You find him Çeviri Türkçe
6,853 parallel translation
Just get to it. Did you find him?
- Saadete gel, buldun mu?
Call when you find him.
Onu bulduğunuzda bizi arayın.
Okay, well, if you find him, use the kitchen island- - that coffee table will not support both of you.
Onu bulursan tezgâhı kullan o kahve masası ikinizi birden çekmez.
You find him charming.
Onu etkileyici buluyorsun.
I hope you find him.
Umarım onu bulursun.
- What are you gonna do when you find him?
- Onu bulduğunda ne yapacaksın?
So you find him.
- Diyelim buldun.
~ You find him. Bring him to the Garrison.
- Onu bulup garnizona getir.
If you find him through me, he'll never take me.
Onu benim sayemde bulursanız, beni asla yanına almaz.
I'll help you find him.
Onu bulmanıza yardım edeceğim.
What are you going to do when you find him? Your Il Mostro?
Onu, sizin Il Mostro'nuzu bulduğunuzda ne yapacaksınız?
I'll help you find him.
Onu bulmana yardım edeceğim.
But we need Rye. So, when you find him, you bring him to me first, you understand?
O yüzden onu bulduğun zaman, önce bana getir.
You want to find a way to kill him?
Öldürmek için yol mu arıyorsun?
Well, when I find him, I'll tell him to give you a call, how about that?
Onu bulunca seni aramasını söylerim, olur mu?
The port employee who weighed the container is a guy named Pedro Hortua, but there's no Pedro Hortua listed as working at the yard, so maybe you want to help me find him.
Tartımı yapan liman çalışanı Pedro Hortua adında biri ama depoda çalışanlar arasında Pedro Hortua diye biri görünmüyor belki onu bulmamda bana yardım etmek istersin.
He should be around the West Hollywood area. I will find him for you.
Sizin için nerede olduğunu öğreneyim.
Let me know when you'll find him.
Bulunca haber ver.
Mr. Shukla, you want us to climb a 18 feet wall and cross the terrace or balcony, cross the bedroom find Bilal, kill him and then come out... cross the balcony or terrace and jump down a 18 feet wall in three minutes.
Ve güç kaynağı kesildiği için elektrikli çiti kesebilirsiniz. siz istiyorsunuz ki 18 metre duvara tırmanmamızı... yatak odasına girmemizi... balkon veya terasdan geçerek tekrar 18 metre duvarı üç dakika içinde atlamamızı mı istiyorsun?
So, some idiot is pulling prank phone calls and you couldn't find him.
Yani, salağın teki sahte ihbarlarda bulunuyor ve sen hiçbir bok yapamıyorsun.
I mean, if you could help me find him...
- Eğer onu bulmama yardım edersen...
That's some cold shit, K. What you think she gonna do when she find out you the one that clipped him?
Çok ruhsuz bir hareketti, K. İndirenin sen olduğunu öğrendikten sonra ne yapacak sence?
You know, the murder police come down to the scene of the crime and they find some blue-collar guy and they talk to him while he's working.
İşte polisler suç mahalline gelir ve mahalde bir işçiyi bulup, çalıştığı sırada onunla konuşurlar.
Your father was unable to find Sara Patrell and you wanted to help him, didn't you?
Baban Sara Patrell'i bulamadı ve sen ona yardım etmek istedin, değil mi?
Do you think we'll find him?
- Sence onu bulacak mıyız?
Do you know where I could find him?
Nerede bulabilirim onu?
I need you to find Henry and ask him some questions for me, okay?
Benim Henry'i bulmana... ona bazı sorular sormana ihtiyacım var, tamam mı?
You find me a way to talk to him, and I promise I will find out.
Onunla konuşmam için bir yol bul, ve ben de bunu bulacağıma söz vereyim.
Well, do you care that after Mike grilled me, I was so impressed with him that I wonder why I'd forgotten him? But I couldn't find any record of him ever being in my class.
Peki Mike'ın beni köşeye sıkıştırmasına o kadar hayran kaldım ki onu nasıl unuttuğuma şaştım fakat onun dersimi aldığına dair hiçbir kayıt bulamamam umrunda mı?
You didn't find him?
- Onu bulmadın mı? - Yo.
That's it. What are you gonna do to find him?
- Onu bulmak için ne yapacaksın?
Then you can say anything you want to me, but right now please shut up and find him.
O zaman ne istersen dersin ama şimdi lütfen çeneni kapatıp bul onu.
What else can you tell us to help us find him?
Bize onu yakalamamızı sağlayacak başka ne anlatabilirsin?
And I realize that asking you to help me find him may be a non-starter.
Onu bulmamıza yardım etmeni istemek de hoş değil farkındayım.
Why does Khlyen want you dead and how do I find him?
Khlyen neden ölmeni istiyor ve onu nasıl bulabilirim?
If they can't find him His sentence is automatically transferred to you.
Onu bulamazlarsa... Cezası otomatik olarak sana uygulanacak.
You have to find him.
Onu bulman gerek.
I came to find you, not him.
- Daha yeni gitti. - Seni bulmaya geldim, onu degil.
that you go and find him and tell him that.
Git onu bul ve bunu ona söyle.
You're not going to find him here.
- Burada bulamazsın.
And that's how you'll find him.
Onu bulmanın yolu da bu.
You may hide behind that rat's nest of a beard of yours and pretend that you don't care about anything, but I know that deep down inside of you, there is a nice-smelling person who actually gives a hoot, and I am not giving up until I find him!
O sıçan yuvası tipli sakalının ardına saklıyor ve hiçbir şeyi umursamıyor rolü takınıyor olabilirsin ama biliyorum ki içinde bir yerde bir şeyleri önemseyen güzel kokulu bir insan var ve onu bulana kadar pes etmeyeceğim!
You know where we can find him?
Onu nerede buluruz, biliyor musunuz?
Instead, they kill him, they panic, cover it up, knowing once you find out, sale's dead, no question.
Bunun yerine, onu öldürüp paniklerler, üstünü örtüp sen bunu öğrenirsen.. ... satışın sorgusuz sualsiz kapanacağını anlarlar.
Seeing as how you brought him back from the dead I guess you have the means to find him.
Onu ölümden döndürebildiğine göre sanıyorum ki yerini de bulabilirsin.
I need you to use your pack to find him.
Onu bulmak için ordunu kullanmanı istiyorum.
And I promise you, we will find him and hold him accountable.
Ve sana söz veriyorum onu bulup, hesabını soracağız.
What, you going to help me find him?
Ne, onu bulmama yardım mı edeceksin?
You'll be able to find him easily...
Onu kolayca bulabileceksin...
If you can find it in your heart, try to forgive him.
Kalbinden geliyorsa onu affetmeye çalış.
Your majesty! Before you execute him, please find out who's behind him.
Majesteleri, Na Gyeong Eon'un kellesini almadan önce ardındaki kişiyi açığa çıkarın.
you find anything 120
you find her 31
you find something 47
you find it 39
you find that funny 16
find him 471
himself 154
himura 39
him again 23
him too 56
you find her 31
you find something 47
you find it 39
you find that funny 16
find him 471
himself 154
himura 39
him again 23
him too 56
him and me 36
him or me 60
him who 26
you fucking pussy 17
you fucking bitch 144
you fucked up 69
you fucking idiot 110
you flatter me 83
you feel me 201
you fucking dick 17
him or me 60
him who 26
you fucking pussy 17
you fucking bitch 144
you fucked up 69
you fucking idiot 110
you flatter me 83
you feel me 201
you fucking dick 17
you found me 135
you fucking asshole 99
you fucking whore 34
you fucking cunt 67
you figure it out 87
you fucked me 29
you first 511
you fucked her 24
you feeling better 72
you fucking faggot 21
you fucking asshole 99
you fucking whore 34
you fucking cunt 67
you figure it out 87
you fucked me 29
you first 511
you fucked her 24
you feeling better 72
you fucking faggot 21