не выходил в Ваш особенный, маленький клуб, но сейчас я понял, что теперь для вступления мне не хватает уступчивости
O kolayca sarsılmaz ama duydum ki onu biriyle çalışmakla suçladığımda o küçük sansarın kalbi küt küt attı. Ancak tuhaf bir şekilde, Aurora'dan bahsettiğimde hiçbir şey olmadı.
Его не так просто взволновать, но всё же я слышал, как его маленькое сердечко отбивает дробь, когда я обвинил его в сговоре, и, что странно, ничего при упоминании Авроры.
Hadi ama Mike. Graceland'te sır olmadığını sen de biliyorsun.
Да брось, Майк, ты знаешь, что в Грейсленде нет секретов.
olmadı 215
olmadım 24
olmadığını biliyorum 19
olmadı mı 33
ama oldu 35
ama öldü 33
ama orada 22
ama o 292
ama olsun 39
ama onu seviyorum 24
olmadım 24
olmadığını biliyorum 19
olmadı mı 33
ama oldu 35
ama öldü 33
ama orada 22
ama o 292
ama olsun 39
ama onu seviyorum 24
ama olmaz 38
ama onlar 41
ama ona 20
ama onun 17
ama olmuyor 24
ama olabilir 19
ama olamaz 19
ama öyle 102
ama o zaman 25
ama önce 166
ama onlar 41
ama ona 20
ama onun 17
ama olmuyor 24
ama olabilir 19
ama olamaz 19
ama öyle 102
ama o zaman 25
ama önce 166