Sen bir numarasın Çeviri İngilizce
181 parallel translation
Ama sen bir numarasın.
But you take the cake.
Sen bir numarasın.
You number one.
- Sen bir numarasın.
- You're number one.
Sen bir numarasın.
You're number one.
Sen bir numarasın.
You're A-number one.
Sen bir numarasın.
You're A-number one!
Sen bir numarasın.
You're the best.
Sana ihtiyacım var, sen bir numarasın!
I need you.
- Sen bir numarasın.
- You're the greatest.
- Baba sen bir numarasın.
- Daddy, you're the best.
Sen bir numarasın!
Hang in there! Come on!
Söylesene lavuk, "Sen bir numarasın" de! Tamam, sakin ol. Sen bir numarasın.
Two days later, there will be a jewel show... on the 75th floor of Grandtu Hotel.
Evet.Sen bir numarasın!
Yes! You are Number One!
"Sen bir numarasın!"
"You are Number One!"
Bebeğim, sen bir numarasın.
Oh, baby, you're the greatest.
sen bir numarasın... biliyormusun, Rahul?
You're No.1... Do you know, Rahul?
Sen bir numarasın.
You're the best, Arthur.
Yapma sen, sen bir numarasın.
Come on, you're... you're number one.
- Hayır, sen bir numarasın.
- No, you're the best.
- Hayır sen bir numarasın.
- No, you're the best.
- Sen bir numarasın.
A masterpiece.
Sen bir numarasın, Tank.
You the man, Tank.
Sen bir numarasın, oğlum!
You number one, nigga!
Sen bir numarasın!
You number one!
Sen bir numarasın!
You're a top singer!
Sen bir numarasın!
You're the best!
Sen bir numarasın adamım.
You rule, man.
Çünkü sen bir numarasın, Raymond.
'Cause you're number one, Raymond.
Sanıyor musun ki Ronald McDonald bodrum kata insin... Hey, "Bay Nugget", sen bir numarasın desin.
You think Ronald McDonald gonna go down that basement... and say, " Mr. Nugget, you the bomb.
Sen bir numarasın.
Hey, you're the truth.
Sen bir numarasın. "
Thank you, Mikey.
- Sen bir numarasın!
Yay! You're the coolest!
Sen bir numarasın.
You're the man.
- Oscar, sen bir numarasın.
- Oscar, you da fish.
Sen bir numarasın!
- All right, Oscar. - Go get'em, Oscar.
- Sen bir numarasın.
You're number one.
Ah, Lakin tabii ki, sen bir numarasın Sasuke-kun.
Ah, but of course, you're number one, Sasuke-kun.
- Sen bir numarasın.
- You're the best.
Bir dolap çevirmek için üç kişi gerekir, sen de üç numarasın.
It takes three to pull a trick, and you're number three.
Sen bir dönüş yapacaksın ve beraber geçiş numarasını yapacağız.
You do the somersault and we do the passing trick.
Sen bir numarasın.
- Lie back.
Diyelim ki sen bir erkeksin, ben de erkek numarası yapan bir kadınım.
Let's say that you're a man, and I'm a woman pretending to be a man.
Sen üssün bir numarasıydın.
You were the ace of the base.
Sen hiçbir şeyin bir numarasısın, tatlım.
You ain't my number one nothin', toots.
Sen süper bir numarasın.
You were one nifty number.
Sen sahip olduğum tek köpeksin ama yine de bir numarasın.
You're the only dog I ever had, but you're still the number one guy.
Sen bir numarasın.
I KNEW YOU HAD IT IN YOU.
Sen mükemmelsin. Benim için bir numarasın.
Thank you... you're the best.
Sen bir numarasın.
Thank you, Michael.
Bu eski bir polis numarasıdır, belki de sen en yeni numaralarısın.
It's an old police trick, maybe you're just the newest twist.
Sen hala benim için bir numarasın.
You're still number one, for me.
sen bir tanesin 30
sen bir 32
sen bir meleksin 58
sen bir dahisin 132
sen bir pisliksin 43
sen bir erkeksin 31
sen bir harikasın 29
sen bir aptalsın 74
sen bir kadınsın 24
sen bir kızsın 17
sen bir 32
sen bir meleksin 58
sen bir dahisin 132
sen bir pisliksin 43
sen bir erkeksin 31
sen bir harikasın 29
sen bir aptalsın 74
sen bir kadınsın 24
sen bir kızsın 17