English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ Ö ] / Öyle bir şey olmayacak

Öyle bir şey olmayacak Çeviri İspanyolca

885 parallel translation
Öyle bir şey olmayacak.
Eso no ocurrirá.
Hayır, hayır, hayır, öyle bir şey olmayacak.
No, no, ya no.
- Öyle bir şey olmayacak.
- Ni hablar. Te irás...
Bugün patronunla aranda geçenleri gördüm baba. Bana öyle bir şey olmayacak.
Hoy vi cómo sucedía y no dejaré que me pase lo mismo.
Öyle bir şey olmayacak.
Eso no pasará.
Öyle bir şey olmayacak Albert.
No lo hará, Albert.
Öyle bir şey olmayacak.
No tendrá lugar.
Öyle bir şey olmayacak.
No hay peligro de eso.
- Öyle bir şey olmayacak Henry.
- Nada de eso, Henry.
Öyle bir şey olmayacak.
No me perderás.
Öyle bir şey olmayacak. Babam halledecek.
Mi papá va a impedirlo.
Öyle bir şey olmayacak.
Eso no va a pasar.
Öyle bir şey olmayacak.
Eso no va a suceder.
- Öyle bir şey olmayacak.
- No pasará. - La pericia lo dice...
İsimleri yeni kitabında açıklayacak mısın? Hayır. Öyle bir şey olmayacak.
¿ No podría ser toda esta historia sólo la fabricación de los nazis con el fin de difamar a los Judios y a la iglesia católica, al mismo tiempo?
Öyle bir şey olmayacak.
¿ De qué sufrimiento hablas?
Canını sıkmaktan nefret ederim, bayım, ama öyle bir şey olmayacak.
Caso siento señor pero que no se materializó,
- Öyle bir şey olmayacak! - Sen öyle san.
¡ No saldrá mal!
Büyük ihtimalle öyle bir şey olmayacak.
Eso probablemente nunca sucederá.
Öyle bir şey olmayacak.
No pasará.
Öyle bir şey olmayacak, Swifty.
No voy a hacerlo, Swifty.
Öyle bir şey olmayacak.
Gracias, pero no.
Öyle bir şey olmayacak.
Eso no sucederá.
- Öyle bir şey olmayacak.
- Eso no pasará.
- Öyle bir şey olmayacak.
- No mucho.
Bugün burada öyle bir şey olmayacak.
No va a pasar nada de eso aquí hoy!
Öyle bir şey olmayacak.
No va a pasar.
Öyle bir şey olmayacak.
Ni lo sueñes.
Öyle bir şey olmayacak. Yaklaş.
No, no, Francie, nada de eso.
Öyle bir şey olmayacak, Howard.
Eso no sucederá.
Evet. Öyle bir şey olmayacak.
Si, bueno, eso no va a ser posible.
Öyle bir şey olmayacak.
Vamos, no le estoy engañando.
Öyle bir şey olmayacak, Jason.
No sucederá, Jason.
- Hayır, öyle bir şey olmayacak.
- No, no es cierto. - ¿ No se está muriendo?
Öyle bir şey olmayacak.
Nada de eso va a pasar.
Öyle bir şey olmayacak.
Para nada.
Öyle bir şey olmayacak.
No va a funcionar.
- Öyle bir şey olmayacak, ahbap.
- De ninguna manera.
- Öyle bir şey olmayacak.
Eso no va a suceder, ¿ sabes?
Öyle bir şey olmayacak.
Nunca pasará.
Burada öyle bir şey olmayacak!
No va a suceder aquí.
- Bu sefer öyle bir şey olmayacak.
Esta vez no saldrá nada mal.
Eğer öyle bir şey olursa, sizi temin ederim, bunu başlatanlar Anticanlar olmayacak.
Y si ocurre algo, les aseguro que no serán los anticanos los que comiencen.
Öyle bir şey olmayacak.
- No va a pasar.
Öyle bir şey asla olmayacak.
Nunca pasara.
- Kamera öyle ağır bir şey olmayacak.
- La cámara no pesa mucho.
Ben yaşadıkça da, öyle bir şey olmayacak.
Eso no ocurrirá mientras yo viva.
- Asla öyle bir şey olmayacak.
Nunca pasará.
Ama tabii, çok açık ki, öyle bir şey asla olmayacak. Değil mi?
Excepto que está muy claro que eso nunca va a suceder ¿ verdad?
- Öyle bir şey asla olmayacak.
- Está metido en un lío.
Öyle bir şey de olmayacak.
Eso tampoco ocurrirá.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]