Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ D ] / Does it help

Does it help перевод на турецкий

390 параллельный перевод
- Does it help?
- Faydası oldu mu?
- Does it help you?
- Sana yardımı olur mu?
Does it help you any?
Bir yararı olur mu?
But does it help you?
Peki sana bir faydası var mı?
Does it help?
İşe yarar mı?
Does it help me today where I served?
Nerede görev yaptığımın bana yardımı dokunur mu dersin?
Assuming you're right, where does it help us?
Varsayalım, haklısın. Bize kim yardım eder ki?
Does it help?
Uydu mu sana?
- Does it help? - Sure.
- İşe yarıyor mu?
It will be that up to the luck does it help crazy East?
Şans bile bu deli adamdan mı yana?
So how does it help us to join the side that is slaughtered?
Bu durumda, toptan öleceklerin yanında olmanın bize ne faydası olacak?
- Does it help your sex problems?
- Dalga geçiyorum. - Seks sorunlarına faydası oluyor mu?
Does it help you sleep at night?
Geceleri uyumana yardımcı oluyor mu?
And how does it help me?
Bu durumda ben ne olacağım?
Does it help you to understand how we feel?
Hissettiklerimizi anlamana yardımcı oluyor mu?
[Ivan] Unfortunately, it does look as thoug h I have to ask for your help again.
Maalesef, durum tekrar yardımınızı istememi gerektirecek kadar zor görünüyor.
He knows very well that it might cost you your head - and he does not lift a finger to help you- - "
"Bunun sizin kellenize malolabileceğini de çok iyi biliyor... "... size yardım etmek için... "... parmağını bile oynatmaz o adam... "
But it does help some, Sidney.
Ama biraz yardımcı oluyor, Sidney.
If it does, heaven help us.
Ben ağabeyim, bu kavranabilir bir şey.
It does help!
Oluyor!
But it doesn't help you, does it?
Sana faydası yok, değil mi?
- It does help, you know, sir.
- Epey faydası dokunur efendim.
But that doesn't help us at all, does it?
Ama bu bize yardımcı olmuyor, değil mi?
Window doesn't help much, does it?
Pencerenin pek faydası olmuyor, değil mi?
And if it does, maybe I can help you.
Eğer olursa, belki sana yardım edebilirim.
It isn't one of my pleasantest duties... opening and reading other people's letters, but... sometimes it does allow me to help them.
Başkalarının mektuplarını açıp okumak... sevdiğim şeylerden biri değildir, fakat... bazen bu onlara yardımcı olmamı sağlıyor.
It isn't that I don't want to help, but it does seem to be going a bit far.
Sana yardım etmek istemediğimden değil, ama bu biraz ileri gitmişiz gibi olacak.
Well that's all very well, but it doesn't help me does it?
Pekala açıkca görülüyor ki, bana hiç yardımcı olmayacak değil mi?
It does help keep me occupied
Bu da hiç yoktan beni meşgul ediyor.
- It does not help me, madam.
- Benimse dikkatimi dağıtıyor.
- Yes, well that doesn't help Ian, does it?
Evet ama bunun yardımı olmaz Ian, değil mi?
Just'cause the magazine says we don't know each other... don't mean we can't help each other, does it?
Dergi birbirinizi tanımıyorsunuz yazıyor diye, birbirimize yardım etmeyecek değiliz.
It does not help America.
Amerika'ya da yok.
No, now, that don't help me an awful lot, does it?
Hayır, bundan sonra fazası bana deva olmaz, değil mi?
That mud business... does it really help?
Şu çamur işinin şeye gerçekten faydası oluyor mu?
does it want to help me with that?
- Bu konuda bana yarbımcı olabilir misiniz?
So help me God, he choreographs it, he stages it, he does...
Koreografiyi yapıyor, sahneliyor...
- But now it does not help... - You must think... -...
Ama bu hiçbir işe yaramaz, insanlar gerçekte böyle değil çünkü...
If he does not help, it will be the end for me.
Eğer bu da işe yaramazsa, bittim demektir.
I know you don't want to talk, but it does help sometimes, you know.
Konuşmak istemediğin biliyorum ama bazen yardımı olur.
But it does help a little.
Ama bir miktar faydası olur.
It really does help
Yardımı dokunuyor.
This guy called me up and said he had seen my self-help routine... in'Holly Does Hollywood "... and he wanted to hire me to do it in private.
O adam beni Hollywood'u beceren Holly filminde seyrettiğini ve bu işi özel yapmam için beni tutmak istediğini söyledi.
It does not help.
İşe yaramıyor.
But it does not help much.
Buna rağmen yeterince iyi yapamıyoruz.
Does it look like you can help him?
Ona yardım edebilecek misin?
Well, maybe I'm not a good example, but... it does help other people.
Şey, galiba ben iyi bir örnek değilim, ama.. diğer insanlara çok faydası dokundu.
Even if it does work, we'll still need help from Starfleet.
İşe yarasa bile halen filodan desteğe ihtiyacımız olacak.
Of course it does. I wish I could help.
Tabiki ediyor, keşke yardım edebilseydim.
Geoffrey shouldn't have hit him but it does seem a cry for help.
Geoffrey ona vurmamalıydı ama görünüşe göre bir yardım çağrısıydı.
- Does it look like I need help?
- Yardıma muhtaç gibi mi görünüyoruz?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]