English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ D ] / Dediğimi yapın

Dediğimi yapın Çeviri İspanyolca

269 parallel translation
- Haç kendinize, kolera, haç : Şeytan evde. Dediğimi yapın, haç!
Haz el signo de la Cruz - así te cojas el cólera - haz el signo de la Cruz, el demonio está en la cabaña, haz lo que te digo... ¡ Haz el Signo de la Cruz!
Sadece dediğimi yapın. Gezin görün. Geri döndüğünüzde artık eskisi olmadığınızı göreceksiniz.
Haga lo que le digo, salga de viaje y cuando regrese... no se reconocerá a si mismo.
Şimdi benim dediğimi yapın ve Kayıp Kişiler Bürosu'na gidin.
Haga lo que le digo. Busque a su hermana en la oficina.
Çekilin. Dediğimi yapın ve gidin.
Aparta el coche...
Dediğimi yapın.
Haz lo que te digo.
- Yalnızca dediğimi yapın.
- Simplemente haga lo que digo.
- Dediğimi yapın.
- Haced lo que digo.
Gidip dediğimi yapın.
Adelante, haga lo que le digo.
- Dediğimi yapın.
- Haz lo que te digo.
Dediğimi yapın.
Haga lo que le digo.
- Dediğimi yapın Bayan Sullivan.
¡ Siga las instrucciones!
Haydi, dediğimi yapın.
No se preocupe, y haga lo que le digo
Haydi, dediğimi yapın. Soru sormayın.
No pregunten... obedezcan.
Dediğimi yapın.
Hagan lo que digo.
Suyu boşaltsanıza! Dediğimi yapın!
¡ Sólo achíquense!
- Dediğimi yapın.
- Haga lo que le digo.
Şimdi, dediğimi yapın.
Obedezcan.
Dediğimi yapın!
¡ Obedézcan!
- Dediğimi yapın!
- Haga lo que le digo.
Duyarlı olun ve dediğimi yapın.
Sea comprensiva y haga lo que le digo.
Dediğimi yapın.
Haced lo que dije.
Size açıklamak için gerçekten zamanım yok o yüzden dediğimi yapın ve sağlığınızı koruyun ve her şey yolunda gitsin.
Y no tengo tiempo para dar explicaciones. Haga lo que le pido y seguirá sanito y todo irá bien.
Size dediğimi yapın.
Haga lo que le digo.
- Dediğimi yapın.
- Hacedme caso.
- Ne? - Dediğimi yapın.
- Dejen rápido las armas. - ¿ Cómo?
- Dediğimi yapın.
- Haced lo que os he dicho.
Hadi dediğimi yapın.
Fírmalo.
Lütfen, lütfen dediğimi yapın ve bunu bir macera ya da bir oyun gibi görün.
Por favor, portense bien hagan que obedezcan, hagamos que piensen que es un juego o una maravillosa aventura.
Sakinleşin ve dediğimi yapın. Sizi evinize ulaştıracağım.
Tranquilo, haga lo que digo y le sacaré de aquí.
Beni iyi dinleyip, dediğimi yapın yoksa yakalanıp, dünyamızın dışında bir yere götürülürsünüz sonsuza dek.
Escúchenme atentamente y obedézcanme... o serán capturados y llevados lejos de nuestro mundo, lejos de nosotros... ... para siempre.
- Seni terk etmeyiz! - Dediğimi yapın!
- No lo dejaremos, ¡ déme su daga!
Onlar bizi patlatmadan önce dediğimi yapın!
Haz lo que digo antes de que nos saquen del universo.
Sözümü dinleyin ve hâlâ vaktiniz varken dediğimi yapın.
Escúcheme a mí, haga lo que le he dicho mientras está a tiempo.
- Hadi gidip dediğimi yapın.
Haganlo.
Pekala çocuklar, dediğimi yapın.
Muchachos, hagan lo que les digo.
Dediğimi yapın, yoksa hepinizi öldürürüm.
Hágalo o lo mato.
- Dediğimi yapın, kimsenin canı yanmasın.
- Haga lo que le digo y nadie saldrá herido.
Dediğimi yapın!
¡ Obedeced!
Dediğimi yapın.
Obedece.
Dediğimi yapın yoksa binlerce kez cezalandırılacak her biri bir öncekinden daha korkunç ölümler tadacaksınız.
Háganlo ahora o su castigo será mil veces mil muertes y todas horribles.
Dediğimi yapın.
Háganlo.
Sana dediğimi yap. O sarışını düşünme şimdi.
Deja de preocuparte por la rubia.
- Siz dediğimi yapın!
- Seré prudente.
Şimdi dediğimi yap yoksa bu silah karnının sağında koca bir delik açar.
Compórtese o este revolver la volará en pequeños pedacitos.
Dediğimi yap, ipleri boyunlarından çıkartın.
¡ Obedece! ¡ Quítale esas cuerdas!
Yirmi kişi daha alırsınız! Dediğimi yap şimdi.
Tienen espacio para 20 más.
Ya dediğimi yapıp emrim altına girersin, ya da kendi başının çaresine bakarsın.
Así que, o se pone bajo mi mando, o se las apaña usted solo.
Dediğimi yap, sen şansın.
Haz lo que digo, es tu última oportunidad.
Dediğimi yap yoksa canını yakarım.
¡ Haz lo que yo te diga o te vas a enterar!
Dediğimi yap... yapacak mısın?
- Hazlo y ya... ¿ sí?
Bu çöplükte gelecek ayın faturalarını ödeyebilmemiz için tek çare dediğimi yapıp kendi cadılar meclisimizi kurmak.
I figura la unica manera que vamos a pagar nuestras cuentas el mes proximo en este basurero. Es ir por delante y hacer lo que dije, que se iniciara a nuestra propia secta.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]