English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ P ] / Para burada

Para burada Çeviri İspanyolca

22,136 parallel translation
Ve sonsuza kadar burada olmayacak.
Y, no va a estar ahí para siempre.
- Senin görevin burada bitiyor.
Este es el final del trayecto para ti. ¿ Qué?
Tartışmalara hazırlanmanız için gereken herşey burada, hanımefendi. Sadece rakibinizin ne dediğine odaklanmamaya çalışın. Sizi sinir etmesine izin vermeyin.
esto es lo que necesita para su debate, madan intente enfocarse, no importa lo que su oponente diga no le dejes inquietarte él hara todo lo que pueda para liar su cabeza no caiga redondito lo que sea que diga, solo responda :
Kusura bakmayın ama tam olarak neden burada olmamız lazım?
Disculpa, pero ¿ para qué tendríamos que estar aquí?
Beni burada işe alıp geri kalanı için ödeme yapabileceğinizi mi sandınız?
Nos robaron la mitad del algoritmo. ¿ Creen que me van a pagar para que les dé el resto?
Burada temelli duracağım Ruby sen de dünyanı yakıp kül etmemi izleyeceksin.
Estoy aquí para quedarme, Ruby, y me verás reducir a cenizas tu mundo.
Birlikte, trolleri dünyadan sileceğiz! Trol dostlarım, bugün burada toplandık çünkü gizliliğimiz tehlike altında. Her birimiz, Colaroda'da en kötü şöhrete sahip olan trollerdeniz.
juntos libraremos al mundo de los troles! Papus trolls, nos hemos reunido porque nuestro anonimato esta siendo amenazado individualmente, somos los trolles mas notorios en Colorado debemos hallar una manera para unirnos cada uno de nosotros tiene el poder para hacer que los foros sangren
Burada hepimiz için bir imkân var.
Hay oportunidad aquí para todos nosotros.
Daha önce, üzerinde "Fear Walking Dead"... fırsat hepimiz için, burada yok var.
Anteriormente en Fear the Walking Dead... Hay una oportunidad aquí, para todos nosotros.
O iyileşene kadar burada yaşayabiliriz.
Podemos sobrevivir aquí lo suficiente para que mejore.
Butters, yılanı ezmeyi bırak. Centilmen, seninle konuşmak için burada. Ne?
Butters, deja de sacar la serpiente este caballero esta aqui para hablarte que?
Burada, herkesin konuşmasını canlı bir şekilde izleyebildiğiniz uydu gözetlemesi var. Oh, bu işime yarayacak. Sorgulamayı gerekli bulursanız en uç noktada yapılan sorgulama odaları.
util para monitorear conversaciones en vivo oh, sera muy practico aqui, la habitacion de Interrogacion Extrema si lo halla necesario oh. seei, es necesario, hagamoslo
Mem'berryleri mi? Korkarım ki burada memberrylerini yiyen herkes geçmişe geri gitmek istiyor, anladınız mı? Bizim için iyiye yaramadı.
berry -'cuerdos lamento decirle que quienes comieron los berry -'cuerdos querian regresar al pasado no salio bien para nosotros no debimos haber comido los berry -'cuerdos los berry -'cuerdos nublan su juicio se dentran a su cabeza
Bunu yapmamalıyım. Seninle tartışamayacağım artık. Burada durup sana ikimizin ne kadarda farklı olduğunu söylemek istiyorum, ama bu doğru değil.
no deberia hacer esto ya no puedo discutir contigo quiero quedarme aqui y decirte que tÚ y yo somos diferentes pero no es verdad todo lo que hicimos fue hacer excusas para ser personas horribles no se si tu intentastes enseñarme una leccion, pero aun asi
Neyse, sonra ona "Burada yemek istiyorsan renkli tişörtünü içeri sokmak zorunda kalacaksın." dedim.
"Tienes que meterte tu franela desteñida para comer aquí".
Burada delice olan diğer şey para hakkında konuşuyor olmamız.
Otra cosa que es una locura es que estemos hablando de dinero.
Burada bulunman bile etik değil.
No es ético para que pueda ser incluso aquí.
Onu geri getirecek olan her şey burada.
Todo lo que hace falta para recuperarlo.
Ben las tiaraspara la quinceañera ( prenses tacı ) için bakınırken Maggie'yi burada tutabilir misiniz,..
¿ Puede coger a Maggie mientras miro las tiaras para las quinceañeras?
Burada ölecek olursam, üşümemek için cesedimin içinde yaşayabilirsin.
Si muero aquí, te permito vivir dentro de mi cadáver para estar abrigado.
Burada gece kulübü açmak için her şey hazır Abe.
Está listo para abrir como club nocturno, Abe.
- Burada kal ve korumalara dikkat et. Haydi.
Quédate aquí y mirar hacia fuera para los guardias.
- Burada düşündüğümüzün iki katı Güneş Silahı yapmaya yetecek panel var.
- Hay suficientes paneles en aquí para hacer un Sol arma del doble del tamaño que pensábamos.
Fakat çalışması için burada yeterli ışığımız yok.
Pero nosotros no tenemos suficiente luz en aquí para hacer que funcione.
Burada işiniz yok, yüzbaşı.
No tiene motivos para estar aquí, capitán.
Ne kadar yollayabiliyorsanız burada o kadar ihtiyaç var.
Sin embargo muchos pueden ser enviados, que es la cantidad que necesita para llegar hasta aquí.
Güvenlik kameralarını kapattım ki kimse bizi burada görmesin ama sanırım çatıdakiler başka hatta bağlı.
Me las arreglé para desactivar las cámaras de seguridad para que nadie viera lo de aquí fuera, pero me preocupa que las del tejado tengan un circuito diferente.
Burada olduğun için çok mutluyum ve çılgın olduğunu hiç de düşünmüyorum.
- Estoy tan feliz de que estés en la ciudad, y no pienso que estés loca para nada.
Bence burada olanları öğrenmemiz lazım.
Creo que nos tocaría para averiguar lo que ha pasado aquí.
Burada bekleyin, onunkini getireyim.
Espera aquí y voy a conseguir de ella para usted.
Burada tam olarak ne olduğunu bilmiyorum, adını ne koyacağımı bilmiyorum ama şunu biliyorum ki oyun oynamak için fazla yaşlıyım...
Mira, no sé lo que está pasando aquí, no sé cómo denominarlo, pero sé que soy demasiado mayor para jueguecitos, así que...
Lut'un karısı, tam burada ardına bakacaksın.
Esposa de Lot, ese es tu pie para mirar hacia atrás.
Başka hayvan gerekirse diye burada para var.
Aquí hay dinero por si necesitas más animales.
İlacın burada.
Esto es medicina para ti.
Burada gizli bir Guantanamo'ya yardımcı oluyorsun ve artık sadece uzaylılar yok burada.
Los estás ayudando a mantener un Guantánamo secreto, aquí. y ahora no es solo para alienígenas.
O burada, çünkü soruşturma, ismi geçen kişilere yakın birininin burada olmasını gerektiriyor. Hile yapılmasını engellemek için devletin güvendiği birinin burada olması gerek.
Está aquí porque esta investigación requiere alguien cercano a los sospechosos, alguien en quien el gobierno pueda confiar para romper el subterfugio.
Livewire'ı bulmamıza yardım etmek için burada.
Está aquí para ayudarnos a encontrar a Livewire.
Burada çalışmaya başladığım ilk gün Supergirl olduğum ilk gün arkadaşlığın hayatımın en iyi taraflarını oluşturdu.
Srta. Grant. Quiero que sepa que trabajar para usted es un honor.
Yapmamız gereken bir işimiz var ve sizin şu an burada olmanız güvenli değil.
Tenemos que seguir un proceso y no es seguro para usted que esté aquí.
Burada yaşamamın mı?
¿ Para tenerme aquí viviendo?
Her zaman benim için buradaydın ve ben de senin için burada olacağım tekrar.
Has estado ahí para mí una y otra vez, y yo estaré ahí para ti.
Burada içecek bir şeyin yok mu?
¿ No hay nada para beber aquí?
Eğer kalacaksın sonsuza kadar burada yaşayalım.
Lo dejara vivir aqui para siempre.
Bazı topları büyümek böylece baban, küçük bir servet harcadı Ve şu anda, burada, ne yapacağını tam olarak budur.
Tu padre gasto una pequeña fortuna para que te crecieran las pelotas, y eso es exactamente lo que vas a hacer, aqui y ahora.
Ama ne yazık ki sizin için, hiçbir kalabalık bugün burada yoktur.
Tristemente para ustedes, no hay una multitud aqui.
Geceyi burada geçirmeni istiyorum.
Voy a necesitar para pasar la noche aquí.
Burada yolu temizlemeye yetecek kadar işçi var.
Hay obreros que aquí están lo suficientemente amplia como para despedirlos.
Burada yer varken neden para harcayalım?
¿ Para qué gastar dinero en una casa propia - Es tiempo de que te comportes como si tuvieras expectativas. - cuando hay espacio suficiente aquí?
Burada en az birkaç yıllık iş var.
Hay trabajo aquí para unos buenos años.
Senin burada, kardeşinin yanında olmanı istiyordu.
Quería que regresaras para estar con tu hermano.
Artık burada kalamazsın.
Ya no hay lugar para ti.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]