English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ Ş ] / Şimdi gitmeliyim

Şimdi gitmeliyim Çeviri İngilizce

632 parallel translation
"Şimdi gitmeliyim, ama döneceğim."
"I must go now, but I`ll return."
Şimdi gitmeliyim sevgilim, fazla kalamam.
I have to go now darlilng, I can't stay.
Şimdi gitmeliyim, Jim.
I got to beat it now, Jim.
Şimdi gitmeliyim.
I must go now.
Ama şimdi gitmeliyim.
And now I must hurry.
Şimdi gitmeliyim.
I must go in now.
Hayır, şimdi gitmeliyim mösyö.
No, I must go now, monsieur.
- Şimdi gitmeliyim.
- I've got to go now.
- Üzgünüm, şimdi gitmeliyim.
- Sorry, I must go now.
Şimdi gitmeliyim, üzgünüm.
Must go now, sorry.
Ve şimdi gitmeliyim.
And now I must run.
Şimdi gitmeliyim.
Look, I got to go now.
Oh, sevgilim şimdi gitmeliyim.
- Oh, dear, I must go now.
Şimdi gitmeliyim, yoksa feribotu kaçıracağım sonra seninle burada kalmak zorunda kalırım.
I have to go now, so I don't miss the boat and have to stay here with you.
Şimdi gitmeliyim.
I must leave right away.
Şimdi gitmeliyim.
Now I must go.
Tatlım şimdi gitmeliyim.
Honey I gotta leave now. Do you understand? Only if you promise to be at the Rampart Hotel.
- Şimdi gitmeliyim.
- I gotta go now.
Şimdi gitmeliyim.
I have to go now.
Şimdi gitmeliyim, majeste.
Now I must go, sire.
Şimdi gitmeliyim.
Well, I've gotta get going.
Teşekkürler Francois. Onu görürsem söylerim. Şimdi gitmeliyim Francois.
All right, Francois. I * ll tell him if I see him. I * ve got to run now, Francois.
Şimdi gitmeliyim.
I-I better be going now.
Şey, sanırım şimdi gitmeliyim.
Well, uh, I better be going now.
Şimdi gitmeliyim. - Ona mı?
I have to go back now.
Şimdi gitmeliyim.
I must go up.
Çok naziksin ama şimdi gitmeliyim.
It's been very nice of you, but I should go now.
Şimdi gitmeliyim.
I'll have to go now.
- Şimdi gitmeliyim.
- I'd better go now.
Şimdi gitmeliyim, ama döneceğim.
Well, I must go now, but I'll be back.
Ben şimdi gitmeliyim.
I should go now.
Ama şimdi gitmeliyim.
But I have to go now.
Şimdi gitmeliyim.
I've gotta dash.
Evet. Sonra sana bir şeyler getiririm, şimdi gitmeliyim.
Well, I'll bring you something else later.
Şimdi gitmeliyim.
- Well, I have to go now.
Oh, şimdi gitmeliyim.
Oh, I have to go now.
Şimdi gitmeliyim.
I must go.
Şimdi gitmeliyim Sakın Qi bunları bilmesin
I'm going now, but don't let Qi know
Çok üzgünüm Boka ama şimdi gitmeliyim.
I'm really sorry, Boka, but I have to go now.
- Şimdi Bay Preysing'in yanına gitmeliyim.
- I must go back to Mr. Preysing now.
Şimdi bilmiyor muyuz, eski yoluma gitmeliyim
Now wouldn't ya's know That I would go for that old line
Sağ ol ama şimdi arkadaşımla gitmeliyim. Onu da getir.
Thanks, but I've got to go with my friend.
Şimdi, gitmeliyim, canım, ve sen de öyle.
Ah, I must go, now, my dear, and so must - so must you.
Şimdi işe gitmeliyim.
I have to go to work now.
Ama şimdi çok geç kaldım. Acilen şehre gitmeliyim.
But right now, I'm so late I got to rush right back downtown.
Hayır, şimdi çok hızlı gitmeliyim.
No, now I'm going too fast.
Şimdi krala gitmeliyim.
I must go to the king now.
Şimdi bakanlığa gitmeliyim yoksa babam beni öldürür.
Now I'll hurry to the ministry or my father will kill me. - What?
Şimdi av köşküne gitmeliyim.
Now I have to get over to the lodge.
Şimdi yoluma gitmeliyim.
I must be on my way now.
# Ama şimdi gerçekten gitmeliyim Saat 1'deki trenime yetişmeliyim #
I've really got to run I've got a train at 1 : 00

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]