Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ B ] / Büyük sürpriz

Büyük sürpriz перевод на английский

842 параллельный перевод
Bu ne büyük sürpriz!
This is a surprise!
Ama buradaki şeylerin böylesi hoşuma gitmesi büyük sürpriz işte.
But it sure is a surprise to me to find how much I like everything over here.
Ben bir çocukken durumumuz öyle kötüydü ki Noel'de herhangi bir şey alsak, benim için büyük sürpriz diye ona denirdi işte.
When I was a kid, we were so busted... that if we got anything at all for Christmas it was a big surprise.
Büyük sürpriz, Jimmy.
Big surprise, Jimmy!
Onun için büyük sürpriz olacak, çünkü seni beklemiyor.
She will be greatly surprised, for it isn't you, she expects.
- Evet, büyük sürpriz.
- Yeah, big surprise.
Seni görmek ne büyük sürpriz.
What a surprise seeing you.
Küçük hanıma büyük sürpriz!
Little lady's big surprise.
Bu büyük sürpriz oldu profesör.
This is a grand surprise, Professor.
Büyük sürpriz.
May be big surprise.
Bu ne büyük sürpriz.
What a surprise!
- Büyük sürpriz mi, Hayır mı?
- Big surprise, no?
Büyük sürpriz, huh?
More surprise, huh?
- Büyük sürpriz.
- Big surprise.
Bu onun için de büyük sürpriz.
Well. This is quite a surprise for him too.
Bu ne büyük sürpriz!
If this isn " t a surprise!
Tohachi için büyük sürpriz oldu!
Tohachi looked so surprised!
Ne büyük sürpriz.
You did come.
Vietkong için büyük sürpriz.
Big surprise for V. C.
Ne büyük sürpriz.
What a surprise.
Seninle karşılaşmak büyük sürpriz oldu.
It's very fortunate I ran into you.
Acmaszca saIdrmaktan daha büyük sürpriz oIamaz.
Nothing is more surprising than the attack without mercy.
Marcos, seni burada görmek büyük sürpriz oldu.
Well hello Marcos. I sure as hell didn't expect to see you here.
Bayan Mathews, büyük sürpriz oldu.
Mrs Mathews, this is just such a surprise.
Ne büyük sürpriz kardeşim!
What a surprise. Brother!
- La grande suprise ( Büyük sürpriz ).
- La grande suprise.
Bizim için de büyük bir sürpriz oldu.
Well, it came as quite as a surprise.
Çok büyük bir sürpriz.
Really quite a surprise.
Sizi burada görmek bir sürpriz ve büyük bir zevk oldu Bay Chandler.
It's a surprise, Mr. Chandler, but a great pleasure seeing you here.
Korkarım onun için büyük bir sürpriz olacak, kumar borçlarının ve içki faturalarının eski at yamağı tarafından ödendiğini fark ettiğinde.
I'm afraid it'll be somewhat of a surprise when he finds... his gambling debts and liquor bills paid off by his former stable boy.
Ne büyük bir sürpriz! Komik ve hayret verici!
That really is a surprise
Büyük bir sürpriz oldun.
But you were a big surprise.
Ben de dürüst davranıp, sizin de bana büyük bir sürpriz olduğunu söyleyeyim.
I'll be frank and say that you're a big surprise to me too.
Büyük bir sürpriz oldu!
Well, this is a surprise!
Son tanığın nasıl büyük bir sürpriz olduğunu gördüm.
I can see how the last witness was quite a surprise.
Oğlumuz bize büyük bir sürpriz hazırlıyor.
Trust us! He wants to surprise us
Ne büyük bir sürpriz.
This is such a surprise.
Bizim Charlie, sen git satın al bana büyük bir sürpriz yap...
AND BOUGHT AN OLD TOM MY DORSEY RECORD FROM WAY BACK- - WHEN I WAS PLAYI NG WITH HIM- -
Senatör Stoddard, bu çok büyük bir sürpriz ve onur efendim!
Senator Stoddard, this is a surprise and an honour, sir!
Sukegoro'nın adamları için büyük bir sürpriz olacak.
Sukegoro's men will be in for a big surprise.
Büyük bir sürpriz ha?
Too big a surprise?
Onları büyük bir sürpriz bekliyor.
There's a surprise waiting for them.
Büyük bir sürpriz yapmış olursun.
That'll be a change from what I hear.
Gözlerini kapat, Neron sana büyük bir sürpriz yapacak!
Now, close you eyes and Nero will give you a big surprise!
Büyük bir sürpriz olduğunu söylediler, evet dedim.
They said this was a big surprise. I said it was.
Büyük bir sürpriz.
It's a big surprise.
Ne büyük bir sürpriz.
This is a big surprise.
Yıllarca sağdan soldan duyduklarımla karşılaştırırsam, Benim için çok büyük bir sürpriz oldu.
From what I've heard from outside sources for many years I was very, very much surprised.
Sen ve babam için büyük bir sürpriz gibi olmasını istedim.
I wanted it to be, like, a big surprise for you and Pee.
Bayağı büyük bir sürpriz olurdu.
That would be some surprise.
Büyük bir sürpriz!
A big surprise!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]