English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ B ] / Buna izin veremem

Buna izin veremem Çeviri İngilizce

837 parallel translation
Buna izin veremem.
I can't allow that.
Buna izin veremem.
The law allows you nothing.
- Buna izin veremem Duke.
- l won't let you do it, Duke.
Bir şey onu elimden almaya çalışıyor, buna izin veremem.
Something's trying to take it away and I can't let it go.
Buna izin veremem. Kızım, sen annene git.
Go home to your mother.
- Buna izin veremem.
- Nothing doing.
- Biliyorum ama buna izin veremem.
- I know you would, but I ain't gonna let you.
Buna izin veremem.
I can't allow it.
Buna izin veremem.
We can't allow that.
Buna izin veremem.
I wouldn't allow it.
Buna izin veremem.
I will not let you.
Buna izin veremem.
You're not allowed.
Buna izin veremem...
I'll not have that...
Buna izin veremem.
I don't dare, sir.
Buna izin veremem.
I couldn't permit that.
Buna izin veremem, Jenny.
I can't let you do that, Jenny.
Buna izin veremem.
I won't let them.
Özür dilerim, buna izin veremem.
I'm sorry, I will not permit it.
Ernie'ye yaptıklarından sonra buna izin veremem,... önce sen vurmuşsun. - Ben sonra vurdum, Şerif.
If it's about filing charges against Ernie, you won't get anywhere, you hit him first.
Buna izin veremem.
I can't let you.
Ama buna izin veremem.
But I can hardly let you do that.
Buna izin veremem.
I couldn't allow that.
- Buna izin veremem.
- I won't let you go.
Buna izin veremem.
I cannot allow that.
Buna izin veremem.
I won't let you.
Buna izin veremem.
I cannot permit that.
Buna izin veremem.
I ain't gonna stand for it.
Çalışmaz. Buna izin veremem!
It might not work. I won * t allow it!
Hayır, buna izin veremem.
No, I can't allow it.
Buna izin veremem.
I won't allow it.
Pekala, Buna izin veremem.
Well, I won't have it.
- Buna izin veremem
I won't let you...
Buna izin veremem.
I cannot allow it.
Buna izin veremem.
Well, I can't allow it.
Buna izin veremem.
I can't let that pass.
Buna izin veremem!
I can't allow it!
Buna izin veremem.
Well, I- - I- - I won't let you say it.
- Yapamam. Buna izin veremem, Marnie!
I can't let you go, Marnie.
Yoshino kartelinin bir üyesi olarak buna izin veremem.
As a member of the Yoshino syndicate, I can't let -
- Buna izin veremem.
- I'm not letting you in there.
Buna izin veremem, duymamış olayım.
I simply won't hear of it.
Bu cinayettir Duncan ve buna izin veremem.
This is murder, Duncan, and I must forbid it.
Buna izin veremem.
You know it ain't allowed.
- Buna izin veremem.
- I won't permit that.
Buna izin veremem.
I can't sanction it.
Buna izin veremem.
I won't stand for it.
Gitmene izin veremem, dayanamam buna.
I can't let you go darling, I just can't.
- İzin veremem buna.
- I can't allow it.
Buna asla izin veremem.
I will never do that
- Buna hayatta izin veremem...
- I cannot possibly allow you...
Buna izin veremem.
I wont allow it.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]