English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ C ] / Ceset nerede

Ceset nerede Çeviri Fransızca

178 parallel translation
Ceset nerede?
Où est le corps?
Ceset nerede. Hani Olins'in cesedini değiştirecektiniz?
Où est le corps qui remplace celui d'Olins?
- Korkunç bir iş Müfettiş. - Ürkünç. Ceset nerede?
- Une terrible tragédie.
Şimdi ceset nerede?
Alors, où est le corps?
Ceset nerede Bayan Marple?
Mais le cadavre Mlle Marple?
- Ceset nerede?
- Où est le corps?
Ancak, sormak istediğim, ceset nerede?
Vous savez où est le corps?
Ceset nerede?
Je ne pouvais pas sortir. Qu'as-tu fait avec le corps?
- Peki ceset nerede?
- Où est le corps?
Cinayetse ceset nerede?
Dans l'attente de la résurrection et de la vie éternelle
- Ceset nerede?
Qu'est-ce qu'on a, ici?
- Peki ceset nerede, niye saklıyor?
Où est-il et pourquoi le cacher?
Ceset nerede biliyor musun?
Tu sais où il est? Il est enterré...
Ceset nerede olabilir?
Où peut être le corps?
- Ceset nerede?
Où est le corps?
Ama ceset nerede?
Mais où est le corps?
Ceset nerede? Belli ki biri götürmüş.
Inquiete-toi, comme s'il avait vraiment disparu.
Mulder, ceset nerede?
Mulder, où est le corps?
Ceset nerede?
Quel cadavre?
Eğer yaralandıysa, ceset nerede?
S'il l'est, où est son corps?
Ceset nerede?
Où est passé le corps?
- Ceset nerede?
Où est le corps? Elle...
Teşekkürler. Ceset nerede?
Où est le corps?
Ceset nerede?
- Où est mon corps?
Ceset nerede bulundu?
Où son corps a-t-il fini?
- Ceset nerede şimdi?
Tu veux que je parle au pilote?
- Ceset nerede peki?
DISPARUE DEPUIS 67 HEURES
Peki ceset nerede?
Où est le corps alors?
Ceset nerede?
- Oû est son corps?
Söyle ceset nerede?
- Oû est son corps?
- Ceset nerede?
Alors où est le corps?
Peki, ceset nerede?
Et, où se trouve ce corps?
Eee, bu ceset nerede o zaman?
Et, où se trouve ce corps?
- Diğer ceset nerede?
- Où est l'autre?
Ceset nerede? Cesedi ne yaptın? Ceset yok.
Qu'avez-vous fait du corps?
Ceset nerede?
- Où est le corps?
- Sizin ceset nerede?
- Où est-il?
Onlara, nerede bir ceset daha bulabileceklerini söyle adı olmayan ve intahar olmadığını bildiğimiz.
Dis-leur que tu sais où trouver un autre corps, que ce n'est pas un suicide, et pas de noms.
Nerede bir tabut olsa kesinlikle bir çeset vardır.
Où il y a un cercueil, se trouve sûrement un corps.
- Ceset nerede? Sen misin?
Où est le corps?
İki ceset sahilde diğerleri paramparçaydı binlercesi kayboldu nerede ve nasıl olduklarını kimse bilmezdi.
Deux cadavres sur la côte, d'autres dynamités... des disparus par milliers, sans qu'on sache ni comment ni où.
- Ceset şu anda nerede?
- Où est le corps?
Ceset nerede?
Le corps?
- İkinci ceset nerede?
- Où est le corps?
İçerde bir ceset var ve o adam nerede olduğunu biliyor.
- Il y a un corps là dedans et ce type sait où il est!
Nerede kan varsa orada ceset vardır.
Là où il y a du sang, il y a un cadavre.
Ceset nerede?
Où est le cadavre?
Ebeveynlerini arayıp, "çürümekte olan bir ceset bulduk ve çocuğunuzun nerede olduğunu biliyor musunuz?" diyemeyiz.
On ne peut pas dire aux parents : "On a trouvé un corps? Où est votre enfant?"
Ceset nerede?
Maintenant, où est le corps?
Ceset nerede?
Ou elle a pris la drogue, et a fait une overdose.
- Ceset torban nerede?
- Où est votre sac mortuaire?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]