Iyi biri Çeviri İspanyolca
9,499 parallel translation
Doktor'un yakın arkadaşı olduğuna ve artık iyi biri olduğuna mı inanacağım yani?
Entonces, ¿ el Doctor es tu mejor compadre y se supone que tengo que creerme que te has vuelto buena?
Hayır, iyi biri olmadım.
No, no me he "vuelto buena".
- O Theo iyi biri değil.
Que Theo no es bueno.
Senin kızını alan adam pek iyi biri değil.
Ese que se juntó con tu hija no es buena persona.
Daha iyi biri olabilirim.
Puedo hacerlo mejor.
Ben iyi biri değilim.
No soy una buena persona.
Hatta merak ediyorsanız artık daha iyi biri bile oldum diyebilirim. Ama arkasından ne gelecek diye de bekliyordum. Sanırım bir şeyler olmaya başladı çünkü...
Oye, ahora soy incluso un poco más agradable en caso de que te lo preguntes, pero estaba esperando a que algo malo pasase, y, bueno, ha pasado porque yo...
Ben iyi biri değilim. Tüm kasabanın önüne çıkıp öyleymiş gibi davranamam.
No soy una buena persona, y no debería ponerme en frente de toda la ciudad pretendiendo ser una buena persona.
Kocasının çok iyi biri olduğunu söylüyor.
Dice que su esposo es un santo.
Teksas kadar bir egosu var ama iyi biri bence.
Tiene el ego del tamaño de Texas, pero, sí, está bien.
Tanrının gözünde iyi biri miyim?
¿ Soy bueno a los ojos de Dios?
- Duke iyi biri.
- Duke es un buen tipo.
Sen iyi biri bile değildin.
Tú ni siquiera eras amable.
- Annem iyi biri olduğunu söyledi.
Mamá dijo que eres un buen hombre.
Daha iyi biri olabilirdim.
Debería haber sido mejor.
Bu okulda iyi biri olduğumu bilen tek kişi olduğunu sanıyordum, Grace.
Creía que eras la única persona en esta universidad que sabía que era un buen tipo, Grace.
Lara ile birlikte daha iyi biri oluyorum, anlıyor musunuz? Daha derin biri. Kapıları o açtı.
Con Lara, me convertí en una persona mejor, más profunda y ella me abrió puertas.
O zaman gel onu bizden daha iyi biri yapalım.
Entonces hagámoslo mejor que nosotros.
Seni koca çeneli, sekse düşkün, güçlü kuvvetli garson ve taksicilere karşı çok nazik biri olarak hatırlayacağım. Ki bu da senin iyi biri olabileceğini gösterir.
Te recordaré como un recio compañero de cama con una gran barbilla, que era... muy amable con los camareros y los taxistas, lo que sugiere que debes de ser una buena persona.
Çok iyi biri.
Es genial.
Hem Rose'u sevdim ben, senin için iyi biri bence.
Además, me gusta Rose. Creo que es buena para ti.
O iyi biri.
Es un buen hombre. Es...
Bütün bunların içinde kaybolmuş, iyi biri olduğuna inanıyorum, Margaux.
Creo que eres una buena persona, Margaux, que se ha visto en medio de todo esto.
Artık iyi biri unuttun mu?
Ahora se ha vuelto bueno, ¿ recuerdas?
En iyi maçlarından biri olmasa da, topu aldığında herkesi ayağa kaldırırdı ve bir beklenti hissedersiniz.
Podría no haber sido el mejor de los juegos pero él levantó a todos cuando se llevó el balón y se podía sentir una anticipación.
İnanılmaz bir gol ve belki hala FA Cup'ın bugün bile en iyi gollerinden biri.
Es una meta increíble y aún así, probablemente, uno de los mejores FA Cup goles a este día.
En iyi tahminim, biri depolarından birinde şarbon hazırlıyor.
¿ Dónde se puso tan enfermo? Bueno, la mejor conjetura es que alguien preparaba ántrax en uno de sus almacenes.
Evet ama iyi tarafı, yedi kişiyiz. Yedi tırmanışçıdan biri ölüyorsa, belki şansımız yaver gider.
Sí, pero el lado bueno, es que hay siete de nosotros, así que si uno de cada siete escaladores muere en esta montaña... quizás tengamos suerte.
Verdiğin hasarı telafi etmek için büyüyünce önemli biri olsan iyi edersin.
Ojalá seas exitoso de grande para compensar el daño que hiciste.
Daha iyi, olumlu biri olmak için yeni bir tavır takınmaya çalışıyorum. Ama bu filmin mutluluk için son şansım olduğu hep aklımda.
Estoy intentando tener una actitud positiva, ser un tipo mejor, más positivo, pero esta película es mi último intento de ser feliz.
Berbat bir şerifim çünkü en iyi dostlarımdan biri açık davalarımın yarısının faili durumunda.
Soy una terrible alguacil porque uno de mis mejores amigos es el infractor en la mitad de mis casos abiertos.
- Biri onu gördüyse bu iyi bir şey olabilir.
Sería algo bueno si alguien lo vio. Sí.
Dişlilerden biri iyi durumda.
Una de las coronas sobrevivió.
En iyi yanlarından biri.
Es una de sus muchas virtudes
- Benim gibi biri mi? - Polisleri iyi bilirim.
¿ Alguien como yo?
Ben kadınların en iyi arkadaşının kendinden biraz daha şişman biri olduğunu sanıyordum.
Creía que la mejor amiga de una chica era alguien un poco más gorda que ella.
Patron, gördüğü en iyi eğitilmiş katillerden biri olduğunu söylüyor.
El jefe dice que es uno de los asesinos mejor entrenados que jamás haya visto.
Biri bana yumurta falan pişirse iyi olacak ;
Si.
- Hadi, senin gibi zeki biri kendimi senden daha iyi tanıyacağımı bilir.
- Vamos, tan inteligente como eres... Creo que me conozco un poco mejor de lo que tú me conoces.
Bulsan iyi olur ufaklık çünkü yanında tadını çıkaracak biri yoksa yaşamak için ödediğin bedele değmiyor.
Bueno, ponte manos a la obra, jovencito, porque la vida no vale absolutamente nada si no tienes a alguien con quien disfrutarla.
Karakolun biri onların hevesini kırmadan en iyi adamları toplayabiliriz.
Podríamos tomar un grupo de los mejores antes de que alguna comisaría les mate el espíritu.
Tempietto Del Bramente Avrupa'daki en iyi mimari eserlerden biri sayılıyor.
Sabes que el "Tempietto Del Bramante" es considerado una de las grandes piezas arquitectónicas de Europa?
Müdür iyi bir adam, ama o da onlardan biri.
El Alcaide es buen hombre, pero es uno de ellos.
Bir daha asla çift olmayacağız ama dünya Paul iyi adamlardan biri olduğunda daha iyi bir yer, değil mi?
Nunca seremos pareja de nuevo, pero, eh... el mundo es un lugar mejor cuando Paul es uno de los chicos buenos.
Lara'yla ilgili en iyi şeylerden biri... Massimo'yu Modena'dan alıp... ona dünyayı, sanatı ve hayatın diğer yönlerini gösterdi. Modena'da kalmış olsaydı anlamayacağı şeyleri gösterdi.
Una de las cosas geniales de Lara es que ella sacó a Massimo de la Módena provinciana y le mostró un mundo le mostró el arte y otros aspectos de la vida que de haberse quedado en Módena, no habría entendido.
Temsil ettiğim iyi İngilizler, kölelik karşıtlarının her biri imparatorluğun yararına oradaki toprakları geliştirmek için parlamentonun onayını aldılar.
Los buenos hombres británicos a los que represento, abolicionistas cada uno de ellos, tienen el permiso del parlamento para entregar tierra allí para el beneficio del Imperio.
Şehirdeki en iyi hukuk firmalarından biri.
Es uno de los más importantes bufetes de abogados en la ciudad.
İyi biri mi?
¿ Un buen hombre?
Ne diyordun? Grup, reklam sözcüsü başka biri olursa daha iyi olabilir diye düşünüyor.
¿ Qué has dicho? El grupo piensa que quizá lo mejor sería que alguien más sea nuestro vocero.
bilmiyorum, ona bunu kesmesini söyleyeceğim iyi geceler saat sabahın biri nehalt ediyorsun
No sé, le diré que lo deje. Buenas noches. Es la una de la mañana, ¿ qué estás haciendo?
İyi biri.
Es simpática.
iyi birisin 30
iyi birine benziyorsun 16
iyi biri mi 21
iyi biriydi 25
iyi biridir 33
iyi birine benziyor 31
biri 247
birisi 209
birini 32
biri var 29
iyi birine benziyorsun 16
iyi biri mi 21
iyi biriydi 25
iyi biridir 33
iyi birine benziyor 31
biri 247
birisi 209
birini 32
biri var 29
birim 66
birinci gün 16
birine 18
birinci katta 19
birinci 55
biri bana 23
birincisi 390
birinci kat 30
birisi var 21
birinin 43
birinci gün 16
birine 18
birinci katta 19
birinci 55
biri bana 23
birincisi 390
birinci kat 30
birisi var 21
birinin 43
birinci dünya savaşı 32
biri burada 17
biri geliyor 129
birini arıyorum 33
birini bekliyorum 30
biri vardı 17
birinci kural 18
birinci bölüm 38
biri gitti 31
birim 01 25
biri burada 17
biri geliyor 129
birini arıyorum 33
birini bekliyorum 30
biri vardı 17
birinci kural 18
birinci bölüm 38
biri gitti 31
birim 01 25
biri mi öldü 17
birini seç 19
birinci manga 18
birini öldürdüm 16
birinci subay 32
birinci sınıf 101
biri hariç 30
birini seç 19
birinci manga 18
birini öldürdüm 16
birinci subay 32
birinci sınıf 101
biri hariç 30