English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ S ] / Sorunun ne

Sorunun ne Çeviri İspanyolca

4,550 parallel translation
Senin sorunun ne?
Arma! ¿ Qué demonios le pasa con usted, hombre?
- Senin sorunun ne?
¿ Qué es lo que te pasa?
- Ciddiyim Wade, sorunun ne?
En serio, Wade, lo que la diablos te pasa, hombre?
- Git, sorunun ne olduğunu bul.
Ve a buscar lo que está mal.
- Sorunun ne senin?
- ¿ Cuál es tu problema?
Sorunun ne senin?
¿ Qué te pasa?
- Sorunun ne olduğunu bilmiyorum ; ama aptallık yapma.
No sé de qué va esto, pero no seas idiota.
Sorunun ne biliyor musun Ray?
¿ Sabes cual es tu problema, Ray?
Sorunun ne, tüysüz?
¿ Cuál es tu problema, lampiño?
Sorunun ne kadın?
¿ Qué demonios, señora?
Sorunun ne olduğunu bulmaktan neredeyse nefret edeceğim.
Como que odio descubrir cuál es el problema.
O zaman kahve ile sorunun ne?
¿ Cuál es el problema en un café?
Sorunun ne olduğunu biliyorum sanırım?
¿ Sabes cuál creo que es el problema?
- Sorunun ne olduğunu biliyorum.
- Chicos, sé cual es el problema.
Sorunun ne olduğunu biliyorum.
Sé cual es el problema.
Sorunun ne olduğunu biliyorum.
Oye, ya sé cual es el problema.
- Millet, sorunun ne olduğunu biliyorum.
- Chicos, sé cuál es el problema.
Sorunun ne olduğunu biliyorum.
Sé cuál es el problema.
- Serbest bırakmama yardım et sonra da çıkıp gidebiliriz. - Senin bu kuşla sorunun ne?
- ¿ Qué problema tienes con el pájaro?
- Senin sorunun ne Daedalus?
- ¿ Cuál es tu problema, Dédalo?
Senin sorunun ne?
¿ Qué cojones pasa contigo?
Sorunun ne?
Que pasa contigo?
Senin sorunun ne biliyor musun?
¿ Sabes cuál es tu problema?
O zaman sorunun ne?
- Bien, entonces... Bueno, ¿ entonces cuál es el problema?
senin sorunun ne?
¿ Cuál es tu problema?
- Sorunun ne?
- ¿ Qué te pasa?
Senin sorunun ne?
¿ Qué te pasa?
Sorunun ne, Ray?
¿ Qué pasa contigo, Ray?
Sorunun ne olduğunu sordu, ben de sadece muayene olmak istediğimi söyledim.
Preguntó qué pasaba, y le dije que sólo quería el examen.
Neden sakinleşip sorunun ne olduğunu söylemiyorsun?
¿ Por qué no te calmas y me dices cuál es el problema?
Candi'nin sorunun ne olduğunu biliyorum.
Ya sé cuál es el problema de Candi.
Senin sorunun ne amına koyayım?
¿ Qué sucede contigo?
Sorunun ne senin?
¡ ¿ Qué te pasa? !
Senin sorunun ne be adam?
¡ ¿ Qué diablos pasa contigo?
Sorunun ne olduğunu bile merak etmiyor musun?
¿ Ni siquiera tienes curiosidad por saber qué pregunta es?
Senin sorunun ne?
¿ Qué pasa contigo?
Sorunun ne Laskey?
¿ Qué problema hay, Laskey?
- Sorunun ne? - Açıkçası, sorunum yok.
¿ Cuál es tu problema?
Senin sorunun ne?
¿ Qué es lo que te pasa?
Sorunun ne olduğunu sordum ama söylemedi.
Le pregunté qué pasaba, pero no lo dijo.
Sorunun ne senin?
¿ Qué problema tienes?
Bir günümüz kaldı ve hala bu Katy şarkısı için güçlü bir planımız yok ve sanırım sorunun ne olduğu apaçık ortada.
Hoy es el día y aún no tenemos un plan sólido para esta canción de Katy, y pienso - es bastante obvio cuál es el problema.
Sorunun ne olduğunu anlamıyorum. Sana bir taşıt karşılığında... belirli bir miktar altın vereceğim.
Le daré una cierta cantidad de oro, a cambio de una caravana.
Sorunun ne senin?
¿ Cuál es tu problema?
Sorunun ne?
¿ Cuál es tu problema?
Bunların hiçbiri doğru değil. Senin sorunun ne?
No está bien. ¿ Qué te pasa?
Senin sorunun ne?
¿ Cuál es tu problema?
O zaman bana sorunun ne olduğunu söyler misin?
¿ Entonces puedes decirme que ocurre? ¿ Por qué no puedo volar?
Ne sorunun var amına koyayım senin?
¿ Qué cojones te pasa?
Hiçbir zaman ne diyeceğini bilmiyorsun. Senin sorunun bu, değil mi?
Tu nunca sabes lo que vas a decir, y ese es el problema, ¿ verdad?
Keş herif. - Ne sorunun var lan?
- Cocaína idiota. ¡ ¿ Qué sucede contigo?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]