English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ C ] / Cr

Cr Çeviri Fransızca

307 parallel translation
Irving Radovich, CR Photo Service.
Irving Radovich, photographe pour C.R.
Kırım altınının peşindesin...
Tu es après l'or de Cr...
O cümleyi tekrar söyleyebilir misiniz? İstinabe kelimesini anlamadım.
Il y avait une CR a Marseille.
Yani Marsilya polisi Paris'tekilere tanıkların ifadelerini gönderiyor. Arapçadan gelen bir sözcük, hukukta kullanılıyor.
Les flics de Marseille ont envoyé une CR pour Paris.
- Bu son kreasyonun mu?
- C'est ta dernière cr éation?
Bir şans yakaladı, ahmak.
On lui a posé un lapin, cr étin.
Görüşmek üzere millet.
Ciao à tous et cr...
Canavarlar. - G-Gecedölü mü?
- Les cr... créatures de la nuit?
Kasabanın en sıcak mekanı. İhtiyacın olan tek şey "cr me de la cr me".
Un nouveau club en ville, réservé à l'élite.
Ve unutmayalım tüm bu olanlar New York Polis Merkezi'nin e-e-e-e-enayiliğidir!
Et rappelez-vous que nous le devons à la cr... crédulité... -... de la police de New York!
Öyle mi? CR üzerindeki anan gibi!
C'est ta mère en CR!
Sanki tenini Allah özel bir malzemeden yaratmış.
"Sup Ž rieure car IL prit le temps de cr Ž er son corps"
Bilgiç bir kuzeyliyi neden dinlesinler?
A quoi bon écouter un cr † ne d'‰ uf du nord?
Bu vagon, CR-17. Coney adasından.
Cette voiture est une CR-17 de Coney Island.
CR-17 Coney Adası'ndan!
CR-17 de Coney Island!
Kim gözünü kırpmadan beynine sıkar kurşunu?
Qui se tire une balle dans le cr, ne sans hésiter?
C.R. oğlunu bir daha göremeden ölecek gibi görünüyor.
CR va sûrement mourir sans pouvoir le revoir.
C.R. oğlunu görmeyi reddediyor.
CR refuse de voir son fils.
Eğer C.R. onunla görüşseydi, bu ona moral verebilirdi.
Si CR pouvait juste se réconcilier avec lui.
Bu zavallı yaratıkların nereye gidebileceklerini sanıyorlar ki?
O  iraient ces pauvres cr Ž atures?
Babe, insanların ve diğer yaratıkların bolca olduğu bu uçsuz bucaksız vatana doğru baktı, ve ilk koyununu ne zaman göreceğini düşündü.
Babe regarda ce vaste habitat regorgeant d'hommes et d'autres cr Ž atures. Il se demandait quand il verrait son premier mouton.
Bu herşeyi yiyen, çift toynaklı memeli, insanlar tarafından yenmekten başka bir amacı olmayan... önemsiz bir türdür.
C'est un mammif  re omnivore, un ongul Ž, une esp  ce insignifiante cr Ž Ž e dans le but d' tre mang Ž e par les humains.
Her tür belayı başımıza toplayacaksınız.
Vous allez nous cr Ž er des ennuis.
Bütün kedi ve köpeklerin... ve irili ufaklı bütün yaratıkların, özgürlük ve adalette eşit haklara sahip olmaları... içgüdüsel ve bağnaz nefretlerini bir kenara koymaları emrediliyor.
Nous d Ž cr Ž tons que chiens et chats renoncent ˆ la haine qu'ils Ž prouvent les uns envers les autres, et que toutes les cr Ž atures sont Ž gales, quelles que soit leur taille, au nom de la justice et de la libert Ž.
- Kan beyinlerine sıçrıyor. - Bu sefer olmaz.
Ils font monter un peu la sauce.
Üçtür yerinden sıçrıyorsun.
Tu n'arrêtes pas de te lever.
Sancaklar rüzgarda dalgalanıyor, güneşte yanmış erkekler coşkuyla şarkı söylüyor, Atlar sıçrıyor, ayakkabılar vuruyor!
Les étendards flottent au vent, les hommes chantent... les chevaux caracolent...
Gri fanila takımlı adam tenis topu gibi bir öne bir arkaya sıçrıyor.
Ce type retourne sa jolie veste toutes les cinq minutes.
"Zavallının tekisindir sen de" "Önce neşeyle sıçrıyorsun" "Sonra kurtçuklarca yeniyorsun"
Toi, mon ami, un pauvre homme, tantôt proche de la jubilation, tantôt tu rampes comme un ver.
Misinası sağlamdı ve büyük balıklar için yapılmıştı. Misinasını öyle gerginleştirmişti ki üzerinden su damlaları sıçrıyordu.
Sa ligne était solide, faite pour les grosses prises, et il finit par la tendre tant qu'elle se mit à goutter.
Sonra blok yapıp koşuyor ve ikinci depara dokunuyor, sıçrıyor... koşucuya topla dokunup depar dışı bırakıyor.
Puis il frappe fort, court, arrive à la deuxième base, plonge et pousse le coureur qui glisse.
Banyoda su sıçrıyordu.
L'eau coulait dans la salle de bains.
Zıplıyorlardı, sıçrıyorlardı.
Ils sautaient... Bondissaient...
ve kan her tarafa sıçrıyor.
"Et le sang pisse partout!"
Sıçrıyor.
Il y a des braises.
Topu alıyorsun, sıçrıyorsun ve potaya bırakıyorsun. Anladın mı?
On prend, on saute, et panier.
Su kızın vücudundan aşağı iniyor, göğüslerine çarpıp geri sıçrıyordu.
L'eau tombait et rebondissait sur ses seins.
Vahşi bir at gibi sıçrıyor.
Le vaisseau se cabre!
- Neden yukarı aşağı sıçrıyorsun?
Pourquoi sautes-tu comme ça?
Kedi misali sıçrıyor kelebeğe! Çiçeği sürüklenir tozlu yıldızlar arasından... Sirocco'daki bir palmiye ağacı misali...
Elle bondit comme un chat sur l'hirondelle, fouette de son balai les poussières d'étoiles comme un palmier dans le sirocco.
Bud, lütfen, sivilcen üzerime sıçrıyor.
Bud, s'il te plaît, ton acné m'éclabousse.
Üstümüze ter sıçrıyordu!
On a pris la sueur des joueurs dans le visage.
Ben de : "Evet ; ama dövdükleri su yüzüme sıçrıyor." dedim.
Moi, je dis oui, et c'est moi qui prends tout!
Peşlerine düşün.
Jeune fiÕÕÕ ¥ £ £ ƒ! * ^ V $ ‰, @ ˜ iQ × + ÔÂñ ’ - [ ÂÃC / / / GBB à † DY ¢ ­ MÈ0HÓ4 € R © ¡ 5xy Œ Œ Œ `P ” | YAi © „ ” ” – — ÇR ” âÖ ­ V ­ ™ š ’ ’ ¢ ¤ ¤ ( Š ¢ Ø ² @ ‚ Í – ÅZ ‹ Å ‚ "h š * Çq ‚ Cu5µ  ­ ) ÿ „ † êR [ ºEÃà ¢" ëiûÙZ Š.Q  - • • uÖd  ¶ ^ ’ Ð ¬ _ ÍHJɵéóæÇ ­ ü-Ø # B š ¦ % A ƒ œ ù ½.ò – N ] À § óçáÐ #  ³ Éô @ d ¯.à = ÷ Oëy $ nï  ƒ d ” kî Š ol $ x ¶ ` *, 043 Poisson frais!
Bak hoplayıp sıçrıyorlar.
Regardez-les grimacer et gesticuler.
- Ödüller sıçrıyormuş.
- Ces prix rebondissent bien.
Bir gün Noel'de hindi yersiniz, sonraki gün biliyorsunuz Lord'lar sıçrıyor * ve kazlar yumurtluyor.
On vient à peine de veiller nos aïeux défunts... que les oies fument la clope du condamné.
Solucan deliği Alfa Sistemi'nde sabit durumda,... fakat Delta Sistemi'nde oradan oraya sıçrıyor.
Le vortex est stable dans le quadrant Alpha et instable dans le quadrant Delta.
Her yere yemek sıçrıyor
On en met partout.
Bizimle kafa mı buluyorsun?
Essayez-vous de nous faire passer pour des cr Ž tins?
Gezegen katillerini koruyacak kadar ateş gücüyle geliyorlar her şeyi yok edip başka yere sıçrıyorlar.
Leur puissance de feu protége les tueurs de planètes... puis ils font tout sauter et se sauvent.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]