Hastasın sen Çeviri İspanyolca
1,171 parallel translation
Hastasın sen.
¡ Estás enferma.
Hastasın sen.
Das pena.
Hastasın sen. Fena hâlde psikiyatrik yardıma ihtiyacın var.
Shelly pregúntale si quiere una hamburguesa de arce.
Ben bir insanım, ve bir hata yaptım... - Beni anlamalısın... - Hastasın sen!
Soy humano y cometí un error y debes comprender que... iEstás loco!
Hastasın sen!
¡ Estás loco!
Hastasın sen bayım. Cehennemde yanacaksın.
Está enfermo, señor, y se quemará en el infierno.
- Hastasın sen.
- Estás loca.
Hastasın sen!
¡ Estás enfermo!
Hastasın sen.
Es muy enfermo.
- Hastasın sen.
- Usted está enfermo -.
- Ricki Lake. Hastasın sen.
Oh, eres realmente patética.
Sen hastasın.
Enferma.
Cindy, sen hastasın.
Cindy, estas enferma.
Sen ruh hastasısın.
Das pena.
Hastasın sen.
Eres morbosa.
- Sen hastasın. Hasta bir kaçıksın.
Eres un maniático enfermo.
Sen hastasın.
Estás enfermo.
Sen düşündüğümden daha hastasın!
¡ Estás más enferma de lo que pensaba!
Sen hastasın!
Carajo! ! Estás mal de la cabeza!
Sen Koopa'sın demek? Biraz önce bir şeytan.. .. bir yılanın yumurta hastası oğlu.
Pero usted dijo que era... un malvado imbécil, hijo de culebra.
Sen hastasın.
Estás totalmente loco.
Sen hastasın!
Confía en mí!
Sen hastasın, Gil.
Estás loco, Gil.
Paulie, sen hastasın.
- Estás enferma, Paulie.
- Sen hastasın.
- Estás enfermo.
Sen hastasın, Mösyö.
Estáis enfermo.
Stuart, sen klasik gizli bir hastasın.
Stuart, tú eres caso clásico de "closet".
Sana "Burası bir psikiyatrik hastahanedir." diyen birine ne derdin? Ve sen burada bir hastasın diyen ve ben psikiyatrınım diyen?
¿ Qué pensarías si alguien te dijera que esto es un hospital psiquiátrico y que tú eres un paciente y yo soy tu psiquiatra?
Bak baba, seni seviyorum. Ama... sen garipsin, hastasın, ayakta bile duramıyorsun ve kimse senden hoşlanmıyor.
Papá, te amo pero eres un viejo cascarrabias y no le agradas a nadie.
Sen hastasın!
¡ Está loco!
Sen hastasın.
Tú tienes catarro.
Aman Allahım! Sen hastasın, Eugene.
¡ Dios mío, estás loco, Eugene!
Aman, sen hastasın!
Dios mío, estás enferma.
Bak, sen hastasın.
Mira. Estás enfermo.
Sen çok hastasın çok solgunsun.
Estás tan enfermo tan pálido.
Tanrım, sen hastasın.
Dios, está enfermo.
- Sen hastasın.
- Estás demente.
Sen hastasın biliyor musun?
Estás enfermo. ¿ Lo sabes?
Aman Tanrım! Sen hastasın.
¡ Eres un enfermo!
Sen hastasın.
Tienes cooties! ( es una enfermedad imaginaria de los niños )
- Sen hastasın.
- Tienes cooties!
Kendine bir bak. Sen hastasın.
Estás enfermo.
Mulder, sen hastasın.
Estás enfermo.
Sen hastasın!
Estás enfermo!
Einon, sen hastasın.
Einon, no estás bien.
Sen çok mu hastasın?
¿ Estás muy enfermo?
Sen hastasın.
¿ Esto te excita?
Sen hastasın, Chubbs.
Estás mal, Chubbs.
Sen hastasın, Kenny. Bu sapıklık! Bunu ona yapmana izin vermeyeceğim.
Eres un enfermo, no voy a permitir eso.
Sen hastasın.
- Estás enfermo.
Sen hastasın.
Está loco.
señor 97
senor 39
señorita 20
senorita 19
señora 23
seni çok seviyorum 321
senatör 298
senator 30
seni seviyorum 4697
sense 26
senor 39
señorita 20
senorita 19
señora 23
seni çok seviyorum 321
senatör 298
senator 30
seni seviyorum 4697
sense 26
seni çok özledim 187
seni 1182
senpai 28
sensei 83
seni görmek istiyorum 81
sen nasılsın 397
sentinel 21
senin adın nedir 33
seni istiyorum 270
senden çok hoşlanıyorum 54
seni 1182
senpai 28
sensei 83
seni görmek istiyorum 81
sen nasılsın 397
sentinel 21
senin adın nedir 33
seni istiyorum 270
senden çok hoşlanıyorum 54
senin adın ne 311
senden hoşlanıyorum 151
seni anlamıyorum 181
senin 814
seni seviyorum baba 42
seninle 184
sence 570
sen benimsin 132
seninle olmak istiyorum 35
seni gördüğüme sevindim 550
senden hoşlanıyorum 151
seni anlamıyorum 181
senin 814
seni seviyorum baba 42
seninle 184
sence 570
sen benimsin 132
seninle olmak istiyorum 35
seni gördüğüme sevindim 550