Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → французский / [ S ] / Sayın bayan

Sayın bayan перевод на французский

324 параллельный перевод
Hayır, sayın bayan. Benim adım Profesör lmmanuel Rath. Bir lisede öğretmenlik yapıyorum.
Vous vous trompez Mlle, je suis Emmanuel Rath... professeur au lycée de la ville.
Baylar, hepiniz sayın Bayan Marden'le tanışma şerefine nail olmuştunuz, sanırım. - Baylar.
Vous avez l'honneur de connaître mile Marsden.
Sayın bayan, bu tehlikeli silahı size, sonsuz şükran ve hayranlık duygularımla sunuyorum.
Je vous offre cette arme dangereuse, Mademoiselle... avec une gratitude et une admiration éternelles.
Sayın bayan, hayat yolculuğunda sizinle birlikte yürümekten daha güzel bir şey düşünemiyorum.
Je n'imagine pas de marche plus agréable que d'être toute la vie à vos côtés!
Sayın bayan, kucağınızda yatabilir miyim?
Ouvrez-moi vos genoux. Non point!
Sayın bayan, iyisi mi kimi aradığınızı söyleyin.
Voyons Madame, peut-être pourriez-vous me dire qui vous cherchez.
- Buyurun, Sayın Bayan.
Attention. - À vous, chère madame.
Ve sizinki, Sayın Bayan, şu küçük kartona, ki ödeme yapabilelim.
Et la vôtre, chère Madame, sur ce petit carton... afin que nous puissions l'honorer.
Biraz daha kalın, Sayın Bayan.
- Voulez pas restez encore un petit peu, chère madame?
"Sayın Bayan Mathews, " Hemen altınızdaki 36B no'lu daireye yeni taşındım.
Chère Mlle Matthews, je suis votre nouvelle voisine du 36B.
" Sayın Bayan, bize ilettiğiniz belgeyi bu mektuba ekledik.
Nous vous renvoyons le document que vous nous avez adressé.
Alexander Peabody, Bayan Carleton Random'un avukatı. Dur hatırlamaya çalışayım. Bütün bunların tamamlanması için müzeye 1 milyon dolar bağışlayabilir.
Alexandre Peabody, qui représente Mme Carleton-Random... qui donnera peut-être un million de dollars au Muséum.
Sayın Yargıç İddia makamının bu bayanı hangi oğlunun yaşayacağına ve hangisinin öleceğine karar vermeye zorlamasına itiraz ediyorum.
Je m'élève contre cette méthode consistant à placer cette femme devant un choix ignoble.
Dün gece sizin evde kalmanızı sağlayamadığımız için özür dilerim,... Ama Bayan Sutton'ın sınırlı sayıda misafir odası var. Sanıyorum ki odalardan biri de dün gece de Bay Kane'e tahsisi edildi.
Désolé qu'on n'ait pu vous garder à la maison, mais Mme Sutton a un nombre limité de chambres, et j'imagine que M. Kane passait avant.
Sayın Yargıç, geçen hafta salı akşamı 8 : 13'te Bay Stone'un Bayan Manion'dan Plaza Sineması'na bilet satın aldığını ben ve iki güvenilir tanık gördük.
Mardi soir, à 20 h 13, devant deux témoins et moi-même Stone a acheté une place de cinéma à Miss Manion.
- Evet sayın bayan, öldürüp dedim.
Oui, je l'ai dit.
Sayın Bay ve Bayan Smith : "
Chers M. Et Mme Smith... "
Karışmış sayılmazsınız bayan Winant. Bu sadece basit bir kimlik tespiti.
Absolument pas, Mme Winant, il s'agit juste d'identifier Sidney Winant.
- Mesleğim sayılmaz Bayan Gill.
Ce n'est pas mon métier.
Sayın Hâkim, izniniz olursa merhumun eşi ve varislerden biri olan Bayan Garrison mahkemede konuşmak istiyor.
Votre honneur, la veuve de John Garrison, et héritière - désire faire une déclaration.
Sayın Hâkim, Bayan Garrison razı...
Elle était d'accord!
Sayın Hakim, Bayan Garrison'ın satın alma önceliği var.
Mme Garrison a un droit de préemption.
Evet, biraz basit bir yerdi, değil mi? Bayan Van Dorn için pek uygun sayılmazdı.
Mme Van Dorn n'y aurait pas mis les pieds.
Şu ana kadar bunlardan 18,541 tane oldu ve henüz başladık bile sayılmaz. Bayan Cooley size teşekkür ediyor. Sizler iyi insanlarsınız.
Et il y a eu 18541 petites pièces comme ça.
"Sayın Peter Northbrook, 11 : 15'te Bayan Marina'yı tiyatrodan alacaktır."
"M. Northbrook sera au théâtre à 23 heures 15... Il accompagnera MIle Marina jusqu'à l'ambassade."
Sayın dostumun dikkatini tanık sandalyesine Bayan Vole'u değil Bayan Helm'i çağırdığıma çekmek isterim.
Je rappelle à la défense que j'ai convoqué non pas Mme Vole, mais Mme Helm.
Bay Bluette Sayın Avukat Guilloche, Parju, Bayan Chaville, Bayan Rose..... burada, Sayın Blair, Bay de Chaville Sayın Hakim, Sayın Belediye Başkanı...
M. Bluette, Me Guilloche, Parju, Mme de Chaville, Mlle Rose. Voyons, M. Blaireau, M.....
Sorumuz yok. - Sayın Başkan, Eğer savunma makamı Bayan Fosgate'in tanıklığını kabul ediyorsa devam edebilirmiyiz?
M. le président, si l'avocat de la défense accepte ce témoignage, devons-nous poursuivre?
Bayan Templeton, siz bu işte daha yeni sayılırsınız.
Miss Templeton, vous êtes avec nous depuis peu.
Ev sahibi sıfatıyla bay, bayan, sayın gibi resmi kelimeleri... temelli kaldırmayı öneriyorum. Kardeşliğe kadeh kaldırmayı teklif ediyorum.
- En vertu de mes pleins pouvoirs de donateur, je propose que pour abolir une fois pour toutes les monsieur, madame ou mademoiselle et cher ami, on boive fratemité avec mon vin favori, Nussberger.
Tanrı'nın, hatırı sayılır bir yaş olan 78'e kadar yaşamasını uygun gördüğü sevgili komşumuz, ihtiyar Bayan Lautmann bu ülkedeki en dürüst ve en şerefli Arileştiriciyi buldu. Sadece onun yardımcısı olmayacak, ona her şeyde yardım edecek olan bir adam.
Un gérant qui sera pour elle non seulement une aide, mais aussi son sauveur si jamais la boutique prenait feu.
Sayın nazik bayan, en samimi özürler burada ne yaptık için.
Chère gente dame, sincères excuses pour nos actions.
Sayın Müsteşar, Bayan Novotna'yı tanıştırabilir miyim?
Monsieur le sous-secrétaire, puis-je vous présenter Mlle Novotna?
Özür dilerim, sayın bayan.
Excusez-moi.
Sayın seyirciler, oyundan önce özür dilemek istiyorum. Bayan Cicely Courtneidge rol alamıyor çünkü...
Mesdames et Messieurs, avant que la pièce ne commence, j'aimerais vous présenter mes excuses, car malheureusement, Mlle Cicely Courtneidge ne jouera pas car...
Sayın Rahip ve Bayan Hood'dan... sizi bu Perşembe kilisede bize katılmaya ikna etmelerini isteyecektim.
Le pasteur et Mme Hood sont allés vous inviter à notre fête paroissiale.
Çünkü fark etmemeniz olanaksız, burada çok sayıda bayan çalışanınız var.
On peut dire qu'il y a beaucoup d'employées.
Sayın Başkan, Bayan Cleveland saygın konuklar.
Monsieur le président, Mme Cleveland, distingués invités :
Sayın Başkan Bayan Cleveland, seçkin konuklar Vahşi Batı şovuma hoş geldiniz.
Monsieur le Président, Mme la Première Dame, distingués visiteurs, je saisis cette occasion pour vous souhaiter la bienvenue... dans mon Far West.
Sayın yargıç bayan Lam'in itibarını korumak için salonu boşaltabilir miyiz?
Votre honneur. Pour la dignité de Mme Lam Voudriez-vous faire évacuer la salle?
Affedersiniz, bayan, bir şey görmüş sayılmam, yani hemen hemen.
Excusez-moi, je n'ai rien vu... presque.
Sayın yargıç, şimdi Bayan Cora Papadakis aleyhine, Frank Chambers'ın yeminli dilekçesini sunacağız ve... -... onun kullandığı arabada meydana... - Ne?
À présent, je déposerai une demande de dommages et intérêts au nom de Frank Chambers contre Mme Papadakis... pour blessures reçues dans un véhicule qu'elle conduisait.
Sayın Yargıç, bu genç bayanın kürkünün altında hiçbir şey yok.
M. Le Juge, cette jeune femme est nue sous sa fourrure.
Bayan Lift sizi çok iyi anlıyorum aslında kötü bir çocuk değil hatta iyi bir çocuk sayılır.
Il n'est pas méchant, Mme Lift. Il est gentil, en fait. Il est fou.
Sayın Yargıç, jürinin Bayan Tobias'ın olayda, öncesinde ve sonrasında yaşadıklarını anlaması lazım.
Le jury doit comprendre ce qui est arrivé à Mlle Tobias, avant... pendant, et après Ie viol.
Siz de dosyada onları arayın ve hepsini bir bir sayın, Bayan Lemon.
Cherchez les lettres et énumérez-les.
Bayan lngram ilk sayısını yaptı.
Un à zéro pour Mme Ingram.
- Yaşlı Bayan Paley onu nereden tanıyor? - Bilmiyorum. Hey bakın, başka sayılar da var.
Je pense qu'en fait, on ne jouait pas tant la comédie que ça!
Sayın yargıç, Bayan McGuinn kefaletinin yasal bir kefil tarafından ödenmesini tercih ediyor.
Non, je préfère un vrai garant, dites-lui... Mme McGuinn préfère avoir recours à un garant patenté.
Maçı kazanmak için sayı yapmak. zorunda olan Bundy başını eğip oyundaki en sert top tutucuya bodoslama girer ve Bayan Shephouse'u devirir.
Bundy, qui doit marquer, fonce tête baissée sur le plus gros défenseur, une certaine Mme Shephouse.
Bayan Apgar'la tanışmış sayılırız, o yüzden de tanışma faslını geçsek iyi olur.
Nous avons tous déjà rencontré Mme Apgar, nous nous passerons donc des présentations.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]