Bu nedenle Çeviri Fransızca
4,823 parallel translation
Bu nedenle lütfen aklınızı başınıza toplayın ve New York Times için tam provayı yapın.
Alors, s'il vous plait, reprenez-vous et faites cette grande répétition pour The New York Times
Marilyn sadece ona yardım edebilecek çok güçlü... -... adamlarla yattı, bu nedenle avcı Marilyn'dı. - "Bu nedenle?"
Je veux dire, Marilyn couchait seulement avec des hommes de pouvoir qui pouvaient lui servir, ergo, elle était le prédateur.
.. tam da bu nedenle kendisi hapse girmek üzere.
Ce qui explique pourquoi son nom va être transféré dans une prison
Bu nedenle mahkemeden, ölüm dışında bir cezayı göz önünde bulundurmamasını arz ederim.
Donc je demande à la cour d'envisager pas d'autre sentence que la mort.
Bu nedenle de iz bırakmamıştır.
Voilà pourquoi il n'y a pas de trace.
Bu nedenle mi boşandın?
C'est pour ça qu'on divorce.
Bu nedenle de habire değerler, normlar ya da inançlar icat edip duruyoruz.
C'est pourquoi on finit par inventer des valeurs, des normes, des croyances.
İşte belki de bu nedenle kimsenin dikkatini çekmedi.
Sans attirer l'attention, de ce fait.
Bu nedenle ürünlerimiz hakkında acil sorularım olacak. En yakın zamanda toplantı talep ediyorum.
J'ai donc d'urgentes questions concernant vos productions et qui demandent une conférence au plus tôt.
Ben de bu nedenle buradayım.
Voilà pourquoi je suis ici.
Tanrı benim babamdır. Bu nedenle asla yalnız kalmam.
Dieu est mon père, alors je ne suis jamais seul.
Ve simdi bu nedenle lanetlendi.
Elle est maudite à cause de ça.
Herzaman icin plan buydu, Keltus bu nedenle beni hapisten cıkardi.
C'était prévu ainsi. Il m'a sortie de prison pour ça.
Mükemmeliyetçisin, bu nedenle kesin karara varılamayan, cevapların ne doğru ne de tamamen yanlış olduğu bir meslek seçmişsin. O zaman neden buradasın?
Tu aimes la perfection, ce qui est bizarre parce que tu as choisi de faire un boulot ou tout n'est jamais tout blanc ou tout noir alors, pourquoi t'es là?
Bu nedenle, Garrett Burke, "Oğlunu bıçakladın mı?" sorusunda yalan söylüyor gibi gözüktü.
C'est pour ça que le détecteur de Garrett a échoué. " Avez vous poignardé votre fils?
İstediği şeyi alamadı, bu nedenle Toby Burke'e gitmeye karar verdi.
Il n'a pas eu ce qu'il voulait, alors il a été chez Toby Burke - et l'a eu à la place.
Bu nedenle sen cevabı bileceksin.
C'est pour cela que tu connais déjà la réponse.
Bu nedenle saygımızı hak ediyor.
Et il mérite notre respect.
Ve bu nedenle sana güvenlik ekibime katılmanı teklif ediyorum.
C'est pourquoi je t'offre un travail dans mon service de sécurité.
Gelirler hastaneye bağışlanacak, bu nedenle olumsuz cevap kabul etmiyorum.
C'est pour les fonds de l'hôpital, vous ne pouvez pas refuser.
Başka bir şirket daha patentime göz dikti bu nedenle, güvenliği bir basamak arttırmak zorunda kaldım.
Une autre entreprise a mis une cible sur mon brevet Donc j'ai dû intensifier la sécurité, c'est tout.
Ve meclis bu nedenle utanmalı Frank. Niye ki?
Et le Congrès devrait avoir honte.
"Dünya aldatılmak istiyor, bu nedenle buna izin verin."
"Le monde veut être trompé, " alors qu'il le soit. "
Büyük ihtimalle bu nedenle o kadar hızlı gidiyordu.
C'est certainement pour ça qu'il roulait si vite.
Bu nedenle ısrarcı davranıyor.
Voilà pourquoi il persévère.
Bu nedenle bulaş konusuna odaklanmalıyız.
Il y a 50 % de risque de contamination.
Bu nedenle kimsenin ayrılmamasını emretmelisiniz. Hatta denetimler sıklaştırılmalı.
C'est une tragédie pour les habitants mais la sécurité du pays passe avant tout.
Bu nedenle gidebildiğim tek dans Sadie Hawkins'di.
Donc j'allais juste au Quart d'heure américain.
İşte bu nedenle çok acımasızdım.
C'est pourquoi j'ai été si impitoyable.
Bu nedenle aynı zamanda bir taşıyıcı. Şu alışılmadık gen. öyle değil mi?
Donc lui aussi, il a le gène super-spécial?
Bu nedenle şarkın için "Tanrı kralı korusun" demelisin.
Tu devrais chanter "God save the king".
Bu nedenle tek taraflı "işten el çektirdiklerini" duyduğumda şaşırdım dedi.
J'étais donc étonné qu'ils m'aient unilatéralement "démissionné".
Bir doktorun tek oğlu, bu nedenle durumları iyi.
Et il n'est que le fils d'un médecin, donc c'est très bien pour lui.
- Bu nedenle sizi bağlayamayacak durum...
Alors, je ne peux pas vous mettre...
Sen de bu nedenle Kitsune mağrasındaki çamur kokusunu alabildin.
C'est pour ça que tu as senti l'argile de la grotte du Kitsune.
İtalyanca'da Sihirli Hızlı Geçiş nasıl söylenir bilmiyorum bu nedenle sadece "Mamma Mia!" ile gidiyorum.
Je ne sais pas dire "Passe Exprès des sorciers" en italien, alors je me contenterai de "Mamma mia!"
Bu nedenle de Büyü Dünyası'nın iyiliği için güçlerini iade etmemeye karar verdik.
Attendez, s'il vous plaît. J'ai essayé de l'aider à grandir.
Ailem tüm arkadaşlarına Radley'e yorgunluk için gittiğimi söylemiş. Bu nedenle herkesin iyi olduğumu bilmeleri için bir akşam partisi hazırlıyorlar.
Mes parents ont dit à tous leurs amis que je suis allée à Radley pour cause d'épuisement, donc ils veulent organiser une soirée pour s'assurer que tout le monde sache que je vais mieux maintenant.
Bu nedenle de evleniyorum.
Alors, je vais me marier.
Bu nedenle istemeden de olsa bazı varlıklarımızı satmamız gerekiyor. Sermayemiz de tükenmek üzere. Bu yüzden bu durumdan kurtulmamızın tek yolu yatırımlarımıza devam etmek.
On doit commencer à vendre ce qu'on ne voudrait pas vendre mais nos réserves s'épuisent, alors la seule... la seule solution c'est de relancer, d'investir encore.
Bu nedenle, öncelik hakkımızı banka olarak bu malı almak için tutuyoruz.
Nous avons donc usé de nos prérogatives en tant que banque de prêt.
Şimdilik, ellerinde onun peşinden gidecek bir şeyleri yok,... bu nedenle Peter'e ulaşmak için benim peşime düştüler.
Ils n'ont rien contre lui et ils m'attaquent pour l'atteindre.
Bu ifadenin geciktiği her gün, yargıç daha da sinirleniyor, bu nedenle stratejinizi yeniden gözden geçirmenizi isteyebilir.
À chaque jour de report de cette déposition, la colère du juge monte. Revoyez votre stratégie.
Avukatınız bunu belirtene kadar, farkında değildik,... bu nedenle teşekkür ederiz Bay Gardner.
Nous l'ignorions, vos avocats nous l'ont appris.
Adalet Bakanlığı geçmiş ve mevcut kampanya yöneticileri aleyhine hamleler yapıyor,... bu nedenle sanırım geçmiş kampanyalarınızı sizin de gözden geçirmeniz gerekiyor.
Le département de la justice enquête sur les anciens chefs de campagne et les actuels. - Vous devriez réétudier vos dossiers.
Bu nedenle, Bayan Lockhart ve Bay Gardner'in yönetici ortaklıklarından ayrılmamasına ve sizin kılavuzluğunuzda işlerine devam etmesine karar verdim,... finansal sağlık doğrultusunda.
Donc, j'ai décidé de ne pas renvoyer Mlle Lockhart et M. Gardner de la direction. Ils doivent continuer à travailler, avec votre aide, à un équilibre financier.
Yaşlı bir avukat tarafından verilen bir seminere katılmak için Allahın siktir ettiği bu yere hangi nedenle geldin?
Pourquoi venir dans le trou du cul du monde suivre un séminaire tenu par un avocat à la retraite?
Bu nedenle, Freddie Mercury'den bir parça söylemek ve erkeklerin de diva tavırları sergileyebileceğini göstermek istiyorum.
Pour leur montrer que les mecs peuvent tout à fait avoir une attitude de diva.
Bu nedenle aile ile tanışmalısın.
Autant que vous rencontriez la famille.
Her zaman sevdiğim gibi ve bu nedenle, bu işi kabul etmeni istiyorum.
Et c'est pour ça que je veux que tu acceptes ce travail.
Bu... sivrisinek çeşidi Batı Nil'den gelmemiş,... o nedenle akvaryum havuzlarından gelme ihtimali yok.
L'a... Cette espèce de moustique ne transmet pas le virus du Nil. Ça ne peut donc venir du bassin des carpes.
bu nedenle de 18
bu ne 1749
bu ne güzellik 28
bu ne ya 25
bu ne demek 322
bu nedir 1395
bu ne demek oluyor 180
bu ne kadar 45
bu ne zaman oldu 63
bu ne biliyor musun 41
bu ne 1749
bu ne güzellik 28
bu ne ya 25
bu ne demek 322
bu nedir 1395
bu ne demek oluyor 180
bu ne kadar 45
bu ne zaman oldu 63
bu ne biliyor musun 41