Fî Çeviri Fransızca
2,306 parallel translation
Böyle gazlamaya devam edersen bu tatiller çok yakında beni öldürecek, Fi.
Elles vont me tuer rapidement si tu continues à me monter comme ça.
Fi. Nasıl ifade ederdin ya, Mike?
Comment alors?
Sorun şu ki Takeda, hepimizi fedai sanıyor.
Il pense que Fi, Jesse et moi ne sommes que des soldats.
Zorunda kalmasam bunu istemezdim, Fi.
J'ai vraiment besoin de toi.
Hem böylece Fi'yi arar, Huxley meselesinin durumunu da sorarım. Peki.
J'appellerai Fi, pour savoir comment ça va avec Huxley.
Fi ile Jesse'yi arayıp durumdan haberdar edeyim.
J'appelle Fi et Jesse pour les mettre au courant.
Seninle konuşmak istediğim bir şey var, Fi.
Je dois te parler.
Sana ihtiyacım var, Fi.
J'ai besoin de toi.
Yeni bir işim olduğu doğru, Fi ; lakin yeni bir hayat değil.
C'est un nouveau boulot, pas une nouvelle vie.
Fi, perdeleri buradan alacağız sanıyordum.
On ne devait pas acheter des rideaux?
Birkaç eski dosya sorun olmaz kanısındayım, Fi.
Ces vieux fichiers n'ont rien à voir avec le problème.
Anlattın mı yoksa, Fi?
Tu lui as dit?
Kocası, fi tarihinden beri Adsız Kumarbazlar'dan tanıdığımdır.
J'ai longtemps connu son mari aux "Joueurs Anonymes".
Kusursuz olmuş, Fi.
Parfait.
Fi, bazı meseleleri geride bırakma konusunda sorunlar yaşadığından söz etti.
Fi m'a dit que tu avais des problèmes avec certains trucs.
Özür dilerim, Fi.
Désolé.
Fi, aklım hala başımda.
Je ne suis pas fou.
Sadece bir kez daha, Fi.
Un dernier.
Fi...
Fi...
Fi, Max ile bir görüşmem var.
Fi, je dois rencontrer Max - -
Fi!
Fi!
Fi, seni kardeşim Paul ile tanıştırayım.
Fi, j'aimerais te présenter mon frère Paul.
Fi, şuna eteği kısa olan herkesin fahişe olmadığını söylemen mümkün mü acaba?
Eh, Fi, pourrais-tu lui dire que porter un mini-short ne fait pas de toi une prostituée?
Kusura bakma, Fi. Sana yardımcı olamam.
Désolé, Fi, je ne peux pas t'aider.
Kusura bakma, Fi.
Désolée, Fi.
Fi, ne yapıyorsun?
Fi, qu'est-ce que tu fais?
Fi, gözcü olur musun?
Fi, tu es à l'affut?
Fi, gel buraya!
Fi, viens par ici! Fais attention! Attrapes-le!
Fi, beni vurdun!
Fi, tu m'as tiré dessus! Arrêtes de pleurer.
Pekala, Fi. Mavili oğlanlar da geldi.
Ok, Fi, la poulaille arrive.
Fi, taşlar yerine oturdu.
Fi, le plan est en marche.
Desenli perdelere tav oldum, Fi.
J'adore ton travail sur les rideaux, Fi.
Fi, o elindeki en ufak basınçla tetiklenen Glock 26'lardan.
Euh, Fi, c'est un Glock 26 avec une gâchette facile.
Ya şimdi ya da asla, Fi.
C'est maintenant ou jamais, Fi.
Fi, bas düğmeye.
Fi, appuie sur le bouton.
- Selam, Fi.
Salut, Fi.
Fi, bilekliklerimi çok sever değil mi?
Hey. Fi adore ces bijoux. J'ai pas raison, ma puce?
Fi, Mike bizim yerimize CIA'deki arkadaşına teşekkür etsin.
Hey, Fi, dis à Michael de remercier son pote de la CIA pour moi.
Fi, birisi Max'i vurdu.
Fi quelqu'un a tiré sur Max.
Fi...
Fi - -
Vegas Motor Yarış Pisti civarındaki bir noktadan açık kullanım kablosuz ağ üzerinden bir video yüklemiş.
Il a uploadé la vidéo depuis un spot Wi-Fi gratuit près du Vegas Motor Speedway.
Kahve iyi, bedava kablosuz net var, hücre arkadaşı yok.
Le café est bon, il y a le Wi-fi et pas de codétenu.
Ofisimde elektrik de kablosuz net de var haber arabalarıysa yok.
Et le Wi-fi. Les journalistes ne nous courent pas après.
Nasser Ali şüphelendi 5 gün ölümü çağırdı ama şimdi şaşkındı
- Nasser-Ali eut un soupçon. Alors qu'il appelait la mort de tous ses vœux,.. ... celle-ci semblait faire fi de sa personne.
kolay değil ama imkansızda değil, wireless sinyalini tespit etmem lazım bilgisayarlarına girip güvenlik hesabını geçmeliyim
Pas facile, mais possible. Je dois détecter leur signal wi-fi, m'introduire dans leur ordi et trouver leur compte de sécurité.
Burada internet çekmiyor mu?
Tu sais qu'ils n'ont pas de Wi-Fi, ici?
Penelope, ben Vahşet Tanrısı'na inanırım. Fi tarihinden bu yana kuralları tartışmasız olarak kabul edilen Tanrı'ya yani.
Moi, je crois au dieu du carnage qui règne sans partage depuis la nuit des temps.
Kablosuz internet hizmetimiz mevcuttur.
Sachez aussi que nous avons un service Wi-Fi à bord.
Burada kablosuz bağlantı var mı?
Où est passé le Wi-Fi?
Fi, çiçekçi sizin adresi arıyordu. Al.
Un livreur de fleurs cherchait ton adresse.
Fi, bu yulaf ezmesi yok mu. Nasıl yapıyorsun bilmiyorum ama...
Sérieux, ces flocons, comment tu fais?