Yapmalısın tradutor Russo
3,277 parallel translation
Ama artık doğru şeyi yapmalısın, başka masum insanların ölmesine izin vermemelisin.
Но сейчас ты можешь поступить правильно убедиться, что ни один невиновный человек не умрет
Bence öyle yapmalısın.
Думаю, тебе следует так сделать.
Benim yaptığım şeyi yapmalısınız.
Вам нужно делать как я.
- Belki gidip bir şeyler yapmalısınız?
Вам стоит чем-нибудь заняться.
Bence bunu yapmalısın.
Думаю, тебе стоит сделать это.
Sen de seninkini alıp aynısını yapmalısın.
Тебе стоит захватить свою и сделать то же самое.
Hey, öğrenmek için ödeme yapmalısın.
Эй, заплати и узнаешь.
- Doktor C Kobe gerçekten Ayrıldığında yaptığı şeyi yapmalısınız.
Доктор К, вам нужно сделать то же, что сделал Коби, когда поссорился с девушкой.
Dördüncü adım : Gargara yapmalısın.
Шаг четвертый : пользуйся освежителем дыхания.
- Çocuklarına annelik yapmalısın.
Ты должна быть матерью своим детям.
Sen de öyle yapmalısın yoksa bu çocuklar ölecek.
Ты можешь сделать то же, или эти дети умрут.
Oradan kurtulup bir şeyler yapmalısın ve il meclisine saplanıp kaldığın sürece bu asla olmayacak.
Тебе нужно пойти и сделать что-то, что бы ты никогда не смог делать, пока застреваешь в этом совете.
- Bununla ilgili bir şey yapmalısın.
С этим что-то надо делать.
Bir şeyler yapmalısın, Walt.
Надо что то делать, Волт.
Siz de yaptığımı yapmalısınız.
Вам тоже надо сбрить волосы.
Bunu benim için yapmalısın oğlum.
Мне нужно, чтобы ты сделал это ради меня, приятель
İnsanları etkilemek istiyorsan, bunu zekice yapmalısın.
Если ты хочешь влиять на людей, то делай это разумно.
Bunun için çalışmalı ve pratik yapmalısın.
Это требует учебы и практики.
Dolayısıyla büyü yapmalısınız.
Следовательно, нам нужна магия.
Matematikte de bunu yapmalısınız. Gizemli tarafından yararlanıp çocukların eğlenmesini sağlamalısınız.
Вот и в математике нужна тайна, которая зачарует ребенка.
Sana huzur getirecek ne varsa bence onu yapmalısın.
Думаю, тебе следует сделать то, что принесёт тебе покой.
Evet, belki sen yapmalısın.
Да, возможно лучше тебе.
Ve sizi de aynı şeyi yapmaya davet ediyoruz. Ve sadece bizimle değil, kendi aranızda da yapmalısınız.
И мы приглашаем вас делать то же самое и не только с нами, но и друг с другом.
- Ama yapmalısın.
Но ты должна.
- Bişeyler yapmalısın. - Biliyorum, Moz.
- Ты должен что-то предпринять.
Bo'ya da beyin cerrahisi yapmalısın!
С тем же успехом можешь сделать Бо лоботомию.
Sen yapmalısın.
Это должна сделать ты сама.
Karmaya göre böyle yapmalısın, unuttun mu?
Это то, что ты делаешь кармически, помнишь?
Bazen sevdiklerini üzse de kendin için en iyi olanı yapmalısın.
Иногда приходится делать то, что лучше для тебя даже, если будет больно тому, кого любишь
Sadece yapman gereken neyse yapmalısın.
Ты просто должна делать то, что должна.
Bakın doktor bey bu ameliyatı mutlaka yapmalısınız, anladınız mı?
Слушайте, Док, вы должны провести эту процедуру, понятно?
Bundan daha iyisini yapmalısın yoksa ikimizi de öldürtürsün.
Тебе нужно делать это лучше или из-за тебя убьют нас обоих.
Bence bunu yapmalısın.
Тогда так и сделай.
Lütfen, yapmalısın...
Пожалуйста, ты должен...
Eric, bir şeyler yapmalısın çünkü uykusuzluk çekiyorsun. Taamam?
Ты должен что-то предпринять, потому что ты плохо спишь по ночам.
Yapmalısın.
Придется!
Eğer bunu durduramıyorsan, eğer dünyayı kurtaramıyorsan o zaman bunu yapmalısın.
Если ты можешь это остановить. Если ты можешь спасти мир, ты должен это сделать!
- Sen de öyle yapmalısın.
Как и тебе.
Fancie'deki teklifin kabul edilmedi. - Baba hayatımın yeni bölümüne başlıyorum bence sen de aynı şeyi yapmalısın.
Пап, я пишу новую главу своей жизни, и вообще, тебе нужно делать то же самое.
Daha iyisini yapmalısınız.
Старайтесь лучше.
Aramayı yapmalısınız.
Вам нужно принять решение.
Siz de en kısa zamanda öyle yapmalısınız.
Вы должны сделать то же самое как можно быстрее.
Kendin yapmalısın.
Вы сами должны этим заниматься.
Tatlım, hayır, yapmalısın.
Милый, ты должен ей помочь!
Eğer ayrılmamak için istekli ve seni medenileştirmeye çalışıyorsa, o zaman dinlemekten ve uydurmaktan başka şeyler yapmalısın çünkü aşk budur.
И если она готова остаться и воспитывать тебя, то тебе лучше слушать и меняться. Потому что это любовь.
Şimdi de sen benim için bir şey yapmalısın.
По-моему, самое время и тебе кое-что сделать для меня.
Leroy... Bunu yapmalısın.
Лерой, мне это очень нужно.
Sen de öyle yapmalısın.
И вам то же советую.
Bunu şimdi yapmalısın.
Пора сделать это.
Bayım ürünleri almak için önce ödeme yapmalısınız.
Нет, нет, нет, нет.
Bütün bunları yapacak birilerini kiralasam iyi olurdu ama bu tarzda bir interaktif işlem, bilirsiniz, önce odanın 3 boyutlu ışıkdalgası olan bir odanın modeli yapmalıyım,
Было бы здорово, если бы я нанял кого-нибудь построить это всё, но это такой подвижный процесс, и я сначала смоделирую комнату в программе Лайтвейв 3D,
yapmayacağım 170
yapmalıyım 51
yapma 5445
yapmadım 132
yapma ya 98
yapmak istiyorum 29
yapmadın 55
yapmak istemiyorum 51
yapmalıyız 39
yapmayın 745
yapmalıyım 51
yapma 5445
yapmadım 132
yapma ya 98
yapmak istiyorum 29
yapmadın 55
yapmak istemiyorum 51
yapmalıyız 39
yapmayın 745
yapma ama 158
yapmazsan 25
yapmayacaksın 53
yapmaz 37
yapmamalısın 52
yapma böyle 70
yapmak zorundayım 47
yapmam 83
yapma bunu 151
yapma be 35
yapmazsan 25
yapmayacaksın 53
yapmaz 37
yapmamalısın 52
yapma böyle 70
yapmak zorundayım 47
yapmam 83
yapma bunu 151
yapma be 35