Başarısız oldu Çeviri İngilizce
1,190 parallel translation
Kaptan'ın varlığını tespit etme konusunda, Kes'e ettiğim yardım başarısız oldu.
My attempt to help Kes detect the Captain's presence has ended in failure.
O zaman görevimiz başarısız oldu.
Then our mission has failed.
Kalkanları değiştirme denemem başarısız oldu.
My attempt to modify the shielding was unsuccessful.
Bu durumda ilaç başarısız oldu, öyle mi?
So the drug failed?
Bize ulaşan haberlere göre görev başarısız oldu.
We're getting sketchy information that the mission has suffered massive failure.
Bir zaman sonra, bir tedavi bulmak için gösterdiğim tüm çabalarım başarısız oldu.
So far, all my efforts to find a cure have failed.
Füzelerimiz başarısız oldu.
Our missiles have failed.
50 veya daha fazla yıldır zirveye tırmanmayı deneyenler ya başarısız oldu ya da öldüler.
For 50 years or more, those who tried to climb to the summit failed or died.
Yüzlercesi başarısız oldu.
Hundreds failed.
"Bradley şimdiye kadarki hemen hemen bütün testlerde başarısız oldu" ya da " Bradley'nin denenmesinde...
"The Bradley has so far failed virtually every test" or " The testing program of the Bradley
Beyler Cougar planı başarısız oldu.
Guys, the cougar's plan has started.
Tüm o harika yatırım tavsiyelerin başarısız oldu. Teşekkürler Hassan.
All those wonderful investments you recommended failed
Tom, Disney'in Jonas Brothers üç boyutlu özel programı başarısız oldu.
Tom, the Disney Jonas Brothers 3D television special has failed. Costing the Disney company millions.
Ve tabiiki beceriksiz okul sistemi bu ikisi arasındaki farkı ayırdetmekte başarısız oldu.
And the incompetency of an inferior public school system failed to recognize it.
Asiler, çiziciler, ajanlar Hepsi başarısız oldu.
Rebels, plotters, spies. All have failed.
Baban başarısız oldu.
Daddy failed.
Evet, yiyecek devriyesi başarısız oldu.
Ow. [Groans]
Olumsuz, ateşli saldırımız başarısız oldu.
It's no use. Our firepower has no effect!
Gemiye doğru çekiliyoruz. Bozmaya çalışacağım. Başarısız oldu.
Maybe it's from the rehab colony telling me I've violated probation.
İşlem başarısız oldu.
The procedure was unsuccessful.
Buradaki ilerleyişiniz başarısız oldu.
Your progress here is unsatisfactory.
Sanırım planım kötü bir şekilde başarısız oldu.
I am afraid my plan has failed rather miserably.
Başarısız oldu biliyorsun.
Unsuccessfully you know.
Kim başarısız oldu?
FAILED WHO?
Şu anda inceleme altında olan bazı nedenlerden dolayı operasyon başarısız oldu.
Due to reasons that are still under review, our operation failed.
Bu yüzden evliliğim başarısız oldu.
Which is why my marriage is a miserable failure.
Entrikanız başarısız oldu, Lord Sidious.
This scheme of yours has failed, Lord Sidious.
BW'de yönetime çıkınca, coumarinden benzer bir tada geçişi denediler... bu aynı tadı verecekti ve başarısız oldu.
When I came on board at B, they had tried to transition from coumarin to a similar flavor... that would give the same taste and had been unsuccessful.
Görev başarısız oldu.
That mission failed.
Şey, evet, başarısız oldu.
Well, yes, it was a failure.
Evliliğim başarısız oldu.
My marriage was a failure.
Ve başarısız oldu, ama biz hâlâ hayattayız.
And it failed, but we are still alive.
Bu yüzden başarısız oldu.
- Your old school was boring.
Şekil değiştiren işe yaramaz halde. Tüm plan başarısız oldu.
The shape-shifter is useless.
Araştırmam başarısız oldu.
My research has failed.
Daha önceki etkisiz kılma çabalarınız başarısız oldu.
Your previous attempts to disable it were unsuccessful.
Tümü başarısız oldu.
All of them with no success.
İç taramalar başarısız oldu.
Initial attempts to scan the interior failed.
Beni etkisiz hale getirme girişiminiz başarısız oldu.
Your attempt to disable me did not succeed.
Elle çevirme başarısız oldu.
Manual dialling failed.
Hepsi başarısız oldu.
They're all failures...
O zaman bu adam başarısız oldu.
So this man failed then?
Benim tahminim, denemelerin onu kullanmak için başarısız oldu tıpkı benimkindeki gibi.
My guess is, your attempts to use her failed as miserably as my own.
Bay Birdson için şeytan çıkarma yapıldı ama bu feci şekilde başarısız oldu.
An exorcism was heldfor Mr. Birdson... and itfailed disastrously.
Galiba başarısız oldu. Hayır.
So I guess it didn't work.
Planın başarısız oldu.
Your plan failed.
Bu yüzden başarısız oldu.
That's why it didn't work.
EPS rölelerini kullanma denemelerim nöroleptik şokun başarısız olmasına neden oldu
My attempts to use the EPS relays to induce neuroleptic shock have failed.
Suikast başarısız mı oldu?
What? The assassination failed?
Parçanız çok başarılı oldu,... Budapeşte'de son üç günde yaşanan beş intihar olayında!
Of course lt's a very successful piece of music on the five suicides in Budapest in the last three days?
- Kemoterapi başarısız mı oldu?
- She failed chemo? - Six cycles.
başarısız oldum 33
oldu 1287
öldü 1127
oldu mu 547
öldü mü 447
öldüm 57
oldum 49
oldukça 284
öldün 58
öldürdü 16
oldu 1287
öldü 1127
oldu mu 547
öldü mü 447
öldüm 57
oldum 49
oldukça 284
öldün 58
öldürdü 16
öldür 344
öldürdün 19
öldürecek 16
öldüreceğim 51
olduğunu biliyorum 33
öldürürüm 37
oldu bil 39
öldüğünde 37
öldürür 25
öldürmek 62
öldürdün 19
öldürecek 16
öldüreceğim 51
olduğunu biliyorum 33
öldürürüm 37
oldu bil 39
öldüğünde 37
öldürür 25
öldürmek 62
öldürülmüş 50
öldük 27
oldu o zaman 19
öldürecekler 16
olduğun yerde kal 516
öldürdüm 50
öldürüldü 143
öldün mü 25
oldu bitti 17
öldür beni 219
öldük 27
oldu o zaman 19
öldürecekler 16
olduğun yerde kal 516
öldürdüm 50
öldürüldü 143
öldün mü 25
oldu bitti 17
öldür beni 219