I called him перевод на турецкий
2,227 параллельный перевод
I called him my little kyouju. "Professor."
Ona küçük profesörüm diye seslenirdim.
So I called him to suggest that we meet.
Buluşma için onu aradım.
Well, all I know is that there was a discrepancy and I called him and I told him that, and he didn't believe me.
Tek bildiğim bir anlaşmazlık olduğu, onu arayıp bunu söylediğim ve bana inanmadığıdır.
When I called him to tell him the news, he actually asked me if it was worth him coming to visit.
Bilgi vermek için onu aradığımda ziyaret etmeye değer mi diye sordu.
Uh, I go to this guy Al, and I think if I called him a stylist, he'd punch me.
Bana stilistinizin adını vermeniz lazım.
I called him Manta.
Ona Manta adını koydum.
That's Tirke, I called him in.
Bu Tirke, O'nu ben çağırdım.
He's harsh on the subject, and I called him on it.
Zanlıya pek hak vermiyor. Sadece suçluyor.
How do you know this Slater guy's even here? I called him.
- Slater'in burada olduğunu nereden biliyorsun?
It was weird, so I called him cobra.
Acayip birisi, bu yüzden ona Kobra dedim.
- Mm-hmm! - So on a hunch, I called him, and we hatched a plan to teach you a lesson or two about friendship.
O yüzden içgüdüme güvenip onu aradım ve sana arkadaşlık konusunda ders vermek için bir plan yaptık.
I called him all sorts of names and hit him.
Ona her türlü şeyi söyledim ve ona vurdum.
I called him, after you made that joke about how your client should focus on making counterfeit Franklins instead of bogus chips.
Müşterinin sahte çiplerin yerine nasılda sahte dolar yapmaya odaklandığı hakkındaki yaptığın şakadan sonra onu aradım.
I called him.
Hiçbir fikrim yok.
He sometimes called me "wife" when we were together, and I called him "husband."
Beraberken, bazen bana "karım" derdi, ben de ona "kocam" derdim.
I mean, I called him, but...
Demek istediğim aradım ama...
I called him a narcissist and you make this about you?
Ona narsisist dedim sen de bunu kendine mi bağladın?
Yes, I called him after he retrieved my car, but he didn't tell me that he had a change of heart.
Evet, arabamı bulduktan sonra onu aradım. Ama fikrini değiştirdiğini bana söylemedi.
I called him first.
Önce ben aradım.
Yeah. And so I called him to fix it.
Evet, ben de tamir etsin diye çağırdım.
And I called him, and he could give her an mri tomorrow.
Onu aradım. Yarın ona bir MRI * çekebilir.
Yeah, I called him earlier about that girl that Ariel's worried about.
Ariel kızı merak edince aramıştım.
Because I called him.
Çünkü onu aradım.
- Yeah, I called him this afternoon.
- Öğleden sonra aradım.
He wanted to complain, so I called the manager and threatened to sue him for molestation.
Beni şikayet etmek isteyince müdürü çağırdım. Ve onu taciz davası açmakla tehdit ettim.
I called him "Joe." - That's his name.
- Onun adı.
I just called her dad. She's not with him.
Babasını aradım, yanında değilmiş.
Oh, mr. Rossitano called to say he overslept, And I should make up an excuse for him.
Bay Rossitano uyuya kaldığını söylemek için aradı ve onun için bir mazeret uydurmamı istedi.
I called the police on him.
Polis çağırdım.
He called looking for me and my secretary told him where I was.
Beni aramış, sekreterim de nerede olduğumu söylemiş.
- I called him "Mister" one time.
Evet, ve bu onu çok kızdırdı.
I-I was with him until I called you guys.
Sizi çağırana kadar onunlaydım.
I called Miguel to tell him that he might have been exposed to an STD.
Miguel'i aradım, Ona cinsel yollarla bulaşan bir hastalığı olabileceğini söyledim
I think she called him Alfred.
Sanırım ona Alfred diyordu.
I thought you called him.
sen çağırdın sanıyorsum.
I never called any plumber. You said you were going to call him.
ben hiçbir tesisatçı çağırmadım arayacağını söylemiştin.
Then tell him I've called him tomorrow.
O zaman onu yarın beklediğimi söyle.
He called so many times to make sure I don't cheat on him.
Onu aldatmadığıma emin olmak için zırt pırt arıyordu.
I called dad, and we went to dinner, and he invited me to spend Christmas with him.
Babam çağırdı ve yemek yedik, ve bana noeli birlikte geçirmeyi davet etti.
I told him he should try Serena because I assumed you'd be with her, because what other reason could there possibly be that you haven't called or e-mailed me all summer, or making me have this conversation in the doorway.
Ona Serena'yı denemesini söyledim.. ... onunla beraber olacağını düşünüyordum çünkü beni bütün yaz aramamış veya mail atmamış olman için başka bir neden göremiyorum tabii bu konuşmayı kapının önünde yapmamızın da.
Uh, when my son Julian called me and asked me if I wanted to make a movie with him, I thought it might be a nice chance to reconnect.
Oğlum Julian arayıp birlikte bir film yapmayı isteyip istemediğimi sorduğunda, bunun tekrar bir şeyler paylaşmak için güzel bir şans olabileceğini düşünmüştüm.
Todd Lowe is the chief inspector. There's a young guy with him called Hatsuto, I believe.
Todd Lowe, baş müfettiş, bir de Hatsuto Ho diye bir genç var.
Well, call him. I'm glad he called.
- Evet, ben de sevindim.
He called Max a retard, and I hit him.
Max'e geri zekâlı dedi, ben de vurdum.
I called and told him.
Evet, arayıp haber verdim.
Yeah, but I always called him Ed.
Evet, ama ben onu hep ed diye çağırırım
Am I in a parallel universe, or did you just engage in conversation with Hermie... - isn't that what Alison called him?
Ben paralel evrende miyim yoksa sen homo ile mi konuştun galiba Allison ona öyle hitap ediyordu.
Yeah, and the last time he called, I told him I didn't want to talk to him... not then, not ever.
Son aradığında ona seninle ne şimdi ne de sonra konuşmak istemiyorum dedim.
I called the owner, asked him to ship a case.
Sahibini arayıp bir kasa yollamasını istedim.
I mean, I should have called him.
Onu aramalıydım.
- I haven't called him back yet.
- Ona daha dönmedim.
i called it 59
i called you 172
i called earlier 21
i called her 89
i called 270
i called them 49
i called the cops 33
i called the police 46
i called the hospital 16
i called your office 21
i called you 172
i called earlier 21
i called her 89
i called 270
i called them 49
i called the cops 33
i called the police 46
i called the hospital 16
i called your office 21
i called dr 19
himself 154
himura 39
him again 23
him too 56
him and me 36
him or me 60
him who 26
i call shotgun 25
i call her 23
himself 154
himura 39
him again 23
him too 56
him and me 36
him or me 60
him who 26
i call shotgun 25
i call her 23