English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ I ] / Iyi olacağız

Iyi olacağız Çeviri Fransızca

1,417 parallel translation
Hepimiz iyi olacağız.
Nous aussi, d'ailleurs.
Her an olabilir, iyi olacağız.
Dans quelques secondes, ce sera bon.
Sadece işimizi yapıyoruz. Iyi olacağız.
Nous faisons simplement notre travail.
- Gabby, iyi olacağız. Hayır olmayacağız.
- Non, pas du tout.
- Evet, söz veriyoruz iyi olacağız.
On promet qu'on sera sage.
Sen sakin ol, iyi olacağız.
Reste calme. Tout ira bien.
Daha iyi olacağız.
Ca ira, cependant.
Hepimiz iyi olacağız.
On va s'en tirer.
Kardeşimizi ne kadar erken serbest bırakırsanız o kadar daha iyi olacağız.
Ça irait bien mieux si tu avais amené ce beau gosse ici plus tôt.
Hepimiz iyi olacağız.
On va tous s'en sortir.
Biz iyi olacağız. Peşinden geleceğiz.
Ça va aller, on te rejoint.
Biz iyi olacağız.
Nous serons bien.
Çok daha iyi olacağız, tamam mı?
On va te soigner, d'accord?
Biz iyi olacağız.
- Dean, nous devons resté ensemble.
- İyi bir ekip olacağız. Bay...
On fait une bonne équipe, monsieur...
İyi olacağız.
Ça va aller.
Eğer daha iyi bir toplum için savaşıyorsanız, insanların zarar göreceğini, bazı kurbanlar olacağını kabullenmelisiniz
Si l'on se bat pour une meilleure société, il faut accepter que des gens seront blessés, qu'il y aura des victimes.
Ayrıca, bu iş bitse de İspanya'da daha iyi durumda olacağız.
Aux bons moments vécus ensemble.
İyi olacağız.
Nous irons bien.
Çocuklarımız için en iyi baba olacağım.
"Et je serai le meilleur père à nos bébés."
Hepimiz iyi olacağız.
Ça va aller.
İyi olacağız, Audrey.
On sera sain et sauf, Audie.
Ve şu an için Vaughn'un durumunu sakladığımız için isteğine uymanın iyi olacağını düşündüm.
Et puisqu on garde le statut de Vaughn confidentiel pour l'instant, j'ai pensé que c'était mieux de satisfaire à sa demande.
Kızım bir dönüm noktasındaydı ve ben de, ıh, disiplinin iyi olduğu bir yere gitmesinin iyi olacağını düşündüm.
Elle avait une passe difficile et je devais lui trouver une école plus stricte.
Lucy'yle konuşmanızın daha iyi olacağını düşündüm.
J'ai pensé que vous voudriez parler à Lucy.
Aslında, onsuz sizin daha iyi olacağınızı düşünüyorum.
Vous savez, je crois que vous serez mieux sans lui de toute façon.
İyi olacağız, Lloyd.
On va s'en sortir, Lloyd.
- Sanırım tam olarak "Kırmızı olacağına ölürüm daha iyi" dedin.
Je te cite : "Plutôt mourir que virer au rouge."
Ayrıca, iyi bir çift olacağımızı düşünüyorum.
Et je crois qu'on serait bien ensemble.
Eğer kalırsan çok iyi bir kız olacağım.
Je serai sage si tu restes.
Eğer yemeklerim sizin görünüşünüzün yarısı kadar iyi olursa, çok büyük olacağız demektir.
Si ma cuisine est à moitié aussi bonne que vous êtes belle, on va cartonner!
İyi olacağız.
Tout ira bien.
İyi arkadaş olacağız.
Vous êtes mes amis.
Siz ve ben iyi dost olacağız.
Vous et moi allons être de bons amis.
Sana iyi olacağımızı söylemiştim.
Je t'ai dit que nous irions bien.
İyi olacağız.
On se débrouillera.
Oh, seninle çok iyi arkadaş olacağız
On va être bons amis.
Yabancılara hakkında ne düşündüğünü gözönünde bulundurursak burada olmanızın iyi olacağını düşündük.
Vu ses réactions avec les étrangers, c'est mieux que vous soyez là.
Kaygısız bir anayasa mahkemesi yargıcı olacağına dünyada en iyi tuvalet fırçalayan adam olmanı tercih ederim.
Il vaut mieux être un excellent récureur de toilettes qu'un médiocre juge de Court Suprême.
İyi olacağız.
Tout se passera bien.
Ben olmadan daha iyi durumda olacağınızı düşünmüştüm.
J'ai vraiment cru que vous seriez mieux sans moi.
İyi ya da kötü günde Her zaman birlikte olacağımızı.
Et? Nous serons toujours ensemble pendant les bons ou les mauvais moments!
İkimiz çok iyi olacağız.
Nous serons bien mieux, toutes le deux, sans lui.
Bence daha iyi olacak ve onsuz daha başarılı olacağız.
Je pense que ce sera mieux et qu'on aura plus de succès sans lui.
Ama sen ve ben hep birbirimizin en iyi dostu olacağız.
Mais toi et moi serons toujours les meilleurs amis.
Amca eşyalarının bir kısmını ardiyeye koymak zorundayız ama bazılarından kurtulmuş olacağın için iyi bile olur.
Tío, il va falloir entreposer certaines de tes affaires, mais ce ne sera pas si mal de les trier un peu.
İyi olacağız.
Ca va aller.
İyi olacağız.
Nous serons bien.
Ben hala babamızın, o çay düşkünü adamdan daha iyi Ateş Ulusu Kralı olacağını düşünüyorum.
N'empêche que papa serait un meilleur Seigneur que l'autre zinzin du thé.
Çok iyi arkadaş olacağız, Bree.
Nous allons être d'excellentes amies, Bree.
İyi olacağız.
On ira bien.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]