English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ H ] / Hatırlarsınız

Hatırlarsınız Çeviri İngilizce

647 parallel translation
- Willy Buckler'i hatırlarsınız.
- You remember Willy Buckler.
Onu hatırlarsınız?
You remember him?
O halde burayı hatırlarsınız, eski lobimiz.
Well, then you must remember this, our old lobby.
- Hatırlarsınız, sekiz yıl önceydi.
- You remember, it was over eight years ago.
- Ünlü Dr. Steele'i hatırlarsınız.
- You remember the eminent Dr. Steele.
Rosinella'yı hatırlarsınız. Size sür veren.
You should remember Rosinella, she was the one who used to give you milk.
Ta en başında Teksas'a gelmek istememiştim, hatırlarsınız.
You may remember I didn't want to come to Texas in the first place.
Uyuyan güzelle ilgili hikayayi hatırlarsınız?
Remember the story of the sleeping beauty?
Bayan Porter, dün saatinize baktığınızı ve Alman'a saati söylediğinizi hatırlarsınız.
Mrs Porter, remember yesterday, you looked at your watch and told the German the time?
Hatırlarsınız.
You know how they go.
Sunu da hatırlarsınız :
And then you may remember -
Hatırlarsınız, eski bir ikiz öğrencisiyim.
I'm the old twin student, remember?
Ama siz, bir tiyatroda sahnede olduğunuzu, salonda seyirciler olduğunu hatırlarsınız.
But you remember that you're on a stage in a theater, an audience in front of you...
Bayan Charles'ı hatırlarsınız.
You remember Mrs. Charles.
Hatırlarsınız belki, Bayan Bohlin.
I'm Thomas, if Mrs. Bohlin remembers.
Genç bir adamı hatırlarsınız...
Well, you remember a young fellow...
- Beni hatırlarsınız.
- You remember me.
Eminim bir öğrencimizi hatırlarsınız.
I'm sure you remember a student we had.
Hatırlarsınız, Bay Butler'a yeni bir pudendal blok denemeyi konuşmuştuk.
You remember we discussed trying another pudendal block on Mr. Butler.
Hatırlarsınız, bu kız işe başladığında size söylemiştim.
Now, you remember I told you when you come in on this kid?
Pikap kalsın. Beni hatırlarsınız.
Keep the record player to remember me.
Evet Bay O'Horror, tamam, ama dediğimi hatırlarsınız.
Mr. O'Hara. Yes, Mr. O'Hora.
Bay O'Horror'a söylediğimi hatırlarsınız.
You remember I said that, Mr. O'Hora?
Hatırlarsınız.
You remember him.
Belki hatırlarsınız.
Maybe you'll think of it.
Sabaha kadar bekleyebilirsiniz, ve sonra umarım aradığınız oteli hatırlarsınız?
You should wait till morning, and then... perhaps try to remember from which hotel you have wandered?
Hatırlarsınız.
You remember.
Belki bir daha ki sefere kelepir bir mink sipariş ederken bunları hatırlarsınız
Maybe you'll remember that the next time you're offered a bargain in mink.
- Belki ismi hatırlarsınız.
- Perhaps you remember the name.
Beni kulüpten hatırlarsınız.
You may remember we met a few times at the club.
Tsukiji Hastanesi'ndeki doktoru hatırlarsınız.
I'm sure you know about the doctor from the hospital in Tsukiji.
- Elbette hatırlarsınız.
- Of course you do.
Misafirhaneyi hatırlarsınız, koloni evi tarzında, yeşil panjurlu.
You remember the guesthouse, colonial style, green shutters.
"Kim efendim, ben mi efendim?" Bunu mutlaka hatırlarsınız.
"Who sir, me sir?" Sure you remember that.
" yerel haber editörünün işinin, günlük gazete çıkarmak olduğunu hatırlarsınız.
" you'll remember that a city editor's job is to get out a daily paper.
Bay Lanser, belki biraz uyursanız hatırlarsınız.
MR. LANSER, PERHAPS IF YOU GOT SOME SLEEP.
Genç bayanın yanlış anlayıp, şemsiyeyle vurmaya çalıştığını hatırlarsınız.
YOU WILL RECALL THE LADY WHO TOOK EXCEPTION TO THIS AND TRIED TO HIT YOU WITH HER UMBRELLA.
Eminim zaman tanınırsa pek çok şey hatırlarsınız.
THINGS ARE COMING BACK TO ME. I WAS CALLED MARKI E.
Uygun bir biçimde cezalandırıldığınızda bu dediklerimi belki hatırlarsınız.
You will perhaps remember that when you have been properly disciplined.
Gar Lynch ve Red " Hatırlarsınız ki fail ile mağdur arasındaki telefon görüşmelerini kaydetmiştik.
You remember we recorded the phone conversations between the subject and the victim.
Gençler, size bizimle top oynarsanız biz de sizinle top oynarız dediğimizi hatırlarsınız.
Well, lads, you've all heard me say that if you'll play ball with us, we will play ball with you.
Belki beni hatırlarsınız.
Maybe you remember me.
- Sonra hatırlarsınız.
Nothing ever comes back to me.
Ve bu da, eminim hepiniz hatırlarsınız, Nelles şakrağı'nın sesi.
And that, I'm sure you'll all remember, is the voice of the Nelles warbler.
İki yıl önce İskoçya'daki tren kazası hakkında okuduklarınızı hatırlarsınız.
Remember reading about a railway wreck in the Highlands two years ago?
Yukarıdaki Butch Stone. Kendisini hatırlarsınız.
There's Butch Stone up there, you remember Butch.
Madam, hatırlarsınız ; bunları Bay DeLorca vefat etmeden önce sipariş etmiştiniz.
Madam, you remember. You ordered them just before Mr. DeLorca passed away.
Hatırlarsın, gittiğin gün yemeğe çıktığımı söylediğim küçük kız.
You remember I told you I took this kid out to dinner the day you left?
Edd'i hatırlarsınız.
ED HARRINGTON, SIR. YOUREMEMBER ED.
Çünkü Albert Chaulieu-sur-Loire'da esir düştüğünde hatırlarsın Haziran 1944'de Chaulieu-sur-Loire'da Albert, İsabelle Langlois'nın evinde o sabah esir düştüğünde baldızı Isabelle Langlois'nın üç çocuğu vardı.
Because when Albert was taken prisoner, at Chaulieu-sur-Loire, you remember... in June 1944, at Chaulieu-sur-Loire... when Albert was taken prisoner that morning at Isabelle Langlois'house, his sister in law... Isabelle Langlois, had three children.
Yıllar önce, okuldaki şu kızı hatırlarsın..... hani kaza geçirmişti.
You remember that one in school, years ago. The one who had the accident.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]