Düşünüyor Çeviri Fransızca
20,330 parallel translation
Milkin'in başarısız darbesinin arkasında bizim olduğumuzu düşünüyor.
Il croit déjà qu'on soutenait Milkin.
Bugün ise muhtemelen birçoğunuz iki yüzlü olduğumu düşünüyor.
Aujourd'hui, vous devez me prendre pour un hypocrite.
O bile yüce bir amaca hizmet ettiğini düşünüyor.
Même lui pense qu'il sert une cause plus grande.
Tabii ki reisler benim Han olmamı düşünüyor.
Les chefs pensent bien sûr que je devrais être khan.
Bana artık ihtiyacı olmadığını düşünüyor.
Il pense qu'il n'a plus besoin de moi.
Tahsilini yükseltmeyi düşünüyor musun hiç?
- Avec plais ir. - Vous n'avez pas songé à reprendre vos études?
Öyle ama kadınlar onun cazibeli biri olduğunu düşünüyor.
Il a l'air d'une crapule. - C'en est une.
Buradan çıkmayı düşünüyor olmayı tercih ederim.
- Non. Trouver comment leur échapper.
- Emin misiniz? - Kız arkadaşı akıntı yönünde gittiğini düşünüyor.
- Son amie pense qu'il s'est baigné plus bas.
- Öyle düşünüyor.
- Elle l'a cru.
İnsanlarla konuşmadıkça, Dan, seni tanımalarına izin vermedikçe, insanlar senin onları sevmediğini ya da onlardan kendini daha üstün gördüğünü düşünüyor.
Si tu ne parles à personne, que tu ne nous permets pas de savoir qui tu es, on va finir par croire que tu ne nous aimes pas ou que tu te crois supérieur. Ce n'est pas le cas.
Sosyal medyadaki çoğu insan bunu kutlayacağını düşünüyor.
La plupart sur les réseaux pensent que vous le célébrez.
Fakat adli birim, Sovyetlerin kullandığı doğruluk serumu ile aynı olduğunu düşünüyor.
Mais les forensics pensent la concentration dans la seringue est semblable à cela utilisé par les Soviet comme sérum de la vérité.
Mucize yaratabileceğimi düşünüyor.
Il a l'air de croire que je fais des miracles.
Adli tıp, bu adamın üç hafta önce öldüğünü düşünüyor.
D'après le légiste, cet homme est mort il y a trois semaines.
Tehlikede olduğunu düşünüyor.
Il pense que c'est une cible.
Grey onu terk ettiğimizi düşünüyor.
Grey pense que nous l'avons abandonné.
Beni halen o pozisyon için düşünüyor musunuz diye merak ediyordum.
Je me demandais s'ils me considèrent toujours pour cette position.
Düşünüyor musunuz?
Vous réfléchissez?
Bazıları sadece kuş resimleri yaptığını düşünüyor lakin ilgisi yok.
Certains pensent qu'il n'a peint que des oiseaux. Mais pas du tout.
Müfettiş, düşerken kulenin kenarına çarptığını düşünüyor.
Le légiste pense qu'il a pu heurter les côtés de la tour en tombant.
- Herkes öldüğünü düşünüyor.
Tout le monde te croit mort.
Artık kendi ayakların üstünde durabileceğini düşünüyor olabilirsin.
Peut-être que tu penses pouvoir faire ton propre truc maintenant.
Ama kalbin hâlâ bunun bir cinayet olduğunu düşünüyor.
Mais ton cœur? Ton cœur pense encore que c'était un meurtre.
Theo onların takma tırnak gibi pençelerine uyacağını mı düşünüyor?
Alors Theo croit qu'il peut les mettre par dessus ses propres griffes comme des faux ongles?
Theo onun gücünü alabileceğini düşünüyor.
Theo croit pouvoir lui voler ses pouvoirs.
Dr. Valack, soruya cevap verebilirse buna değeceğini düşünüyor.
Le Dr Valack pense que ça vaut le coup si elle peut répondre à la question.
- Doğru ya da yanlış eyalet halkının % 58'i Farrelların oldukları yerde kalma haklarının olduğunu düşünüyor.
Écoutez, vrai ou pas, 58 % des habitants de ce comté pensent que les Farrells ont le droit de rester là où ils sont.
- Peki, gerçekten de... uçla savaşırken birini randevuya getirmenin iyi bir fikir olduğunu düşünüyor musun?
- Mais penses-tu que c'est une bonne idée d'amener un rencard quand tu combats le crime?
Gördünüz mü? Hala kazanabileceğini düşünüyor.
Vous voyez, il pense qu'il peut toujours gagner.
Çünkü Charlotte'ın ölümüyle bir ilgimiz olduğunu düşünüyor.
Elle nous pense mêler au meurtre de Charlotte.
- Kimin yaptığını bildiğimizi düşünüyor. - Sus!
Qu'on sait qui l'a fait!
Bekle, şimdi bu manyak Alison'ın da cinayet hakkında bir şeyler sakladığını mı düşünüyor?
Ce cinglé pense qu'Alison cache aussi quelque chose sur le meurtre?
Spencer öyle düşünüyor.
Spencer le pense.
Yalnızca kaçıp kurtulmak için varlar diye düşünüyor.
Il pense qu'elles existent uniquement pour s'y réfugier
John Shadowspire'ın raylı top kargosuna soygun düzenleyeceğini düşünüyor.
John pense que Shadowspire va s'en prendre au chargement d'armes.
John onu öldürmem gerektiğini düşünüyor.
John pense que je devrais le tuer.
William annesinin arkadaşı olduğunu düşünüyor.
William pense que je suis un ami de sa mère. Amusant.
- Öyle bir şey yapacağımı düşünüyor musun gerçekten?
Tu penses vraiment que je ferais un truc comme ça? Réponds à la question.
John, ihanet ettiğimi düşünüyor.
John, il pense que je suis un traître
Damien Darhk yardım edebileceğini düşünüyor.
Damien Darhk pense que tu peux.
- Tatlım, neden böyle bir şey... -... durdurabileceğini düşünüyor -
Chérie, pourquoi penses-tu que c'est quelque chose que tu peux...
Darhk haklı mı diye düşünüyor musun hiç?
Il t'arrive de penser que Darhk a raison?
Kötü şeyler düşünüyor.
Il a de mauvaises intentions.
Bazıları hayaletlerin yaşanan olayların tekrarı olduğunu düşünüyor.
Des personnes pensent que les fantômes sont une lecture en boucle.
İnsanlar ne düşünüyor?
C'est dingue!
Senin için çalışan bildirmediğin bazı gelişmiş varlıklar olduğundan şüpheleniyor. - Neden böyle düşünüyor peki?
Il s'inquiète que vous puissiez avoir des Atouts Améliorés non enregistrés travaillant pour vous.
Fakat kardeşim hâlâ böyle düşünüyor.
Mais mon frère pense ainsi.
Bu kisi her kimse Charlotte'u öldüren kisiyi bildigimizi düsünüyor ve bize bu mesajlari atiyor çünkü o kisiyi ele verecegimizi düsünüyor.
Qui que ce soit, il pense qu'on sait qui a tué Charlotte et il nous écrit pour qu'on trahisse cette personne.
Bunun gerçekten cinayet silahi oldugunu düsünüyor muyuz?
On pense vraiment que c'est une arme de crime?
Ama kaynak konumunu sifirlayacagini düsünüyor.
Mais il pense aller à l'emplacement de la source.
düşünüyorum 297
düşünüyorsun 44
düşünüyorum ki 20
düşünüyordum 129
düşünüyor musun 27
düşünüyorum da 210
düşünüyordum da 309
düşündüm 122
düşün 451
düşünün 108
düşünüyorsun 44
düşünüyorum ki 20
düşünüyordum 129
düşünüyor musun 27
düşünüyorum da 210
düşünüyordum da 309
düşündüm 122
düşün 451
düşünün 108
düşüneceğim 105
düşünmüyorum 81
düşünceler 16
düşünmek 24
düşünmedim 36
düşünemiyorum 69
düşünceli 20
düşünürüm 38
düşünme 63
düşüneyim 58
düşünmüyorum 81
düşünceler 16
düşünmek 24
düşünmedim 36
düşünemiyorum 69
düşünceli 20
düşünürüm 38
düşünme 63
düşüneyim 58
düşünmem lazım 60
düşününce 41
düşünmeliyim 39
düşünsene 342
düşünsenize 76
düşündüm de 330
düşündüğüm gibi 49
düşün bunu 33
düşündüm ki 259
düşün bakalım 35
düşününce 41
düşünmeliyim 39
düşünsene 342
düşünsenize 76
düşündüm de 330
düşündüğüm gibi 49
düşün bunu 33
düşündüm ki 259
düşün bakalım 35