Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ Ç ] / Çocukken bile

Çocukken bile перевод на английский

312 параллельный перевод
Benden hep nefret etti, çocukken bile.
He always hated me, even when we were children.
Çocukken bile korkunçtu.
Holy terror, even as a boy.
Her zaman romantikti, küçük bir çocukken bile.
She's always been a romantic, ever since she was a child.
Biliyor musun Stephen, çocukken bile. ... sürekli sırıtıp dururdun.
You know, Stephen, you always did smirk even when you were a child.
Asla evden kaçmazdı, çocukken bile!
He's never run away from home, not even when he was little!
Çocukken bile duyardım.
Even as a child I heard it.
Küçük bir çocukken bile her zaman onun tarafındaydı.
He was always partial to it when he was a little feller.
Yoldaşlar sen çocukken bile cesur olduğunu söylüyorlar.
Comrades say you're brave, yet you're such a child.
Çocukken bile, Georgie, Sen benden nefret ettin, ben de senden.
Even when we were kids, Georgie, you hated me and I hated you.
Çocukken bile.
even when I was a kid.
Sam'ın çocukken bile dili hep bozuktu.
Sam always had a nasty tongue even when he was a kid.
Çocukken bile, herkesin sevdiğim oyunu oynamasını isterdim.
Even as a kid, I'd expect people to play the games I liked.
Hatta dizleri üzerinde emekleyen bir çocukken bile derin baktığı için kimse ile göz göze gelmiyordu.
Yet the child was this girl kneeling, who looked so innocent and who could cause so much harm.
Çocukken bile, başkalarının arkasına gizlenip, herkesi sırtından vururdu.
Even when we was kids, He's always sneakin'around behind a barn, Tryin'to get behind some kid and back shoot him.
Aslında ben çocukken bile ne zaman otobüse veya trene yetişmeye çalışsam...
Even when I was a child, i... you know, whenever I left home To catch a bus or to catch a train...
Çocukken bile geniş bir hayal gücün vardı.
You always did have a weird imagination, even as a child.
Şu adam... Shinbei... bir çocukken bile, çok dürüst değildi.
That guy... that Shinbei... he was never quite right, even when he was a kid.
- Çocukken bile mi?
- Even as a kid?
- Çocukken bile.
- Even as a kid.
Her zaman çok asık suratlıymış, Drusus'a göre, çocukken bile.
He was always very broody, according to Drusus, even as a child.
Ben çocukken bile yanlış kızların peşinde koşardım.
Even as a kid, I went for the wrong women.
Çocukken bile fazlasıyla inatçıydı.
Even as a boy, he was terribly stubborn.
Çocukken bile biliyordum ki, asla doğmamalıydım. Ama bana seçme şansı tanınmadı.
As a child I already knew that I never ought to have been born, - but I wasn't given a chance to choose
Ben çocukken bile?
Even when I was a kid?
Çocukken bile, ağlamaya başladığımda kendimi durduramazdım.
Ever since I was a child, when I start crying I can't stop.
Bir tanesi Mozart adında, küçük bir çocukken bile inanılmaz senfoniler yazan biriydi.
One called Mozart, who as a small child, wrote astonishing symphonies.
Küçük bir çocukken bile ne zaman annem...
Even as a child, me mother...
Ben oyun oynamam Peder çocukken bile oynamadım.
I never played games, Father, even when I was a kid.
Çocukken bile yalanlarımdan nefret ederdim.
Even as a kid I hated my lies.
Biftekten her zaman nefret ettim, çocukken bile, ama anneme hiç söylemedim.
I've always hated roast beef, even when I was a kid, and I've never had the heart to tell my mother.
- Çocukken bile yapardın.
- Even as a kid you used to do it.
çocukken bile anladın beni. Her zaman beni anladın.
I like that, even as a kid you understood me, you always understood me.
Çocukken bile onunla alışverişe gittiğimizde avazı çıktığı kadar yüksek sesle konuşurdu.
Even when I was a kid, you know, and I would go out with her shopping, to the store... she would speak so loudly. You know, she always speaks at the top of her lungs, and I... you know, and I-I-I- - it always made me self-conscious, you know.
Sen de benim kadar biliyorsun Richie hep kötü işler yapardı, çocukken bile.
You know as well as I do Richie was always into bad things, even as a kid.
Küçük bir çocukken bile öyle konuşurdu.
Reeves has been literary ever since he was a boy.
Çocukken bile mi?
Even when it was childish?
Çocukken bile, korkunç şeyleri severdim.
Even as a boy, I loved to frighten things.
çocukken bile,
Even when I was a child,
Çocukken Oklahoma'da Yahudilerle kaynaşmamıza izin bile verilmezdi.
- Telephone, Mr. O'Bannon.
- Çocukken şipşak resimlerde bile...
- You know, even in snapshots as a child, I...
Bu anı bekliyor, hayatım boyunca düşlüyordum çocukken bile.
This is it.
Çocukken küçük havuzlardan bile korkardım.
I was even scared of the duck pond when I was a kid.
Çocukken, oynadığın oyunlar bile zalimceydi.
As a kid, even the games you made up were cruel.
Çocukken banyoya bile gidemeyeceğim bir yerde çalışmıştım.
As a kid, I worked in a place where I couldn't go to the bathroom.
Çocukken radyoda ne zaman milli marş çalınsa... ayağa fırlardım. Odada kimse olmasa bile.
When I was a kid, sitting alone in the room playing the radio... if they ever played the national anthem, I stood up all alone in the room.
Çocukken hiçbirini kullanamazsınız. Birini bile!
When you're a kid, you can't say them at all, not one.
Güçlü bir şeydir, hatta biz çocukken bile öyleydi.
Peer pressure.
Çocukken bırak açık araziyi, bir tane bile kovboy görmedim. İki kuruş para aşırıp sinemaya gittiğim zamanları saymazsak tabii.
As a kid, I never even saw a cowboy, much less the wide open spaces except when I could scrounge up a quarter for a picture show.
Çocukken bana bir kelime bile etmemişti.
Never said a word to me when I was a kid.
Biz çocukken burası ağaçlık bile değildi.
It wasn't even timbered when we were kids.
Ben çocukken, senden bile daha küçükken, anne babamı, ailemi, insanlarımı kaybettim.
When I was a child, younger than you, I lost my parents, my family, my People.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]