Tabii eğer tradutor Russo
1,169 parallel translation
Tabii eğer söylemezsem.
Или не стоит.
Tabii eğer sizin gibi polis olsaydım.
Так бы я подумал, если был бы полицейским, как вы.
Evet, tabii eğer elektrik hatasından çıkmış kaza gibi gösterirsen.
Да, если ты заставишь это выглядеть, как блестящую вещь!
Tabii eğer Vampirleri kendi topraklarında yenmek istiyorsanız.
Если вы и вправду хотите победить вампиров в их же логове.
Kanıt bulmayı Kraven'a bırakacağım. Tabii eğer varsa.
Пусть доказательствами занимается Крэйвен... если они вообще существуют.
Tabii eğer kenarda bir çuval naktin varsa, seni durdurmam.
Конечно, если у Вас есть куча отложенных денег, я не имею ничего против.
Tabii eğer, kibarca söyleyelim, ibiş değilseniz.
Только если вы не, как вы говорите... извращенцы.
Tabii eğer üsttekinin takma vibratörü yoksa.
Если только верхняя не надела страпон.
Tabii eğer mesele benimle ilgili değilse.
Если только оно не за мной.
Hareket haline boyutlararası plazma dinamiğindeki yeni bir değişime dair sonuç çıkarmalıyım. Tabii eğer matematik izin verirse...
Ну, я должна была экстраполировать новое изменение в межразмерной плазменной динамике на лету, но... если математика выдержит...
Tabii eğer bu şey onun imgelemleri taşıması için özel olarak ayarlanmadıysa...
Если только она не манипулировала ею, чтобы она приняла видения по наследству.
Ve bunu sen de görebilirdin, tabii eğer saat dokuz buçukta...
И ты бы её застал, если б не явился в полдесятого?
Tabii eğer...
Хотя...
Tabii eğer bir yerlere sakladığın kötü şeyler yoksa, porno veya sigara gibi.
Если только ты не припрятал гадость, вроде порножурналов и сигарет.
Tabii eğer bir Kent değilsen.
≈ сли конечно, ты не ент.
Tabii eğer ihtimal dahilindeyse, yapılan bir iş birliğinin sonuncunda ceza hafifleyebilir...
Но если есть вероятность, пусть сомнительная... что полученное им снисхождение стало результатом сотрудничества...
Bana o hikayeyi getir tabii eğer öyle bir hikaye varsa.
Принеси мне этот рассказ,.. ... если он существует.
Tabii eğer aramızda hiçbir şey olmadığını ve dünkü öpüşmemizin hiçbir anlamı olmadığını düşünüyorsan başka.
Разве что думаешь, между нами ничего нет и вчерашний поцелуй ничего не значит.
Tabii eğer Maggie kaybederse Sally'e birşey olmaz. Hatta işine bile gelir.
Ну конечно, если Мэгги проиграет, для Сэлли это не будет значить ровным счетом ничего.
Hükümet soruşturmasına ait dosyaları oku, tabii eğer giriş iznin varsa.
Майор, возьми результаты правительственной комиссии. И почитай. Если, конечно, у тебя есть допуск.
Tabii eğer benim beynim kızarmak üzere olsaydı değişik bir tavır sergilerdim.
Естественно если бы мой мозг собирались хорошенько поджарить у меня было бы немного другое отношение.
Tabii olur, eğer benim bir mezhebe katılmamı sağlamaya çalışmayacaksan.
Только если... Ты же не собираешься уговаривать меня вступить в какую-нибудь секту?
Tabii ki, tıp fakültesine gidebilirsin eğer komedyen olma hayallerinden vazgeçtiysen!
Конечно! Ты можешь поехать в медицинскую школу... Если ты уже отказался от своей мечты стать комедиантом!
- Eğer sorun olmazsa tabii ki.
- Да, если можно. - Конечно, садись, садись.
- Tabii, eğer şöförüm bir gün gelirse...
Если мой шофер поедет.
Tabii, eğer...
— Если ты не против. О, нет!
- Adambaşı 100 milyon dolar. Eğer isterseniz tabii.
100 миллионов долларов с каждого, пожалуйста.
Tabii, beni unutmadıysanız eğer.
Все позади. По крайней мере, если вы обо мне вспоминали.
Eğer o adamın dediği buysa. Ve bilgisayarda bir süper kahraman kadar hızlı yazarım tabii gücü yazmak olan bir süper kahraman olsaydı.
Если верить словам того парня, и я печатаю как супергерой, если есть супергерой, чья сила в печатании.
- Tabii, eğer istersen.
- Если хочешь.
Eğer engel olursan, biraz daha uzun sürebilir tabii.
Ну, может подольше, если будешь сопротивляться.
Eğer Burell davayı bu kadar çabuk kapatmasaydı... şehir merkezindeki menkullerden 3 ila 4 milyon dolar getirecektik... tabii buna seçim kampanyasına verdikleri bağışları katmıyorum bile.
И если бы Барэлл не закрыл дело так быстро... мы вернули бы городу недвижимости на 3-4 миллиона... не говоря уже о средствах, которые эти парни вложили в кампании политиков.
Tabii, eğer isterseniz elimdekileri yollarım.
Да, если хочешь, могу выслать то, что есть.
- Yani eğer gelebilirsen...? - Tabii ki.
Я серьезно, я все забываю, все подряд.
Eğer kardeşin Peter'a bize katılma emri verirsen, siz Prens George'a böyle bir gösteri yapmak istiyorum, tabii ki esirin özgür bırakılması karşılığında.
Может позовешь братишку, Пидер, чтоб он к нам присоединился, Я готов, принц Джордж, дать вам представление в обмен на свободу этого заключенного, конечно.
Eğer insan ve makine arasındaki farkın altını çizmek istiyorsanız tabii ki.
Только если хотите подчеркнуть разницу между машинами и людьми.
Eğer tabii o konudan hoşlanıyorsan.
Хотя, возможно, ты это особо любишь.
Tabii. Eğer...
В таком случае...
Eğer sıkılırsam tabii.
Только если будет скучно.
Eğer doğuştan bir kung fu dehası değilsen tabii.
Если ты только не прирожденный боец кунг-фу.
"Kara yılanın zehri, bir insanı dört saat içinde öldürebilir..." "... tabiî, eğer, topuktan ya da parmaktan ısırılmışsa. "
Яд мамбы убивает человека за четыре часа, если укус был сделан в лодыжку или палец.
Tabii... eğer istiyorsan. Tamam.
Конечно, если хочешь.
Tabii, gel ona dünya kaç bucak göster... eğer seni mutlu edecekse.
Конечно, приходи и надери ему задницу. Конечно, если тебе это доставит удовольствие.
- Eğer bunu hissetmezsen Ralph, tabii ki kazanamayacaksın.
Если ты так чувствуешь, Ральф, конечно же, ты не выиграешь.
Evet, tabii ki! Eğer siz de istiyorsanız!
Да, конечно, если возьмете.
Tabii eğer şu Vera'ya aşık olmamış olsaydın...
Если конечно, ты не влюбился в эту... Верку.
Yani, eğer isterseniz tabii.
Мог бы. Если захотите.
Kaç kadınla yattı merak ediyorum. Eğer yattıysa tabii.
Интересно, сколько женщин у него уже было, если такие есть.
Eğer üç çok fazla gelişmiş değilse tabii.
Разве что три слишком сильно улучшает.
- Tabii eğer bahsi seven biriysen...
Конечно, если ты не азартен...
Tabii, eğer bir konuğu öldürmezseniz.
Разве что вы убьёте постояльца.
eğer 898
eğer istersen 206
eğer beni seviyorsan 30
eğer öyleyse 172
eğer sen 63
eğer istiyorsan 65
eğer istemiyorsan 31
eğer bir şey olursa 28
eğer izin verirsen 26
eğer bilseydim 25
eğer istersen 206
eğer beni seviyorsan 30
eğer öyleyse 172
eğer sen 63
eğer istiyorsan 65
eğer istemiyorsan 31
eğer bir şey olursa 28
eğer izin verirsen 26
eğer bilseydim 25
eğer o 55
eğer yanılmıyorsam 39
eğer ben 51
eğer öyle olsaydı 20
eğer varsa 60
eğer sakıncası yoksa 54
eğer ölürsem 16
eğer isterseniz 86
eğer olursa 24
eğer mümkünse 45
eğer yanılmıyorsam 39
eğer ben 51
eğer öyle olsaydı 20
eğer varsa 60
eğer sakıncası yoksa 54
eğer ölürsem 16
eğer isterseniz 86
eğer olursa 24
eğer mümkünse 45