English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ S ] / Sanırım ben

Sanırım ben Çeviri İngilizce

6,941 parallel translation
O tanıdığım tek diğer ölüm perisi ve sanırım ben ona kafayı yedirdim.
The only other Banshee I've ever met. And I think I might have just drove her over the edge.
Şey, bak, sanırım ben...
- Er, look, I think it's about time I...
Ve sanırım ben bunun kim olduğunu biliyorum.
And I think I know who that is.
Sanırım ben de yapamam.
I doubt I'd be able to.
Dürüst iş bulmak, ama sanırım Ben o güvenilir değilim.
Find honest work, but I guess I'm not that reliable.
Sadece sordum çünkü sanırım ben de bu yola girmek üzereyim.
I only ask'cause... I think I'm about to pull that trigger myself.
Sanırım ben sürekli benimle olduğunu düşündüm, aile yetiştirdiğimizi.
I guess I always thought that was being with me, raising a family.
Sanırım ben kullanıldıktan sonra her şeyin değerini yitirdiğini düşünen insanlardanım.
I guess I'm the kind of person who doesn't find value in holding on to something after it's been used.
Sanırım ben hiçbir zaman yalnızlık çekmedim.
I guess I never really felt alone.
Sanırım ben...
I think I'm gonna...
Neyse, sanırım ben Charlie'yi bekleyip haftaya döndüğünde ona anlatsam daha iyi olacak.
I think I'm just going to wait for Charlie when he gets back next week and tell him.
Sanırım ben daha çok U2 tarzı bir kızım.
I guess I'm more of a U2 kind of girl.
Sanırım ben bir hata yapmak istedim.
I think I wanted to make a mistake.
Sanırım ben halâ bazen, yanına birisinin oturmasını dileyen o on yaşındaki üzgün kızım.
I guess I'm still that sad little ten-year-old girl sometimes, wishing someone would sit next to me on the side...
- Şey, sanırım ben biliyorum.
Uh... I think I know.
Sanırım ben altıncı Cassius Marcellus Clay'im. Büyük büyükbabam Kentucky'den birinin, ismini almış bir Kentucky kölesiydi.
Well, as I understand, I'm Cassius Marcellus Clay the Sixth and my great-great-grandfather was a Kentucky slave and he was named after some great Kentuckian.
Sanırım benim için iyi olanı ben biliyorum.
Oh, I think I know what's good for me...
Sanırım ben de ondan hoşlanıyorum.
I think I like him too.
Bak, kullandığım tohumların parasını ödeyeceğim, sanırım ben senin müşterinim.
Look, I'll-I'll pay you for the seeds I used, and I guess I'm your customer.
Ejderhaların uyanışı zaten kıyamet alametlerinden, bu nedenle kütüphaneciliğin diplomatik yönlerine ihtiyaç duyuluyor, bu nedenle de ben erken döndüm sanırım.
The dragons waking up is apocalyptic enough that thus it requires some of the more diplomatic aspects of librarianism, and thus my premature return.
Sanırım ben...
- I'm having- -
Sanırım Mako ve Ben bu sırada burada kalıp Hava Tapınağı'na ulaşmaya çalışsak iyi olacak.
I guess in the meantime, Mako and I will stay here and try to get through to the temple.
Alison, bu arkadaşımın benden birazcık daha yakışıklı olduğunu fark etmişsindir sanırım ama ben evli değilim. Fark etmiş olabilirim.
Well, Alison, you probably noticed my friend here is slightly more handsome than I am, but I am considerably less married.
Ben sadece senin tarafından alındı ​ ​ sanırım.
I guess I was just taken by you.
Ben o zaman kendi içki alırsınız sanırım.
I guess I'll get my own drink then.
Sanırım. Ben bütün gece buradaydım.
I've been here all night.
Adriana ve ben, nasıl derler tanıdıktan biraz öteyiz, sanırım.
Adriana and I are, um, what would you call it? A little more than acquaintances, I think.
Hayır, ben o kısmı kaçırmışım sanırım.
Oh, no, I missed that part.
Sanırım bunu ben halledeceğim çocuklar.
I believe I'll take this myself, boys.
Ah, sanırım bunu ben açıklayabilirim sahip!
Master!
Sanırım geçirdiğiniz o özel akşamı tekrarlamak istiyormuş, ben de ona senin o gece benim yerime orada olduğunu anlatmaya çalıştım,
I guess she was looking to recreate that special evening you two had, so I explained to her that you were pinch-hitting that night
Sanırım sen evrinleştin ve ben de aslına bakarsak.
I think you're all so evolved, and me, too, actually.
Sanırım senle ben biraz eğleneceğiz.
I think... You and I are gonna have some fun.
Ben bilirdim Bak, eğer çanta çok özel oldu, sanırım...
Look, if I'd have known that bag was so special, I guess I...
Sanırım ben de onlardan biriyim.
I guess I'm one of'em.
Ben düşündüm de sanırım yanlış adresteyim
I think I have the wrong address, so...
Sanırım, düşündüğüm fikir doğru olmalı, ama diğer insanların tartışmalarını ve bakış açılarını dinleyince, ben tüm bu sürecin amacı bu, değil mi?
I guess, an idea of what I thought the truth should be, but after listening to other people's arguments and point of view, I... And that's what this whole process is about, isn't it?
Ben de geri koymayı unutmuşum sanırım, kusura bakma.
I forgot to put it back, I guess. Sorry.
Nick'in Grimm olmadığını duyunca ona ders vereceğini söylemeye başladı. Dersten kastı da, sanırım onu öldürecek ve ben onu durduramam.
When he heard that Nick's not a Grimm anymore, he started telling everybody that he was gonna teach him a lesson, and by lesson I think he means he's gonna kill him, and I can't stop him,
Ben de bebeği taşıyorum, yani sanırım kalsam iyi olur.
Just carrying the baby, so, I should probably stay.
Sanırım bu aptal dünyevi şeylere odaklanıp duruyorum çünkü, ben ben sadece şoktayım.
I think I'm just focusing on these silly, mundane things because I'm just... ( sighs ) I'm just in shock.
Hayır, b-b-ben, s-s-sanırım şimdilik içmeyeceğim.
No, I-I-I... No, I think I'll-I'll... I will pass at the moment.
Ben... sanırım ona biraz müsamaha gösterebilirim.
I... I guess I could cut him a little slack.
Sanırım o konuda ben yardımcı olabilirim.
I think I can help out with that.
Sanırım iyi doktor ve ben Calvin'in dövmesinin neden silindiğini çözdük.
I think the good doctor and I just figured out why Calvin's tattoo was coming off.
Ben şu an buldum sanırım.
Aria and Emily lost Alison.
Sanırım Morgan ve ben gidip yeni bantla iz alma yöntemlerine bakacağız.
I think Morgan and I are gonna go check out the new tape lifts.
Sanırım şimdi ben sana borçlandım.
Guess I owe you now.
Sanırım elinde bir tek ben kaldım.
I guess he's stuck with me.
J-me'nin bana kanı kaynadı sanırım çünkü rehabilitasyondan yeni çıkmıştı. Ve ben yıllardır temizim.
J-me kind of took to me, I guess, because he was just out of rehab again and, um...
Demek istediğim, ben... - Çocuklar, Mikey'in nerede olduğunu biliyorum sanırım.
I mean, I- guys, I think I know where Mikey is.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]