Bana bakıyor Çeviri İngilizce
1,595 parallel translation
Bana bakıyor.
She's looking at me.
İnsanlarım bana bakıyor.
My people are looking to me.
Şuradaki bayan bana bakıyor... ya da karnıma.
That lady is staring at me... or my fat.
O bana bakıyor.
She's staring at me.
Bana bakıyor.
he's staring at me.
Terlik veya sandalet giyersem herkes bana bakıyor.
I sport the flip-flop, the summer sandal, I get stares.
Zaten bana bakıyor, Tobias.
She's looking at me, Tobias.
Biri bana bakıyor.
Someone is looking at me.
Neden herkes bana bakıyor?
Why is everyone looking at me?
Bana bakıyor olabilirler mi?
Do you think they might be looking at me?
Bana bakıyor.
It's looking at me.
Niye bugün herkes dik dik bana bakıyor?
Why is everyone staring at me today?
Hala bana bakıyor.
He's still lookin'at me.
O zaman bana bakıyor olurdun.
Then you'd be looking after me.
Hepsi bana bakıyor.
All on my own.
Herkes bana bakıyor.
Everyone is looking at me.
Neden herkes sürekli bana bakıyor?
Why is everyone always staring at me?
Çünkü şu anda bana bakıyor.
Because he's looking at me.
Diyorum ki ; "Otur, Blondi!" Hüzünlü gözleriyle bana bakıyor ama söz dinlemiyor.
I say, "Heel, Blondi," and she looks at me with the saddest eyes, and doesn't obey.
Kötü kalpli üvey annem bana bakıyor.
My evil mother-in-law is taking care of me.
Şu adam bana bakıyor.
That guy's staring at me.
Adam bana bakıyor.
God, he's staring at me.
Susan, tam bana bakıyor.
Susan, he's looking right at me.
Herkes bana bakıyor.
Everybody stares at me.
Pencerede, görmeden bana bakıyor.
She's at the window. She's looking at me without seeing me.
Bana ters bakıyor olabilirsin.
You must have looked down on me.
Ve peder erkek arkadaşım bana kötü kötü bakıyor.
AND REVEREND BOYFRIEND'S GIVING ME THE EVIL EYE.
Niye herkes bana başım dertteymiş gibi bakıyor?
Why is everyone looking at me like I'm in some kind of trouble?
İnsanlar bana dik dik bakıyor.
I get stares.
Annem delirdi, babam da bunu kaldıramadı. Artık bana Emily bakıyor.
My mom's crazy, and my dad couldn't handle it, so Emily takes care of me now.
Bak, kıyafetlerin sadece sana değil, bana da yakışıyor.
See, not just you but your clothes suit me too.
Ve bana hala şımarık bir salakmışım gibi bakıyor.
And he still looks at me like I'm a spoiled prick.
Natasha bana mı bakıyor, ama Natasha kör!
Natasha looks at me, but Natasha is blind!
Burada herkes bana deli gözüyle bakıyor.
Everybody here think that I am crazy...
Ve sonradan anladım ki, Birileri benim kartımı broşu çalmak için kullanmış. Şimdi herkes sanki bana bir çeşit usta Hırsızmışım gibi bakıyor.
And then I find out that somebody used it to rip off the brooch, and now everyone's looking at me like I'm some criminal mastermind or whatever.
O öykü The New Yorker'a layıktı. Sakın o dergiler yeteneğe bakıyor deme bana.
That story was good enough for The New Yorker *, and don't act like those magazines do everything on merit.
Birkaç haftadır bana bir garip bakıyor da.
She's been looking at me funny the last couple weeks.
"Yemin ederim bana, ilk tanıştığımız gece baktığı gibi bakıyor."
"I swear, he looks at me like the night we met."
"Yemin ederim bana, ilk tanıştığımız gece baktığı gibi bakıyor."
"I swear, he looks at me like the night"...
İnsanlar bana kaçıkmışım gibi bakıyor.
People are looking at me like I'm nuts.
O şu an bana doğru bakıyor, sopası ile bana yol gösteriyor.
He's looking at me right now, leading me with his staff.
Neden bana tecavüzcü gibi bakıyor?
Why's he looking at me like a rapist?
Şimdi de bana dik dik bakıyor.
And he's sort of giving me a look.
Onu sana kaptırmak yeteri kadar kötü, ama eskiden bana baktığı gibi artık sana bakıyor, değil mi?
You know, it's bad enough I gotta lose her to you, But now you got her giving me that look, you know?
Şurada ki köpeğe bak, bana kötü kötü bakıyor.
Look at that dog over there, eyeballing me.
Yüksek olan bana bön bön bakıyor, kısa olan da pek gülünç.
The tall one's gawking at me and the short one's being very droll.
Çocuklar! Bakın babanız bana ne yapıyor.
Look what your dad is doing to me!
Allah aşkına, bakın ananız bana ne yaptırtıyor!
For God's sake, look what your mother is making me do!
Çok memnun olurdum fakat... karım bana pencereden bakıyor olacak. Ona karşı görevlerim var.
I would enjoy that but... my wife will be watching from the window.
Bana neden hala öyle bakıyor?
Why is he staring at me like that?
Büyük annem bana iyi bakıyor.
My granny takes good care of me.
bana bakıyordu 17
bakıyorum 163
bakıyor 23
bakıyorum da 23
bana bunu yapma 64
bana yardım et 686
bana uyar 325
bana ne 176
bana yalan söyleme 146
bana göre 203
bakıyorum 163
bakıyor 23
bakıyorum da 23
bana bunu yapma 64
bana yardım et 686
bana uyar 325
bana ne 176
bana yalan söyleme 146
bana göre 203
bana bak 1395
bana öyle bakma 161
bana gel 139
bana yalan söyledin 158
bana bir sigara ver 29
bana güven 272
bana biraz para ver 28
bana sorma 88
bana biraz zaman ver 38
bana biraz su ver 19
bana öyle bakma 161
bana gel 139
bana yalan söyledin 158
bana bir sigara ver 29
bana güven 272
bana biraz para ver 28
bana sorma 88
bana biraz zaman ver 38
bana biraz su ver 19