Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ H ] / Hayatin

Hayatin перевод на английский

166 параллельный перевод
Hayatin tadini çikarip, gerçekten gülebilirim.
I can enjoy myself and really laugh.
Tuem sikintilari, tuem isi, hayatin tuem acilarini.
All the worry, all the work, all the hurts of life.
Hayatin yasamaya degmedigine, ve en iyi yolun ruhumu teslim etmek olduguna karar verdim,
I decided life wasn't fit to live, and the only thing to do was to mingle with the twinkling stars.
Fakat gösterinin asil niteligini idrak eden bir elestirmen, onun hayatin görünür bir inkari oldugunu ortaya çikarir... görünür bir hal alan bir inkar.
But the critique that attains the truth of the spectacle... discovers it as the visible negation of life ; as a negation of life... become visible.
Ekonominin, sosyal hayatin maddi temeli olarak gerçeklestirdigi rolü fark edilmedikçe veya anlasilmadikça ( çok tanidik oldugu için bilinmezligini sürdürdükçe ), metanin ekonomi üzerindeki egemenligi kapali bir sekilde gerçeklesti.
The domination of commodity... was at first exercised in an occult fashion over the economy, that itself, as the material base of social life, remained unrecognized and misunderstood, like the familiar which remains nonetheless unknown.
Hayatin gerçekleri.
The facts of life.
Senin aºk hayatin ne âlemde?
How's your love life?
Her haftasonu Shinjuku'da biraraya gelen gençlik biliyor belli ki, gerçek hayata atilmak üzere bir firlatma rampasi üzerinde olmadiklarini hayatin ta kendisi olduklarini, taze halka tatlilari gibi yerinde yenmek üzere...
The youth who get together every weekend at Shinjuku obviously know that they are not on a launching pad toward real life ; but they are life, to be eaten on the spot like fresh doughnuts.
Gülünç bir hayatin oldugunu - kim söyledi ki?
- Who says you're ridiculous?
- Yargilamiyorum, bu senin hayatin.
- I won't.
Sanirim simdi dizlerinin üzerindesin, hayatin için yalvariyorsun.
I guess you're on your knees about now, begging for your life.
İŞTE HAYATIN
YOUR LIFE
Hayatin günesli bir çayirda yürüyüs oldugunu düsünmeyin.
Don't think a life is a walk on a sunny meadow.
Odleklik yavasca hayatin kurali olmakta.
Cowardice slowly becomes a rule of life.
Lyi bir hayatin olmus.
You had a good life.
ikiniz de bu iksiri alirsaniz ve sen ona gerçekten asikken o sana hiç asik olmamissa, onu hayatin boyunca seversin. O da hayati boyunca senden nefret eder.
If you both take this potion and you were in love with her but she really never was in love with you, you will love her for the rest of your life, and she will hate you for the rest of hers.
sirketin hayatin senin, benim hakkinda bildigim tek sey.
I know all about your company, for I am your life.
Hayatin her ani senindir.
Life's every moment is yours.
Senin hayatin.
Your life.
Buro disinda da bir hayatin olsun istiyoruz.
We want you to have a life outside the office.
- Hala iyi bir hayatin var.
- You'll still have a good life.
Hayatin benim elimde.
Your life is mine.
" Hayatin benim elimde.
" Your life is mine.
Hayatin Boyunça hasta olmak zorunda miydin, Giuseppe?
Why did you have to be sick all your life, Giuseppe?
Bütün hayatin Boyunça hirsiz ve yalançi mi olaçaksin?
Are you gonna be a thief and a liar all your life?
KÖMÜRLÜK KAPISINDAN ÇIK. YOLUN KARŞISINA, 645 NUMARAYA GİT. HAYATIN TEHLİKEDE!
This has been Howard W. Campbell, Jr... the last free American.
Küçük bir hayatin üzerindeki çelik mavi bulutlar...
" Steel blue-gray clouds over small lights.
Ama bu, aşkın kurban edilişi, Michael, Böyle bir aşkla hayatin kurban edilişi... Tanrı bize bunu nasıl yapacağımızı öğretecek...
But the sacrifice of love, MicIhael, the sacrifice of that kind of love--and life- - when does God teach us how to do that?
Görünüse göre, özel hayatin zaten kamuyu ilgilendiriyor, degil mi?
Looks like your business is in the public domain, doesn't it?
''Yazarin biri demis ki, senin gerçek hayatin... hiç kimsenin yönlendirmedigi hayattir. "
'Someone once wrote that ones real life... is so often the life that one does not lead.
Hayatin boyunca sana aşiktim.
I've been in love with you your whole life.
Sen hayatin boyunca birine yük olmak ister miydin?
Would you have become a burden for someone?
Donar kalirsin. Ve hayatin gozlerinin onunden gecmez cunku oyle korkarsin ki bunu dusunemezsin bile.
And your life doesn't flash before you because you're too scared to think.
HAYATIN BAHARI
THE SPRING OF LIFE
ET FUARI HAYATIN KUTLAMASI
FLASH FAIR CELEBRATION OF LIFE
Oh... dogru, hayatin kendisinden cok.
Oh. Oh, right, uh, more than life itself, yeah.
60'ina kadar gelebildigim icin, hayatin sorularina cevabim oldugunu düsünüyorlar.
P.S. Truck that I have the answers to life's questions.
Hayatin en saglikli, en güclü adami.
The strongest, healthiest man all his life.
Ama simdi bu senin hayatin, onlarin degil.
But it's your life now, not theirs.
Eğer çukulata, diş mancunu, yumuşak tuvalet kağidi gibi... hayatin küçük lüksleri lazim olursa... adaminin adi massive.
If you want any of life's little luxurieschocolate... toothpaste, soft toilet paper Massive is your man.
- mass, bak- - - Bu senin hayatin.
Mass, look It's your life.
HAYATIN ARDINDAN
A F T E R L I F E
Extreme sporlardan başka şeyler içinde hayatin olduğunu düşünüyorum... and trying to get laid.
I thought, maybe there's more to life than extreme sports... and trying to get laid.
- Hayatin pahasina savun merdivenleri!
- Defend these stairs with your fucking life!
HAYATIN DEĞERİ
Sure, you would have just told me no...
Melllvar, bir televizyonun sovunun tüm hayatin olmasina izin veremezsin.
Melllvar, you can't let a TV show be your whole life.
Bu bokla hayatin anlami yok.
I've got nothing to do with this shit.
Belki bu senin tum hayatin boyunca boyle olacak?
Maybe it'll be like this your whole lives?
- Hayatïn boyunca egitim aldïktan sonra.
- After you've trained all your life.
HAYATIN LÜKSLERİ Hazırsanız kayıttayız!
Sound running, when you're ready!
Hayatin sensiz ne anlami var?
What's life without you?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]