Onun yüzünden Çeviri İspanyolca
1,799 parallel translation
Asıl onun yüzünden ben mahcup oldum.
¡ Ella es la que me hizo sentir vergüenza!
Hepimiz onun yüzünden ölecek miyiz?
¿ moriremos por su bien?
Az daha onun yüzünden kovuluyordum, Sam!
¿ Hubieras permanecido neutral entonces?
Aslında, 10 öğrenci bugün onun yüzünden tutuklandı.
La cosa es que 10 estudiantes han sido arrestados hoy por su culpa.
Çöldeki bütün sorunlar onun yüzünden.
Es todo culpa de que todo ha salido mal en el desierto.
Ablan onun yüzünden az daha kendini öldüreceğini söyledi.
Tu hermana ha dicho que por poco te matas por ella.
Onun yüzünden geri kalıyoruz.
Él nos retrasa.
Hep onun yüzünden...
No todo siempre es por...
Hayır onun yüzünden değil.
No, no, no es por ella.
Babam, uzun bir süre onun yüzünden aşçılık yapamayacak.
Mi padre ya no pudo ser cocinero por su culpa.
Her şey onun yüzünden.
Todo es por ella.
Onun yüzünden gitmek istiyorsun değil mi?
Quieres entrar a ese internado porque ella también irá allí, ¿ no?
Babam onun yüzünden öldü.
Mi padre murió por su culpa
İşte! Onun yüzünden bugün 300 şekel kaybettim.
¡ Porque he perdido 300 shekels hoy por su culpa!
Ve onun yüzünden düğüne yetişemedim
Me esposó en la casa de la hermandad. y no pude tomar el avión para casarme.
Bu durum biraz fazla tesadüf, siz onun yüzünden hapse giriyorsunuz ve sonra da ona birileri tarafından kiralanan bir katil tarafından ateş ediliyor.
Su última víctima. ¿ Cree que yo maté a Allison?
- Hepsi onun yüzünden, değil mi?
- Esto es por ella, ¿ no?
- onun yüzünden.
- Por culpa de ella.
Ve annemiz onun yüzünden çok acı çekmiş.
Y nuestra madre tuvo que sufrir a causa de él.
Onun yüzünden.
Es por ella... por ella.
Onun yüzünden şükran günü yemeğini kaçırdın.
Te hizo perder la cena de acción de gracias.
Bip müşteri anlaşmayı imzalamadı, onun yüzünden bip kadar para kaybettik. Bip!
Ese # "$ * % cliente que no aceptó el trato, y perdimos mucho #" $ * % dinero.
Onun yüzünden geldi bunlar başına.
Has hecho frente a todo esto por culpa de ella.
Onun yüzünden mi?
¿ Por ella?
- Özür dilerim, onun yüzünden oldu.
- Lo siento. Me saca de quicio. Está bien.
- Ted! - Özür dilerim. Onun yüzünden!
- Lo siento. ¡ Es él!
Annem onun yüzünden öldü!
¡ Mi madre está muerta por culpa de él!
Ama onun yüzünden değil.
Pero no por ella.
Ayrıca, yeğenim onun yüzünden hiç acı çekmedi ki.
Además, mi sobrino no fue lastimado por ella.
Kardeşi onun yüzünden kendini öldürdü, ve senatör bununla başa çıkamıyordu.
Su hermano se suicido por su culpa, y no pudo escapar de la culpa.
Onun yüzünden mi?
Kim Hyun Joon?
Lex onun senin yüzünden akıl hastanesinde olduğunu söyledi. İlişkinin gereklerini yapamadığından onun zarar gördüğünü söyledi.
Lex también dijo que ella estuvo en ese manicomio por tu culpa que su relación era tan disfuncional que constantemente la lastimabas.
Herhangi bir kötü karakter için her zaman hüzünlü bir şey vardır ve bu şey yüzünden onun için çok üzülebilirsiniz.
Para cualquier buen villano, siempre hay esa tristeza para ellos, y esa cosa donde se puede casi sentir mal por ellos.
Ona ben maymun derim, yani onun... yüzünden dolayı.
Le digo Mona por su... cara
Onun kendini öldürmeye çalışmasının sebebinin biz olduğumuzu düşünüyor. Meksika'daki olanlar yüzünden mi?
Cree que somos la razón por la que intentó suicidarse.
Onun ameliyatı sırasında dikkatsiz davranmış olma ihtimâlin var mı? İçindeki kara ruh yüzünden ondan kurtulmak istemiş olabilir misin?
¿ Es posible que no hayas sido cuidadoso con ella porque en algún lugar de tu alma oscura querías deshacerte de ella?
Onun sonrasında yaptığım birşey yüzünden.
Es por lo que hice después.
Onun adı Lafayatte ve ona yaptıkların yüzünden kendinden utanmalısın.
Su nombre es Lafayette y debería darte vergüenza por lo que le hiciste.
Kardeşime yenilgisi yüzünden zor görevler verildi, ama ben git gide onun için daha az endişeleniyordum.
Se le asignó un duro trabajo a mi hermana como castigo por su derrota, pero cada vez estaba menos preocupada por ella.
Onun yanlış anlamaları yüzünden karımı ve evimi kaybettiğimi anladım.
Bueno, escucha esta verdad, querida.
Ama onun eşekliği yüzünden, ben bir fırsat buldum.
Pero por ser un burro tiene otra oportunidad.
Haddimi aşarak konuştuğum için üzgünüm. Ama onun pisliği yüzünden kendimi çok rahatsız bir durumda buluyordum.
Bien, perdone por hablar fuera de lugar, pero me encuentro mucho más incómoda por su revoloteo.
Babam ve onun vasektomi sorunları yüzünden gençliğinin tadını bile çıkaramadın.
Ni tuviste una oportunidad de salir, y todo por culpa de papá y su estúpida vasectomía.
Ölüyüm, değil mi? Benim yaptığım şey yüzünden onun acı çekmesi hiç adil değil. Ama e-postanın kuralı bu.
Estoy muerto, ¿ no? Pero no es justo que ella tuviera que sufrir por lo que yo hice, pero esa es la regla del email.
Senin öfken ve onun suçu yüzünden burada kaldınız.
Ligados a la tierra a causa de tu ira y... su culpabilidad.
Onu özlüyorum, fakat onun ölümü yüzünden artık harap olmuyorum.
La echo de menos, pero, pero ya no me siento hundido por su pérdida.
Onun ya da senin yalanların yüzünden kendimi feda etmeyeceğim.
No voy a colgarme a mí misma por sus mentiras... o las tuyas.
Onun doğumu, erkeklere işledikleri günahlar yüzünden bir intikam.
Su nacimiento es el pago por los pecados de la humanidad.
10 yıl önce Lemoine aptal bir tutuklama yüzünden onun ortağını öldürmüştü.
Lemoine se cargó a su adjunto en un ajuste, hace diez años
Jenna sonunda temizlikçi bayanlara onun yerine ödemek zorunda kaldığım paralar yüzünden cezasını çekecek.
Finalmente Jenna será castigada por todas las veces que tuve que pagar su parte para las señoras de la limpieza.
- Lütfen İsa, onun ahlaksızlıkları yüzünden beni cennetten etme!
- ¡ Por favor, Jesus no dejes que sus fallas morales me jodan fuera del paraiso!
yüzünden 18
onun bunun çocuğu 24
onun adı ne 35
onun neyi var 30
onun için 179
onun yerine 89
onun da 23
onun adı 76
onun babası 21
onun gibi bir şey 154
onun bunun çocuğu 24
onun adı ne 35
onun neyi var 30
onun için 179
onun yerine 89
onun da 23
onun adı 76
onun babası 21
onun gibi bir şey 154
onun mu 44
onun nesi var 154
onun gibi 58
onun için endişeleniyorum 35
onun adı neydi 18
onun sorunu ne 32
onun dışında 36
onun için üzülüyorum 44
onun derdi ne 28
onun suçu değildi 17
onun nesi var 154
onun gibi 58
onun için endişeleniyorum 35
onun adı neydi 18
onun sorunu ne 32
onun dışında 36
onun için üzülüyorum 44
onun derdi ne 28
onun suçu değildi 17