Onun için üzülüyorum Çeviri İspanyolca
267 parallel translation
Onun için üzülüyorum... Hiçbir yerde uyuyamıyor...
Él me da lástima... no tiene dónde dormir...
Onun için üzülüyorum. Sen üzülmüyor musun?
Me da pena. ¿ A usted no?
- Onun için üzülüyorum.
- Estoy preocupada por ella.
Evet, ama bana karşı hep çok nazik davrandı, onun için üzülüyorum.
Sí, pero siempre es tan amable conmigo, y me da pena.
Ben de ıslatırdım. Her neyse, onun için üzülüyorum.
Sabes, un chico así puede llegar a ser un gran hombre.
Onun için üzülüyorum.
Me da pena por ella
Sadece onun için üzülüyorum.
No tiene remedio. Sólo lo siento por ella.
- Bunu yasaklıyorum! Onun için üzülüyorum.
Yo le compadezco.
Onun için üzülüyorum ama... Bana öyle şeyler yaptı ki, anlatamam.
Me da mucha lástima, pero me ha hecho cosas de las que no puedo ni hablar.
Onun için üzülüyorum ama yalandan nefret ederim.
Siento pena por él, pero odio mentir.
Onun için üzülüyorum.
Siento pena por él.
Onun için üzülüyorum.
Es por quien siento más pena.
Onun için üzülüyorum.
Me da lástima.
Onun için üzülüyorum.
Quizás yo también lo esté.
Onun için üzülüyorum.
Me siento apenado por ella.
Onun için üzülüyorum. Ama o kadar inatçı ki.
Es muy obstinado.
Onun için üzülüyorum.
Me conmueve.
- Onun için üzülüyorum, hepsi bu.
- Me da pena, eso es todo.
- Her neyse. Onun için üzülüyorum. - Ben de.
Me sabe muy mal.
Onun için üzülüyorum.
A esas horas imposibles.
Ama onun için üzülüyorum.
Pero lo siento por ella.
- Onun için üzülüyorum.
- Lo siento por él.
- Onun için üzülüyorum.
¿ Sientes pena por él? Es un buen hombre.
Sadece onun için üzülüyorum.
Es el único que me da pena.
Bak, tabii ki onun için üzülüyorum...
/ / - Claro, lo siento pena por él
Onun için üzülüyorum.
Siento... pena por él.
Onun için üzülüyorum ama o burnu büyük babasıyla konuşmak istemem.
Pero yo no hablaría con el engreído de su padre.
Böyle girip çıktığından dolayı onun için üzülüyorum.
Me siento mal con esta persona que entra y sale así.
Onun için üzülüyorum.
Me dan pena.
Onun için üzülüyorum.
Le tengo lástima.
Onun için üzülüyorum.
Siento lástima por él...
- Onun için üzülüyorum.
- Sentí pena por él.
Zavallı Valera, onun için üzülüyorum.
Pobre Valera, lo siento por él.
Hâlâ onun için üzülüyorum.
Todavía me siento lástima por ella.
- Ben onun için üzülüyorum.
Yo sí y siento lástima por él.
Onun için çok üzülüyorum.
Lo siento tanto por él.
Onun için üzülüyorum.
Me da lástima :
Ama onun için çok üzülüyorum.
¿ Por qué deberíamos preocuparnos por él?
Sana yardımcı olamadım ama onun için üzülüyorum.
No le regañes ahora.
Emin ol onun için çok üzülüyorum.
Lo siento mucho por él.
onun için çok üzülüyorum.
Qué pena me da.
Onun için çok üzülüyorum.
Lo siento mucho por él.
Onun için çok üzülüyorum. O haklı, biliyorsun.
¿ sabes?
Onun için gerçekten üzülüyorum.
Lo digo en serio.
Onun için çok üzülüyorum.
Me compadezco de ella.
Onun gibi bir serseri için neden üzülüyorum? Parayı verip, eve dönmeliyim.
Una vez, vi a mi madre matar a su propio bebé.
Neden onun için üzülüyorum ki?
Solo era un ladronzuelo.
Bazen, onun için biraz üzülüyorum.
Siento pena por ella algunas veces.
Sadece onun için biraz üzülüyorum ve burada daha ne kadar çalışması gerektiğini merak ettim.
Simplemente siento lástima por él y me preguntaba cuándo tiempo seguirá trabajando aquí.
Zavallı Cheryl. Onun için çok üzülüyorum, Carl.
Pobre Cheryl, me siento muy mal por ello.
Onun için gerçekten üzülüyorum.
Me da muchísima pena.
onun için 179
onun için endişeleniyorum 35
onun için endişelenme 37
onun için değil 32
üzülüyorum 16
onun bunun çocuğu 24
onun adı ne 35
onun neyi var 30
onun yerine 89
onun da 23
onun için endişeleniyorum 35
onun için endişelenme 37
onun için değil 32
üzülüyorum 16
onun bunun çocuğu 24
onun adı ne 35
onun neyi var 30
onun yerine 89
onun da 23
onun adı 76
onun babası 21
onun gibi bir şey 154
onun mu 44
onun yüzünden 27
onun adı neydi 18
onun nesi var 154
onun gibi 58
onun dışında 36
onun sorunu ne 32
onun babası 21
onun gibi bir şey 154
onun mu 44
onun yüzünden 27
onun adı neydi 18
onun nesi var 154
onun gibi 58
onun dışında 36
onun sorunu ne 32