Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → испанский / [ O ] / Onunla konuşmalısın

Onunla konuşmalısın перевод на испанский

672 параллельный перевод
Berberin çok derin tıraş ediyor. Onunla konuşmalısın.
Tu barbero te afeita muy al ras, deberías decírselo.
Bununla yüzleşip onunla konuşmalısın.
Debes hablar con ella.
Stanley, bu iş daha fazla ciddiye binmeden onunla konuşmalısın.
Stanley, tienes que hablar con él antes de que esto siga adelante.
Bence onunla konuşmalısın.
Iré a hablar con él.
Şimdi, haydi yukarıya geri dönelim. onunla konuşmalısın çünkü gitmek istiyor.
Vamos arriba. habla con éI, quiere irse.
Ne diyebilirim ki? Bence gidip onu görmeli ve onunla konuşmalısın.
Pienso que usted debería ir a verlo, hablar con él.
Bir randevu ayarlayıp onunla konuşmalısın.
Debería fijar una cita por escrito diciendo que solamente desea...
Johnny... Bu çayı ona vereceğim, sonra onunla konuşmalısın.
Escucha, le voy a ofrecer un té luego habla con ella.
Oturup onunla konuşmalısın. Yapması gerekeni düşünmelisiniz.
Tenéis que sentaros, hablar... encontrar una solución.
Onunla konuşmalısın.
- Dave, habla con él.
Onunla konuşmalısın!
¡ Tienes que animarle!
Onunla konuşmalısın.
Debe hablar con él.
Onunla konuşmalısın.
Habla con él.
- Ne olmuş yani? Bence onunla konuşmalısın.
Creo que deberías hablar con él.
Onunla konuşmalısınız.
Debería hablar con él.
Onunla konuşmalısınız.
Debería hablar con ella.
Okul kapanmadan onunla konuşmalısın, baba. Seni tanıyınca, eğer sen gidip onunla konuşursan eminim bana yardım edecektir.
Tienes que hablar con él antes de que cierren la escuela porque si ve la clase de hombre que eres si hablas con él seguro que hará algo por mí.
Onunla konuşmalısın Clay. "
Habla con él.
Onunla konuşmalısın.
Tienes que hablar con él.
Onunla konuşmalısın.
Deberían hablar con él.
- Tekrar kendine gelince, onunla konuşmalısınız. - Bu ne zaman olur?
Cuando vuelva en sí, debería hablar con él. - ¿ Cuándo será eso?
Onunla konuşmalısın.
Deberías hablarle,
Bana vekaletname vermeyi onunla konuşmalısınız. Bu çok yararlı olacaktır.
Si le pudieran pedir que me de el poder sería muy útil.
Onunla konuşmalısın.
Deberías hablar con el.
MRI'yı çekeceğiz, sonra da onunla konuşmalısınız.
Le haremos una resonancia y ella le dirá.
Onunla konuşmalısın. Benimle konuşmuyor.
Tienes que hablar con ella.
Onunla konuşmalısın.
- ¿ Está consciente?
Onunla konuşmalısın.
Tiene a hablar con él.
Bence onunla konuşmalısın.
Al, creo que sería mejor hablar con él.
Belki de onunla konuşmalısın.
Quizá deberías de hablar con ella.
- Belki onunla konuşmalısın.
Debería hablar con ella. Le voy a hablar.
Onunla konuşmalısın.
Debes intervenir.
Onunla konuşmalısın.
Deberías hablar con él.
Belki kocası yokken onunla konuşmalısın.
Habla con ella cuando su esposo no esté.
Ve onunla konuşmalısın.
Y tiene que hablarle.
Onunla konuşmalısınız.
Deberías hablar con él.
Onunla mutlaka konuşmalısın ve iki-üç ay izin almalısın.
Creo que debes conseguir de él dos o tres meses de vacaciones.
Gidip onunla konuşmalısın.
En fin, cabe esperar cosas así en territorio ganadero.
Bayan Kalomi ile elbette ilgileniyorsun, ama o hâlâ polenin etkisindeyken onunla konuşmalı mısın?
La Srta. Kalomi es asunto suyo, pero ¿ debería hablar con ella bajo el efecto de las esporas?
- Onunla başbaşa konuşmalısın.
- Debes hablar con ella a solas.
Çok dikkatli konuşmalısın onunla.
Apenas deberías hablar.
Onunla konuşmalısınız.
¿ Qué necesita? Quería hablarle.
Onunla bir konuşmalısın bence.
Deberías hablar con él.
Onunla yeniden konuşmalısın.
Tienes que hablar con él otra vez.
Lütfen sonra tekrar arar mısınız? Onunla şimdi konuşmalıyım!
¿ La puede llamar más tarde?
Şimdi onunla kendin konuşmalısın.
Ahora, tienes que hablar con él tu sola.
Dinle, onunla bilgisayar dilinde konuşmalısın.
Escucha, debes hablarle como una computadora.
Onunla hemen konuşmalısınız.
Debéis hablar con ella enseguida.
- Belki konuşmalısın çünkü Bayonne'da onunla konuşan son beş kişiden birisin.
- Creo que deberías porque tu eres una de las pocas personas que puede hablar con ella.
Onunla hakikaten konuşmalısın.
Debería hablar con ella.
Bu arada küçük bir tavsiye onunla şu bağırma işini konuşmalısın.
Un consejo. Coméntale que no grite tanto.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]