Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / английский → турецкий / [ I ] / I call him

I call him перевод на турецкий

5,946 параллельный перевод
My boy, Rafa, I call him my little Aubelito'cause... He's such an old soul.
Oğlum Rafa, ben ona küçük Aubelito'm diyorum çünkü yaşlı bir ruhu var sanki.
Five hundred dollars tomorrow or I call him.
Yarın 500 dolar ver veya onu ararım.
$ 500 tomorrow, or I call him.
Yarına 500 dolar istiyorum. Yoksa babanı ararım.
Five hundred dollars tomorrow, or I call him.
Yarına 500 dolar istiyorum. Yoksa babanı ararım.
" I call him... P'"
"... onu P diye çağırıyorum'"
Mm. If I call him, he'll be all, " Oh, this is Axl.
Onu arayınca her zaman...
When my husband gets home from the surgery I'll tell him you'll call.
Eşim ameliyattan eve gelince arayacağını ona söylerim.
He's not gonna forget that, and he's not gonna fight fair, so if you see him again, I want you to call me, or Antonio or any of us.
Bunu unutmayacak ve adil savaşmayacaktır bu yüzden bir daha beni, Antonio'yu veya herhangi birimizi ara.
And could you ask him to please call Norma Bates?
Ve Norma Bates'i aramasını söyler misiniz?
I'll call him.
Onu arayacağım.
Tell him I'll call him back.
- Onu arayacağımı söyle.
I'll have our guys look out for him and if they find him, I will call you.
Onu bulduklarında da, sizi ararım.
They told him to call 911.
911 i aramalarını söylemiş.
Okay, I am gonna call the official ceremonial ribbon cutting guy,'cause I think we may have missed him.
Resmi kurdele kesme töreni adamını arayacağım çünkü adamı kaçırmış olabiliriz.
I'll give him another call.
Onu tekrar arayayım.
Now, I know I'm not in a position to negotiate, but when I make a new friend, I generally like to keep him. So, will you please call Mr Yoon one more time?
Pazarlık yapacak konumda olmadığımı biliyorum ama yeni dostlar edindiğimde genelde dostluğu devam ettirmek isterim.
Could you please call Father Weber and ask him to come to me?
Peder Weber'i arayıp buraya gelmesini söyler misin, lütfen?
I suppose you might call him "patient zero."
Sanırım siz ona "başlangıç hastası" diyorsunuz.
I think you should call Dr. Murphy And tell him where you are and what you did.
Bence Dr. Murphy'i arayıp nerede olduğunu ve ne yaptığını söylemen gerek.
I know that you gave your son your name and that you call him Junior.
Oğluna kendi adını verdiğini ve ona Junior dediğini biliyorum.
Call him and tell him I'll meet him at the lobby bar at 1 : 00.
Onu ara ve saat 1'de lobi barında onunla buluşacağımı söyle.
I can call him any time of day, he's amazing.
Günün istediğim saati arayabilirim. İnanılmaz bir şey.
Hey, Durant covered up a crime. I wouldn't call him a victim.
Durant bir suçu örtbas etti, ona mağdur demezdim.
I told him I'd call him, maybe.
Ona belki ararım dedim.
I'd hardly call him a friend.
Ben olsam pek arkadaş demezdim.
I think I heard him cough one time on a conference call.
Bir keresinde konferans baglantisinda öksürdügünü duymustum.
Yeah. Tell him I'll call him back.
- Söyle ona sonra ararım onu.
If you call him, I'll have you locked up
- Ara da gör bak neler oluyor o zaman!
I'm going to call him and ask
Onu arayıp danışacağım.
I don't really call him dad.
Gerçekten baba demiyorlar.
Call the M.E. tell him I want details.
Adli tabibi ara. Detayları istediğimi söyle.
I'm gonna call Carl, tell him what's coming.
Carl'ı arayıp, neyle karşılaşmak üzere olduğunu söyleyeceğim.
I didn't call him dad.
- Ona baba demedim.
What? "I go," Listen, call him. "
"Ne oldu? Ne?" "Dinle, onu arayalım."
So I said, " Listen, call him back.
" Dinle. Onu ara.
I just got excited about the restaurant but I should probably call my investor and tell him we have a problem.
Sadece restoran hakkında biraz heyecanlanmıştım fakat sanırım şimdi yatırımcımı aramam ve bir problemimiz olduğunu söylemem gerek.
I got a call from him Friday at my office.
Cuma günü ofisimi aradı.
I'm gonna call Clarke and let him know what's going on.
- Clarke'ı arayıp, neler olduğunu söyleyeceğim.
I'm texting him right now, and sometimes he likes to call when we're texting.
Onunla mesajlaşıyorum ve bazen mesajlaştıktan sonra aramak hoşuna gidiyor.
Now, you're gonna go upstairs, you're gonna call him, and tell him that I offered you $ 2 million in Slingshot stock for the Giant.
Şimdi yukarı çıkıyor ve onu arıyorsun ve ona Dev için Mancınık'ın hissesinden 2 milyon $ teklif ettiğimi söylüyorsun.
I'll call him.
- Ararım onu.
I'll call Julio and send him over.
Julio'yu arayıp oraya gönderiyorum.
And I don't want to call Gerard up and ask him'cause I don't want the world laughing at my firm.
Gerard'ı da arayıp sormak istemiyorum çünkü bütün dünyanın şirketime gülmesini istemiyorum.
I'm gonna go call Gary, and have him bring the kids down.
Gary'yi arayıp çocukları getirmesini söyleyeceğim ona.
Um, we'll call Lip, and we'll let him know what's going on. Okay, come on.
Lip'i arayıp olanları ona anlatırız, tamam mı?
You know, I can't tell him about the... Verrat... whatever it is you call them.
Gidip adama Verrat'tan da bahsedemem.
I'd call him resourceful and dangerous.
Becerikli ve tehlikeli bir adam derim.
I told you, we call him Tyler, and you could not!
Sana onu Tyler olarak çağırdığımızı söylemiştim, ayrıca yenemezsin!
- Then I will call him pizza face!
- Evet. - O halde ona Pizza Surat diyeceğim!
If I were 10 admit to hitting him... Could you call it child abuse and take custody of him for me?
Ona vurduğumu itiraf edersem çocuğa kötü muamele deyip, velayetini benden alır mısın?
I can't drive, but we all have to call him Sir Axl, Duke of awesomeness? Well, I am not gonna do that.
Araba kullanamıyorum ama hepimiz ona Muhteşemliğin Dükü Sir Axl demek zorunda mı?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]