English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ H ] / Hemen gitmeliyim

Hemen gitmeliyim Çeviri İngilizce

234 parallel translation
Hemen gitmeliyim, Drina.
I got to beat it soon, Drina.
Hemen gitmeliyim.
I must soon go.
Hemen gitmeliyim.
I must leave at once.
Sürekli bunu düşünmekteydim, ve hemen gitmeliyim.
I've been thinking it over, you see, and I must go at once.
Uyan, buradan hemen gitmeliyim.
I GOT TO GET OUT OF HERE.
olayı benim koşullarıma göre değerlendirin hemen gitmeliyim.
See that my provisions are sent out immediately.
Belki de hemen gitmeliyim.
Perhaps I ought to leave immediately.
Hemen gitmeliyim.
I have to run along.
Lanet, hemen gitmeliyim!
Hell, I gotta run!
- Hemen gitmeliyim.
- l must sail at once.
- Yo, olmaz. Hemen gitmeliyim.
Ah, no, I have to leave right away.
Hemen gitmeliyim.
I have to go now.
- Hemen gitmeliyim.
- I have to leave soon.
Hemen gitmeliyim!
I must run!
Buradan hemen gitmeliyim! Sen de buna izin vermelisin!
I've got to get out of here, and you've got to let me go.
Ve sonra hemen gitmeliyim.
All right, then. A quick, fast drink and I must really go.
Şimdi hemen gitmeliyim.
I can't just leave now.
Özür dilerim hemen gitmeliyim.
I'm sorry, I've got to run.
Ama Halderville'e hemen gitmeliyim gelecek perşembe değil.
But I have to get to Halderville now. Not next Thursday.
- Hemen gitmeliyim.
- Listen, I gotta go.
Hemen gitmeliyim.
I gotta leave now.
İşimi kaybetmek istemiyorsam, hemen gitmeliyim.
If I wanna keep my job, I should be going now.
Hemen gitmeliyim!
I better get over there right away!
Hemen gitmeliyim, berberim beklemez.
Forgive me for running off, but my hairdresser won't wait.
Hemen gitmeliyim.
I've got to go now
- Hayır, hemen gitmeliyim.
- No, I've got to go immediately.
Hemen gitmeliyim.
I gotta go.
Üzgünüm, seni eve götüremem. İstasyona gitmeliyim hemen. Sorun değil.
I've got to go to the studio, I don't think drive you.
- Hemen eve gitmeliyim!
- Ive got to go home right away!
Hayır, hemen teyzeme gitmeliyim!
No, I have to get to her right away!
Hemen gitmeliyim.
I'll ask for leave and go with you.
Hemen gitmeliyim.
I must fly.
O çok hasta ve ben hemen onun yanına gitmeliyim.
She's very ill and I must go to her.
Hemen şehre gitmeliyim.
I have to rush to town.
- Muhasebeciye gidip hemen eve gitmeliyim diyeceğim. Benimle gelmek isterse ne ala.
- I want to go home right now, and if he wants to give me a lift that'd be fine.
Gitmeliyim hem de hemen.
I must go, and soon.
Hemen kaleye gitmeliyim. Hepsi beni bekliyorlar.
I must hurry to the castle, They'll all be waiting,
Hemen gitmeliyim. Öyleyse, Pazartesi görüşürüz.
I must dash.
Dr. Cory hemen kütüphaneye gitmeliyim.
Dr. Cory, I've got to get to the library right away.
peki hemen geliyorum babam kalp krizi geçirdi şimdi hastanede acilen gitmeliyim
Fine, I'll be right over My father's had a heart attack He's in the hospital now I've got to rush there
Hemen Afrika'ya gitmeliyim!
I must go to Africa right away!
Şimdi hemen gitmeliyim.
Bye!
Hemen tuvalete gitmeliyim.
I really have to go to the bathroom.
Hemen eve gitmeliyim ona anlatmam gereken şeyler var ve bana başını öyle sallama, genç bayan.
I'm gonna march meself straight home right now and tell him just like I should have done the minute... And don't you shake your head at me, young lady.
- Hemen eve gitmeliyim.
- I gotta get home right now.
Şimdi gitmeliyim... biraz bulaşık işi var hemen şimdi.
I could really go... for a little deep-dish action right about now.
Oraya hemen şimdi gitmeliyim.
I have to get back there right now.
Hemen havaalanına gitmeliyim.
I gotta get to the airport.
Gitmeliyim. Hemen buradan gitmeliyim.
We have to leave now.
Hemen gemime gitmeliyim.
Must get to the ship.
- Hemen anneme gitmeliyim.
- I must go to my mother.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]