Bu böyle tradutor Russo
11,429 parallel translation
Ne büyük bir sürpriz bu böyle.
Какой милый сюрприз.
Neydi bu böyle?
Какого хуя это было?
Böyle bakılırsa bu bir şeref ve vazifedir.
Смотрите на это как на дело долга и чести.
- İşte bu yüzden böyle büyük bir evi var.
Поэтому у него такой большой дом.
Bu da ne böyle?
Черт, а это что такое?
Bu ne lan böyle?
Это что за хреномудь?
Böyle zamanları aşmamızın tek yolu bu.
Это единственный способ пережить такие времена.
Bu anlaşmazlıklar ile ilgisi olan bütün o insanlar. Hepsi de evlerine dönmeye ve yaşadıkları sorunları unutmaya karar verebilirler. Ama böyle bir şey yapmazlar.
Конфликтующие стороны могут разъехаться по домам и забыть о своих проблемах, но не хотят.
Evet, ama eğer, böyle yapabilirsen.. .. bu tür kesimleri, beğeniyorum çün..
Да, и если бы вы сделали вот так, ну, знаете, мне нравится такая стрижка.
Böyle azıtmanı haklı çıkarmıyor bu ama.
Но это не значит, что можно выходить из-под контроля.
Bu koca dünyadaki her ülkenin her kasabasında böyle bir ev var.
Дом, подобный этому, есть в каждом городке, в каждой стране по всему миру.
Bir insanın hayal edebileceği en büyük acıları gördüm sanırdım ama bu... Daha önce böyle bir şey görmemiştim.
Считал, что лицезрел страдания, какие человеку и не снились, но это... подобного я не видел никогда.
Bu da neydi böyle, adamım?
- Это что за херня? !
"Ama bu ne böyle? İki tane ekmek 24 dolar mı?"
"Эй, одну минуту- - 24 доллара за печенье?"
Bu bakış açına saygı duyuyorum, gerçekten ama bu işler böyle yürüyor.
Я уважаю твои принципы. Но так обстоят дела.
Böyle bir dille, bu kadar uzun yaşamayı nasıl becerdin?
Как ты умудрился жить так долго с таким языком?
- Bu işler böyle yürümez.
- Так не пойдет.
Böyle olmayı ben seçtim. Ama eğer bu işe girişeceksek, kendim olarak girmem gerek.
Это был мой выбор, но если мы это сделаем, я должен быть собой.
Bu ne böyle? Bunu dinlemek zorunda değiliz.
- Мы не обязаны выслушивать это.
Evet. Evet. Bu işler böyle.
Именно так устроен мир.
Bu kürsüde geçirdiğim 35 yılda bu mahkeme salonunun böyle gülünç duruma düştüğünü görmemiştim.
За свои 35 лет работы судьёй я не видел подобного издевательства над судом.
Bu ne böyle?
- Что это?
Lakin böyle bir yerde nasıl olabilir bu?
Но в таком месте это невозможно.
Bu meselenin böyle sonuçlanacağını ümit etmiyordum.
Да, вся вышло совсем не так, как я планировал.
Yüce İsa evlerimize ateş salsın, bu ne boktan müzik böyle!
Да чтоб вас всех, что за дерьмо играет?
- Bu da ne böyle?
Что это, черт возьми? !
Bu çok yaratıcı bir teori. Böyle olduğunu düşünmek eğlenceli.
Так, ладно, теория интересная.
Siz ikiniz, sorma nezaketini bile göstermeden bu şekilde çıkıp gelmeyi adet mi edineceksiniz böyle?
Так вы двое теперь постоянно будете сюда заявляться, даже не спросив?
Bu işler böyle oluyor, Cheese.
Так и бывает, Хозяин.
Bu geyikde nedir böyle?
Что это за лось?
Bu oldukça iyiydi... ve böyle şeylere sahip olmak zordur.
Это очень приятно, и это большая редкость - нечто столь приятное.
Şimdi, dinle. Böyle paralı tipleri bilirim... Fakat bu dernek hakkında... bana saçma gelen şeyler var.
Я знаю, что у этого типа есть деньги, но мне кажется, что вся эта затея с фондом похожа на брехню.
Üzgünüm, bu motelde böyle oluyor.
О, извини, в этом мотеле такое случается.
Bu konuda uzman sayılmam ama böyle şeyler oluyor tabii.
Вот как! Ну... Я не эксперт в этой области, но такие вещи случаются.
Sanki bu her huzurevinde zaten böyle olmuyormuş gibi.
Ты не встаешь с кресла. И отделяешь тело от ума.
Bu taraf böyle. Bu tarafta ise bizim kesinleşmiş 44 oyumuz var.
— этой стороны. ƒопустим, у нас 44 стопроцентных, вот с этой стороны.
Bu mahkemeyi böyle kötü niyetli, asılsız iddialar için kullanamazsınız. Tarayıcınıza söyleyeceğim adresi yazın.
Ќаберите в браузере следующий адрес :
Bu halin ne böyle?
Какого хрена?
Bu bana daha olağan göründü, tabi böyle bir oyunda olağandan söz edilebilirsek.
- По-моему, так естественней, если это слово тут уместно...
Sana böyle geldiğini biliyorum ama söz veriyorum sana bizim için en iyisi bu.
- Знаю, с твоей позиции так и выглядит, но это в наших интересах.
Bu kahpe feleğin bana öyle ya da böyle bunu yapacağını biliyorum.
Потому что думаю, что мир с этим справится и без меня.
Bu iş böyle kalmayacak.
Я этого так не оставлю!
Ertesi sabah araştırma yapıp bu bölgede üç kurban daha bulana kadar yerel yetkililer de böyle düşünmüş.
Местные власти тоже так думали, пока не произвели осмотр следующим утром, и не нашли это место, где было обнаружено еще три жертвы.
Bu da ne böyle?
Что это, чёрт возьми?
Sence bu adamlar neden böyle davranıyor?
Как по-вашему, почему эти парни так поступают?
Böyle bakarken birini bu şekilde düşünmek çok zor.
Трудно поверить, что там кто-то остался, когда видишь своими глазами.
Ama böyle bir olasılık olduğunu biliyorum ve bu test yapmak için yeterli bir sebep.
Но что я знаю, так это то, что существует возможность, и это достаточная причина, чтобы делать эти анализы.
İşte bu tam olarak böyle Patrick!
Вот всегда он так, Патрик.
Eğer Hollywood'da böyle bir şeyin gerçekleşeceğine dair bir şey duyarsan... bu benim şahsi cep numaram.
Если вы узнаете о чем-нибудь, что готовится в Голливуде... Это мой личный номер.
Bu ne lan böyle!
Что за хуйня?
Vay canına. Bu da ne böyle?
Что это было?
bu böyledir 20
bu böyle olmaz 16
bu böyle gitmez 19
bu böyle olmayacak 20
bu böyle devam edemez 31
böyle 531
boyle 17
böyle iyi 244
böyle olmaz 92
böyle bir şey yok 21
bu böyle olmaz 16
bu böyle gitmez 19
bu böyle olmayacak 20
bu böyle devam edemez 31
böyle 531
boyle 17
böyle iyi 244
böyle olmaz 92
böyle bir şey yok 21
böylece 530
böyle devam et 79
böyle yapma 93
böyle şeyler söyleme 28
böyle bir şey olmayacak 25
böylelikle 44
böyle konuşma 236
böyle olsun istememiştim 16
böyle iyiyim 107
böylesi 17
böyle devam et 79
böyle yapma 93
böyle şeyler söyleme 28
böyle bir şey olmayacak 25
böylelikle 44
böyle konuşma 236
böyle olsun istememiştim 16
böyle iyiyim 107
böylesi 17