Bir daha vur Çeviri İngilizce
181 parallel translation
Sıkıyorsa bir daha vur bakalım.
You just hit him again if you dare.
Bu gelen "bir daha vur" Beaumont değil mi?
Well, if it ain't "Sock me again" Beaumont.
Bir daha vur.
Hit him hard!
Bir daha vur!
Hit it again!
Bir daha vur ona!
Hit him again!
Bir daha. Bir daha vur.
Again!
- Bir daha vur!
- Hit him again!
Bir daha vur.
Hit him again.
Hadi bir daha vur evlat.
Let him have it again, kid.
Bir daha vur!
Hit her again!
Bir daha vur, lütfen!
Do it again, please!
Hadi bir daha vur!
Get up... Hit him again!
Bir daha vur, bakalım değişecek miyim.
Hit me again. See if I change. Come on.
- Kımıldayın. - Bir daha vur ona.
Hit him again!
Haydi durma, bir daha vur.
Go ahead, hit me again.
Bir daha vur.
Hit me. Hit me again.
Bir daha vur!
Do it again!
"Bir daha vur, İke, ve biraz da koku sür." deseydi?
"Hit me again, Ike, and put some stank on it?"
- Bir daha vur.
- Hit him again.
Bir daha vur.
Hit me again.
- Bir daha vur ona.
- Hit him again.
Polissen, bir kere daha vur.
If it's a policeman, knock once more.
- Bu Kızıldereliler sizin izciler mi? Bir kez daha vur.
- Those Indian scouts of yours turned out to be just a little bit more than that.
Bir daha, silahını bırakman için seni ikna etmeye çalışırsa vur gitsin.
If he tries to talk that gun away from you again, let him have it.
Bir tane daha vur.
MAN 3 : Let him have another one. MAN 2 :
Acil bir durum olursa daha fazla vur.
Knock more often in case of an emergency.
Bir tane daha vur ve saf kan İrlandalıya döneyim.
One more, and I'll be a full-blooded Irishman.
Eğer bir sorun çıkaracak olursa, kafasına bi daha vur, ama yavaş.
And if you have any trouble, knock twice, but softly.
Bir daha denerse öbür herifi vur.
If he tries that again, shoot that one there.
Başka bir vur kaç tüccarı daha!
Oh, another hit-and-run merchant!
Bir kere daha vur, belki geri gelir.
Kick him again, maybe it'll come back.
Bu işi ucuza getirmek istiyorsan bir daha ki sefere sincap vur. Pekala! Parayı unut.
I'm going to take my tools, which I paid for, and celebrate in the garage, which I'm still paying for.
kafanı eğ ve tuğla bir duvara koşarak vur. " Daha önce kimse öyle birşey yapmamıştı.
I think you just punked out.
- Hadi, bir daha! - Şimdi sen vur.
Come on, let's do it again!
Bir daha sefere vur emri verdiğinde dekoratörünü öldürtebilirsin.
Next time you order a hit you might consider taking out your decorator.
Bu işe bir daha girersem beni vur.
Shoot me if I take this job again.
Beni şimdi vur. Çünkü hiç kimse bir daha bana Thodore demeyecek
So shoot me now, because no one is ever going to call me
Bir daha eski günleri yad edersem beni vur.
The next time I start getting nostalgic for the old days, shoot me.
Hadi bir tane daha vur. Tam buraya.
Come on, let me have another.
- Bir kere daha vur!
- Hit him one more time.
Eğer birisine vuracaksan, öyle bir vur ki yerden bir daha kalkamasın.
If you're gonna knock a guy down, do it so he can't get up again.
Binbaşı, Daniel bir daha birilerine yardım etme dürtüsüne kapılırsa, onu vur.
Major, next time Daniel gets the urge to help someone, shoot him.
Devam. Bir kere daha vur benim için.
Go on, hit one more for me.
Vur ona bir daha... bir daha!
You whack him.. once, again.. and again!
Vur istersen ; ama daha bir hareket yapmadılar.
If you want. But they haven't done anything yet.
Subay Sun... bir dahaki sefere... daha kararlı ol... daha çabuk... vur
Officer Sun... next time... be more decisive... shoot... quicker.
Bir iğne daha vur.
You better hit her again.
Kendini yollara vur, Jack Ve bir daha dönme
Hit the road, Jack And don't you come back
Kendini yollara vur, Jack Ve bir daha asla dönme
Hit the road, Jack And don't you come back no more
Eğer daha düşükse, öyle bir şeye vur.
If it's less, hit or something like that.
Bana bir kez daha vur.
- OK. - Hit me again.
bir daha asla 148
bir daha yapma 24
bir dahaki sefere 163
bir daha olmaz 55
bir daha olmasın 24
bir daha 442
bir daha olmayacak 147
bir daha bak 16
bir daha da gelme 19
bir dahaki sefer 17
bir daha yapma 24
bir dahaki sefere 163
bir daha olmaz 55
bir daha olmasın 24
bir daha 442
bir daha olmayacak 147
bir daha bak 16
bir daha da gelme 19
bir dahaki sefer 17
bir daha yap 42
bir daha söyle 118
bir daha asla olmayacak 26
bir daha deneyelim 45
bir daha yapmayacağım 40
bir daha dene 80
bir daha ki sefere 39
bir daha düşün 29
bir daha yapmam 21
bir daha yapalım 21
bir daha söyle 118
bir daha asla olmayacak 26
bir daha deneyelim 45
bir daha yapmayacağım 40
bir daha dene 80
bir daha ki sefere 39
bir daha düşün 29
bir daha yapmam 21
bir daha yapalım 21
bir daha düşündüm de 20
bir daha söylemeyeceğim 30
bir daha söylesene 19
vuruş 37
vurmayın 20
vurulmuş 41
vurma 51
vurdum 63
vururum 28
vurdu 16
bir daha söylemeyeceğim 30
bir daha söylesene 19
vuruş 37
vurmayın 20
vurulmuş 41
vurma 51
vurdum 63
vururum 28
vurdu 16
vurdun 21
vuruldum 169
vuruldu 78
vur bana 134
vurma bana 23
vur ona 159
vurdum onu 29
vurun 104
vuruyor 36
vur beni 84
vuruldum 169
vuruldu 78
vur bana 134
vurma bana 23
vur ona 159
vurdum onu 29
vurun 104
vuruyor 36
vur beni 84
vur onu 251
vurucu 27
vurulduk 34
vuruldun mu 36
vuruldu mu 17
vursana 34
vur hadi 24
vurun beni 21
vurmak mı 16
vurun onu 70
vurucu 27
vurulduk 34
vuruldun mu 36
vuruldu mu 17
vursana 34
vur hadi 24
vurun beni 21
vurmak mı 16
vurun onu 70